Dünya markası olmak

Ben de işletmecilik yaptığım dönemlerde buna hep dikkat etmişimdir.
Maalesef ülkemizde sosyal medya sistemi biraz değiştirse de halen bu vizyonda olan markalar var.
Şimdi size iki yeni mekândan bahsedeceğim. Biri, bir dünya markası olan ve bahsettiğim konuya büyük özen gösteren Hakkasan’ın İstanbul’da açtığı yeni restoran.
Diğeri ise maalesef bu konunun öneminin henüz farkına varamamış olan Gallada...
İkisine de gittim, işte izlenimlerim...
Hakkasan İstanbul:
Bir dünya markası. Londra, Las Vegas gibi dünyanın star şehirlerinde şubeleri var. Her yıl milyonlarca misafir ağırlıyor.
Bodrum Mandarin Oriental Otel’deki restoranı servisi, lezzeti ve sunumlarıyla sürekli tercih edilen bir mekân.
Ve şimdi İstanbul Mandarin Oriental’in içinde de yeni bir şubesi açıldı. Bu yeni mekân, konsepti, sunumu, lezzetleri ve servis personelinin kalitesiyle eminim ki bu sezona damgasını vurur.
İç mekân dekorasyonu dünyadaki tüm Hakkasan şubeleriyle aynı; çok şık ve güzel. T
Kokteylleri, yemekleri muhteşem diyebilirim. Özellikle limonlu tatlısını denemeden kalkmayın.
İstanbul’a hoş geldin Hakkasan, bu sezon bol bol görüşeceğiz gibi gözüküyor.
Gallada:
The Peninsula İstanbul Otel’in teras kısmında yer alıyor. Yemeğinizi Boğaz manzarası eşliğinde yiyorsunuz.
Biz de arkadaşlarla rezervasyonumuzu yaptırıp gittik.
Yeni açılan bir yere göre çok kalabalık değildi ama yabancı turistler ağırlıktaydı.
Otele ulaşım Karaköy trafiği yüzünden biraz zor. Araçla gidenler Karaköy’den otele 35 dakika gibi bir sürede ulaşabiliyor. Yemekleri lezzetliydi. Türk ve Asya mutfaklarını buluşturarak değişik lezzetlere imza atmışlar.
Adana dumpling ve tahinli tuna balığını deneyimleyin derim. Zaten mutfak danışmanlığı Michelin yıldızlı şefimiz Fatih Tutak’a emanet edilmiş.
Kendisi normalde restoranda olup misafirlerle ilgileniyormuş, fakat o akşam orada değildi sanırım, görme fırsatımız olmadı. Kış aylarında Gallada’nın iç kısmında hafif müzik eşliğinde partiler düzenlenecekmiş.
Otel hakkında çok yorum yapamayacağım, henüz gezip görme imkânım olmadı.
The Peninsula Hotel’in ha açıldı ha açılacak derken açılıp sezona girmesi biraz hızlı oldu. Eksiklerinin çok olduğunu düşünüyorum.
Kışla beraber umarım tam randımanlı bir şekilde sezona hazır olur. Sen de İstanbul’a hoş geldin Peninsula...

Yeni bir yıldız doğdu

Farkında mısınız, çaktırmadan bir “ünlü şarkıcı”mız oldu...
Çaktırmadan diyorum, şu yüzden; radyoda dinlediğim, dilime takılıp ezberlediğim ama kimin söylediğini bilmediğim bir-iki şarkının sahibi meğer Cenk Baş nam-ı diğer Semicenk’miş.
“Serdar Ortaç Şarkıları Vol 2” albümünde “Mesafe” şarkısını söylemesiyle farkına vardığım şarkıcıyı biraz araştırayım dedim.
2019’daki “O Ses Türkiye”de Hadise’nin dokunuşuyla yıldızı parlamış. Sonra ardı ardına gelen düetler ve son olarak “Mesafe” şarkısıyla ününe ün kattı.
Arabesk sesine bayıldım. Reynmen ile düet şarkısını ezberlemişim, farkında değilim vallahi.
Tebrikler Semicenk, çok kısa sürede büyük kitlelere ulaşmışsın.
Bakalım sırada hangi şarkı var...
Bence bir Müslüm Gürses şarkısını çok iyi seslendirirsin.