Yeni sinema yasası krizi çözebilecek mi?

Cem Yılmaz, Şahan Gökbakar, Yılmaz Erdoğan ve Mahsun Kırmızıgül’ün filmlerini vizyondan çekmesi demek neredeyse sektörün çarklarının durması anlamına geliyor...
Konuya yeni başlayanlar dünkü yazımı okuyabilir ben kaldığım yerden devam ediyorum.
Film yapımcılarının 5 yıldır bilet başına aldıkları pay artmıyor, 4,5-5 lira arası kazanıyorlar.
Ama 5 yılda bütün film yapım maliyetler arttı...
Sinema bileti fiyatları da arttı, bu artışı mısır-meşrubat promosyonlarıyla yapan Mars Grubu kârı yapımcılarla paylaşmak istemiyor.
Bu krizi yeni sinema yasası çözebilir mi?
Yeni sinema yasası 21 Aralık’ta Meclis’e sevk edildi... Sezar’ın hakkı Sezar’a, Kültür ve Turizm Bakanlığı yasa üzerine çok titiz çalıştı.
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un sektörün tüm taraflarıyla yaptığı görüş alışverişleri sık sık haber oldu medyaya...
20’ye yakın STK ile bir araya gelinip bu yasa hazırlandı.
O yasada yapımcı-salon işletmecisi arasındaki krizi bitirebilecek çok önemli bir madde var...
9 maddenin 3. fıkrası şunu diyor:
Sinema salonu işletmecileri, izleyici sayısının artırılmasına yönelik kampanya ve toplu satış faaliyetlerini ancak filmin yapımcısı ve varsa dağıtımcısı ile yapılacak sözleşmeler aracılığı ile gerçekleştirir...
Yani yapımcıyla anlaşmadan bundan sonra mısır-meşrubat promosyonu yapmak yok.
Yapıyorsa da yapımcıya pay verecek salon işletmesi...
Şimdi bu yasa Meclis’te Kültür Komisyonu’nda görüşülüyor, bugün yarın Genel Kurul’a gelecek ve yasalaşacak...
Dolayısıyla film yapımcılarının istediği bir ölçüde sağlanmış olacak...
Peki Mars Grubu buna karşı ne yapacak, o da
bir alt kutuda...

Mars Grubu karşı atakta

884 salon ve 121 bin 348 koltukla Türkiye’nin en büyük sinema salonu işletmecisi olan Koreli Mars grubu da boş durmuyor tabii..
Yapımcıların boykot sayılabilecek adımı karşısında Sinema Yasası’nda son dakika değişiklikler yapabilmek için Ankara’da kulis yapıyor...
Kültür Komisyonu’nda görüşülen yasada Mars’ın özellikle reklam süreleri konusunda değişiklik için uğraştığını öğrendim.
Mars’çıların promosyon maddesini değiştirmesi mümkün gözükmüyor.
Çünkü bu madde yapımcıların olmazsa olmazı...
Kulislerde Mars’çıların promosyon maddesini kabul edeceği, ancak yasada 10 dakikaya düşürülen reklam sürelerinin eskisi gibi kalmasını isteyecekleri ve bunun için uğraştıkları konuşuluyor.
Çünkü yeni yasa sinema salonlarında 25-30 dakika olan reklam sürelerini 10 dakika ile sınırlıyor, bu Mars’ın büyük bir gelir kaybına uğraması demek.
AVM kiralarının yüksekliği de düşünüldüğünde Mars bu farkı bilet fiyatlarına yansıtmak zorunda kalacak.
Bu yüzden reklam sürelerinde Mars’ın yaptığı kulislerin etkili olabileceği söyleniyor.
Yani sinemada reklamlar yine eskisi gibi 25-30 dakika kalabilir...

Mars Grubu: En ucuz bilet fiyatı 30 liraya çıkar

Peki tüm bu gelişmelere Mars Grubu ne diyor?
Dün öğleden sonra Mars Grubu’nun Kurumsal İlişkiler Direktörü Aslı Irmak Acar’la buluşup yemek yedim...
Bu buluşmamızı yarın detaylı şekilde anlatacağım.
Ama Mars Grubu’na bizim ekonomi servisinden Ceyhun Kuburlu sıcağı sıcağına bazı sorular yöneltti.
Mars’çılar özetle şunları söylüyor:
◊ Sinema sektörünün baş gelir kaynaklarından biri perde reklamlarıdır. Bu mecra bizim kârımızın yüzde 74,2’sini oluşturmaktadır. Kalanını ise bilet ve büfe gelirlerinden elde ediliyor.
◊ Yüksek yatırım maliyetlerimizin yanı sıra halen AVM’lerde döviz ile kira vermekteyiz. Türkiye genelinde yaklaşık 1.900 kişiye istihdam sağlamaktayız. Bu yatırımlarımızın devamlılığını sağlamak için ise en büyük gelirimiz reklamdır. Bu reklam gelirlerinin devamlılığı hayati önem taşımaktadır. Aksi halde planlamış olduğumuz yatırımlarımızın tamamı sekteye uğrayacaktır.
◊ Teklifin yasalaşması halinde toplu bilet satışları da engellenecektir. 2018 yılında toplu bilet satışlarından yararlanan seyirci sayısı 4.019.774 kişidir. Yıllık ortalama 70 milyon izleyici sayısına ulaşılan ülkemizde 4 milyon izleyicinin bu biletler aracılığıyla sinemalarda buluşmasının filmlerin gişesine yaptığı olumlu katkı yadsınamaz.
◊ Ve en önemlisi, biz yapımcılar ile de itilaf içinde değiliz. Ancak son dönemde bazı yapımcıların bir araya gelerek şirketimize karşı aldıkları film vermeme kararları rekabet hukukuna aykırı olmakla birlikte 12,5 liraları bulan yüksek yapımcı payı talepleri tüketiciye zarar vermektedir. Bu, yüksek paylarla birlikte en ucuz sinema biletinin minimum 30 TL civarına yükselmesi demektir.
İşte ben en çok da bundan korkuyorum sonunda yapımcılarla Mars’ın anlaşıp, olanın seyirciye olmasından...
Söylenen 30 lira da Anadolu için, İstanbul’da ise en ucuz bilet fiyatının 40 liraya çıkması
demek bu...

Bilet başına hangi ülkede yapımcıya ne kadar kalıyor

Azerbaycan: 2,5 dolar (13 lira)
Almanya: 3,5 euro (21 lira)
Güney Kore: 6 dolar (32 lira)
Türkiye: 80 cent (4 lira 25 kuruş)

Yarın:

◊ Bundan sonra gişe rakamları nasıl belirlenecek?
◊ Sinema sektöründeki puzzle: Nedir bu Koreli meselesi?
◊ Ödemeler konusunda isyan eden yapımcı kim?
◊ Mars
Grubu’nun Kurumsal İletişim Direktörü Aslı Irmak Acar’la yemekte neler konuştuk?