Paylaş
10- İndi... Yavuz Bingöl
Allah mutlu etsin, güzel bir düğün yaptı, çok güzel bir evlilik kurdu.
Ama baktım düğünde ne Yavuz’un yol arkadaşları var, ne çiftin kardeşleri, ne de ünlüler dünyasının yıldızları...
Yavuz’un da Öykü’nün de kardeşi gelmemiş.
Üstelik şehitler nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan da katılmadı, sözcüsünü gönderdi düğüne.
Çok değil bundan 6-7 yıl önce bu düğünü yapsaydı Yavuz kimler gelirdi diye düşündüm de...
Ben şimdi saymayayım Yavuz daha iyi biliyor.
Düğünü böyleyken yaz dizisi “Aşk Zamanı” da çöktü Yavuz Bingöl’ün. Son bölümü 5 share aldı, bırakın yeni dönemde devam etmeyi yaz sonunu görürse büyük başarı olacak...
9- Çıktı... Aslan Cecil
Avı da, avcılığı da hiç sevmedim. İnsanoğlunun sırf adrenalin ve zevk uğruna bir başka canlının hayatına son vermesine hiçbir zaman ısınamadım.
Av tutkusunun da sonu yok...
En büyüğünü, en güçlüsünü, en güzelini vurmak için hep daha fazlasını istiyor av tutkunları.
İşte son olarak Minnesota’lı bir diş hekimi, Zimbabwe’de Afrika’nın sembol hayvanlarından Cecil adlı aslanı öldürdü.
Okla vurarak...
Bravo şampiyon, en büyük avcı sen oldun!
Aslanı yaşadığı korunaklı bölgesinden, 50 bin dolar ödediğin adamlarınla oyunlar oynayarak çıkarttın...
Ve öldürdün.
Kafasını kestin, derisini yüzdün...
Evinde şöminenin üzerine kafasını, önüne postunu serersin artık.
Ama Cecil ölümüyle bütün dünyada hayvan haklarının sembolü oldu, avcılar bu tür katliamlara kalkışmadan 10 kere daha düşünecek artık.
8- İndi... Demet, Mustafa, Gülben, Fuat
Sibel Can’dan Kenan Doğulu’ya, Sertab Erener’den Şebnem Ferah’a, Mustafa Ceceli’den Gülse Birsel’e ve Haluk Bilginer’e kadar denemeyen kalmadı bu sezon jüri üyeliğini.
Ama hiçbiri olmadı...
Demet Akalın, Mustafa Sandal, Gülben Ergen, Fuat Güner’li “Raising Star” da gösterdi ki, jürili yarışmaların sonu gelmiştir artık.
Yazmıştım daha önce; Tarkan’lı, Cem Yılmaz’lı, Sezen’li kadro kursanız bile bu dizilerin karşısında işi zor...
“Rising Star” bunu bir kez daha kanıtladı.
Popçuların değil ikisi üçü, topu bir araya gelse bir yerli dizi etmiyor işte...
Sakın “O Ses Türkiye’ye ne diyeceksin?” demeyin.
O, Star’da başlamış ve tutmuş bir işti ve onun rüzgârıyla gidiyor.
Format kavgalarına neden olan “Rising Star”ın cürmü de bu kadarmış işte, üstelik ekranın boş olduğu yaz ekranında...
7- Çıktı... Sisi
Beğenmediğimiz Mısır Cumhurbaşkanı Sisi’nin önceki gün açılışını yaptığı ikinci Süveyş Kanalı’nın maliyeti ne kadar?
9 milyar dolar...
Bizim Üçüncü Köprü’nün maliyeti 4,5 milyar dolar.
Eski gücünden çok şey kaybetmiş diye baktığımız Mısır, 9 milyar dolar harcayıp 1 yılda ikinci Süveyş kanalını tamamladı.
Sisi, dün bütün dünya gazetelerinde en büyük haberdi.
Dünya Kupası açılışı gibi açılış yaptı Sisi, üstelik Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da açılışa katıldı.
Biz ne kadar Sisi’yi darbeci olarak görüp Mursi’den yana tavır koysak da dünyanın gözünde pozisyonunu güçlendiriyor Sisi.
Süveyş Kanalı, Mısır’ın prestij projesi oldu...
6- İndi... Uğur Işılak
“Meclis’e uyumaya gitmiyorum” deyip, ikinci gidişinde uyuyakaldı ya Uğur Işılak, hâlâ durumu kurtarmaya çalışıyor...
Unutmaya çalışsa, öyle değil de böyleydi açıklamaları yapmasa...
Uyandıktan sonra hemen çözüm süreci konusunda açıklamalara, Bülent Arınç’a destek atmalara kalkmasa...
“Bakın ben çalışıyorum aslında” demeye getirmese...
Belki de bırakacağız bir kenara uyuyakaldığını.
Ama ne kadar uyanık olduğunu göstermeye çalıştıkça uyuduğu o an geliyor aklımıza...
5- Çıktı... Kerem-Serenay
Genç kuşağın en dikkat çeken kadın oyuncusu kim; Serenay Sarıkaya...
