Akşam’ın pazar eki geçtiğimiz hafta içinde okurlarına internet üzerinden bir oylama yaptırarak "2006 yılının sahte ve yapmacık sanat yıldızları"nı belirledi.
Listesinde Paris Hilton, Madonna bulunan The New York Times Magazine’in yaptığının yerli versiyonu.
Ben internet oylamalarına çok itibar etmem ama konuyla ilgili bir ipucu verdiğini de düşünürüm.
Akşam’ın oylamasında da öyle olmuş.
Ben bu listeye "sahte" ve "yapmacık" yerine "inandırıcılıktan uzak" demeyi tercih ediyorum.
İlk 5’teki ismin 3’ü geçtiğimiz yıl sabah programlarındaki performanslarıyla bu listeye girmeyi fazlasıyla hak etti:
Ahu Tuğba, Lerzan Mutlu ve Banu Alkan.
Gerçekten üçü de inandırıcılıktan çok uzaktı.
Hülya Avşar’ın inandırıcılığını yitirdiğinin en iyi kanıtı ise bu sezon atv’de üst üste tutmayan üç programı zaten.
Tuğba Ekinci’nin, listedeki en yeni isim olmasına rağmen ikinci sırada yer alması bıçak sırtında yol aldığını gösteriyor.
Listenin ikinci yarısı ise herkese göre değişebilir.
Zaten bu grubun aldıkları oran, ilk dörde göre çok düşük olmuş.
Bu liste de bize gösteriyor ki artık popüler isimlerin, "Reklamın iyisi kötüsü olmaz" anlayışını sorgulama zamanları gelmiş.
Çünkü artık medya izleyicisi ve okuru gözünde, hakkınızda ne tür haberler çıktığı, hakkınızda çıkan haberin sayısından daha önemli hale gelmeye başladı.
Yani Ajdar ve türkücü Alihan hakkında yüzlerce haber çıksa da bu haberler Ajdar ve Alihan’ı izleyici gözünde iyi bir mertebeye koymaz.
İşte 2006’nın sahte ve yapmacık sanatçıları...
1- Ahu Tuğba28.0
2- Tuğba Ekinci17.5
3- Hülya Avşar16.1
4- Lerzan Mutlu12.1
5- Banu Alkan6.71
6- Bülent Ersoy5.78
7- Pınar Altuğ4.54
8- İbrahim Tatlıses3.58
9- Seda Sayan2.85
10- Gülben Ergen2.61
Bu kitapta kim kimdir
Mehmet Murat Somer, Şampanya Üçlemesi’nin ikinci kitabı Podyum’u yazdı.
Kitapta ilginç karakterler var.
Mesela İpek Torun adlı bir manken ajansı sahibi, kadın ticareti yapıyor.
Ceylan Karan adlı manken aşırı dozda uyuşturucudan evinde ölü bulunuyor.
Tiyatronun canlı anıtı olan Gülriz Kent, hala incecik vücudunu koruyor.
Defne Atak, Amerika’da çeşitli dergilerde çekimleri yapılmış bir model.
Fuat Palacıgil, çevresi çok geniş bir haute couture modacı.
Nil Kutlu, şu anda Londra’da yaşayan eski bir star.
Magazin dünyası üzerine yazılan bu tür kitaplar, "Acaba kim kimdir" diye merak uyandırıyor. Somer’in kitabında adresler biraz daha net.
Üstelik yazar, kitabın önsözünde aralarında Nefise Karatay, Güzide Duran, Deniz Akkaya’nın da olduğu isimlere teşekkür ediyor.
Tüm karakterler iki-üç isimden harmanlanırken, kitapta tek bir isim gerçek hayattan birebir alınmış.
Magazin dünyasının çok konuşacağı bir kitap olacak Podyum...
Barda’nın finali
Geçen hafta "Filmi izleyecekseniz bu yazıyı okumayın" ibaresi koyarak Barda filminin finalini yazmıştım (31.01.2007).
Yapımcılar da, yönetmen Serdar Akar da, "Cengiz neden filmin sürprizini öldürdü" diyerek bu yazıya biraz alınmış.
Dünkü Günaydın’da Şirin Sever’in röportajını okurken Serdar’ın ağzından koca bir başlık gördüm:
"Yönetmenlere oyuncu öldüreceğiz dedim, hepsi koşup geldi".
Şirin aynen şöyle soruyor;
"Filmin sonunda müthiş bir ayrıntı var. 5 yönetmen; siz, Çağan Irmak, Cemal Şan, Selim Demirdelen ve Zeki Demirkubuz bir araya gelip adaleti kendiniz sağlıyorsunuz".
Serdar yanıt veriyor;
"Aslında şöyle oldu; ben yönetmenlere gelin oyuncu öldüreceğiz dedim, hepsi geldi(kahkahalar)"
Yani filmin finalini kendi ağzıyla anlatıyor.
Yönetmen filmin vizyona girdiği hafta sürpriz finalini kendi ağzıyla anlatıyorsa, gazetecinin de dört gün önce yazma hakkı olsun değil mi?..