“Med Cezir”de Serenay’la oynayan Can Gürzap’laydım geçenlerde, “Müthiş yetenekli” diye anlata anlata bitiremedi...
Can Gürzap gibi bir hocadan bu övgüyü almak herkese nasip olmaz.
Güzellikse güzellik, yetenekse yetenek var Serenay’da.
Peki genç kuşağın en dikkat çeken erkek oyuncusu kim; Kerem Bürsin...
Ve o ikili birbirini buldu, sevgili oldular.
Çok da yakışıyorlar.
Bugüne kadar hep uzaktan çekilmiş, kötü fotoğrafları vardı.
İlk kez Kelebek’ten Behlül Aydın, Kerem’le Bürsin’i layıkıyla görüntüledi, sabah yürüyüşünde fotoğraflarını çekti.
İkisinin de dizileri bitti, tatil yapıyorlar; Kerem’le Serenay’ı yan yana getirecek bir yapımcı çıkar mı acaba şimdi?
4- İndi... Ömür Gedik
Dünya Emzirme Haftası nedeniyle başlatılan “Anneler istedikleri yerde emzirsinler” kampanyasına katılmadığını açıkladı Ömür Gedik.
Memeyi hep cinsel obje olarak gördüğü için.
Kızını da sadece iki ay emzirmiş.
“Kutsal görünen bebek emzirme görevine bir türlü alışamadım” diyor.
4 aylık bir oğlu ve hâlâ emziren eşi olan bir erkek olarak diyorum ki; bir kadın olarak bunu söylemen büyük hata Ömür...
Bütün uzmanlar anne sütünün önemini, en az 6 ay emzirmek gerektiğini söylerken sen çocuğunu iki ay emzirmekle övünüyorsun.
O yüzden de bilmiyorsun...
Dışarıda, parkta, bahçede, kafede annelerin emzirmek zorunda kaldığını...
Bu iş için özel örtüler var. Anne, bu örtüyü boynundan geçirip çocuğu da kapatıyor ve emzirirken hiçbir şey açıkça görünmüyor.
Benim eşim de böyle emziriyor Pars’ı çoğu yerde...
Ve bu, annelerin olduğu kadar bebeklerin de en doğal hakkı.
Buna karşı çıkmak sadece kadına değil, bebeklere de yapılmış büyük bir haksızlık...
Emziren kadına ‘eve kapan’ demekten başka bir şey değil Ömür...
3- Çıktı... Tom Cruise
İlk “Görevimiz Tehlike”nin üzerinden 20 yıl geçmiş...
Bu sürede Tom Cruise gelmiş 53 yaşına...
Ama hâlâ filmin 5’incisinde atlıyor, zıplıyor, kaçıyor, kovalıyor...
Tehlikeli sahnelerde dublör kullanmıyor.
Tom Cruise, serinin 5’inci filmiyle bir kez daha bütün dünyada kendinden söz ettirmeye başladı.
Geçen hafta vizyona giren film, bizde 150 bin kişi tarafından izlendi.
50’yi devirmiş Tom Cruise, karizmasını çizdirmedi yine...
2- İndi... Devlet Bahçeli
“Şerefsiz” demeye devam ediyor Devlet Bahçeli...
Hatta diğer MHP milletvekilleri de çıkıp “3 bin kişilik şerefsiz listesi var elimizde” diyor...
Yalıda oturanın da, viski içenin de, namaz kılanın da, liberalin de, muhafazakârın da oyunun aynı saygıyı hak ettiğini hâlâ anlamıyorlar. Bir erken seçimde MHP’nin baraj altında kalma riski olsa ve bir kısım seçmen de MHP’ye emanet oy verse bunlara ne diyeceğiz?
Olmaz olmaz demeyin, 2002’de MHP yüzde 8.3’le baraj altında kalmış, Meclis’e girememişti.
2002 genel seçiminde MHP yüzde 2 ‘şerefsiz oy’ bulsa, AKP 363 milletvekili çıkaramayacaktı...
1- Çıktı... Tarkan
Gözümün önünde oldu; 30 Temmuz Perşembe saat 14.00’te satışa açıldı Tarkan’ın Açıkhava konser biletleri, 48 saatte 14 bin adet satıldı...
1 Ağustos Cumartesi saat 14.00’te 26-27-28 Ağustos konserlerinin tamamına yakını satılmıştı.
Konser sayısını önce 5’e, şimdi de 6’ya çıkardılar.
O biletler de tükenmek üzere...
Tek bir reklam, tek bir duyuru yapılmadan Açıkhava’da 6 gece dolduracak bilet satmak öyle böyle değil, muazzam bir başarıdır.
Bunu da ancak Tarkan yapabilir... Çünkü Tarkan hepimizi birleştiren bu ülkede ender kalmış figürlerden biri;
Gencinden yaşlısına, Türk’ünden Kürt’üne, kadınından erkeğine, muhafazakârından modernine herkesi mutlu ediyor Tarkan.
Hep beraber mutlu olduğumuz o kadar az şey var ki...
Paylaş