Paylaş
HD yayın için çekim yapan kameradan başlayarak, yayıncı kuruluşun alt yapısının, uydu vericisinin, evlerimizdeki alıcıların ve televizyonların HD olması gerekiyor.
TV kanalları ve tüketiciler için bu muazzam bir teknoloji değişimi...
Bizde bu bütçeyi çoğu kanal harcayamadığı için halen HD yayını yok denecek kadar az.
Avrupa televizyonları ise HD’nin üzerine 3D’yi koydular önceki gün; Eurosport ve Orange Sport ilk kez bir spor müsabakasını üç boyutlu canlı yayınladılar.
Bu yayıncılık teknolojisinin bir kez daha baştan aşağı yenilenmesi demek.
Bir defa 3D kameralar alıştığımız gibi tek mercekli değil, yana yana iki mercekten oluşuyor, insan gözü gibi çalışıyor.
Elde ettiği iki ayrı görüntüyü, insanın sağ ve sol gözüne ayrı ayrı gönderiyor.
Televizyonlar şimdi 3D’ye uygun kameralar ve vericilere yatırım yapıyor.
Tüketici olarak bunun bize faturası 3D televizyon almak olarak yansıyacak.
Televizyonların karşısına yakın bir gelecekte herkes özel gözlüklerle geçecek.
Ancak bunun da uzun sürmesi beklenmiyor, tv teknolojisi daha sonra da gözlüğü atacak yenilikler yapacak.
Teknolojideki bu baş döndüren hıza yetişmek neredeyse imkansız hale geldi.
Daha HD’ye alışmadan üç boyutlu HD hayatımıza giriyor...
Özellikle spor müsabakaları ve oyunların üç boyutlu olması, 3D televizyon satışlarının hızlanmasında en büyük etken olacağı söyleniyor...
Manga’nın robot olayı...
Eurovision elemelerinde Manga’yı izledim, arkadaki o robot mizanseni çok mu düşündünüz arkadaşlar?..
Neden orada, ne yapıyor belli değil...
Kafasına motosiklet kaskı takmış bir robot mu olur sorusunu sormuyorum bile, göğüsleri daha da kötüydü robotun...
Dünyayı Kurtaran Adam’da Cüneyt Arkın’ın dövdüğü uzaylıların kostümü bile bundan iyiydi...
Sonra sağ kolundaki makineyi çalıştırıp kıvılcımlar çıkarıyor...
Vallahi çok komik...
Hırdavatçılar buna taşlama der...
Demirlerin kaynak yerlerindeki çapakları almak, zemini düzlemek için kullanırlar.
Çapakları alırken de alet kıvılcımlar saçar.
Bu kıza neden elektrikli taşlama aletini tanıtan hırdavatçı güzeli görevi verildi anlamış değilim.
Ama yine de Manga’nın, Litvanya’nın parıltılı şort giyen erkek grubu gibi sahneye çıkmadığına sevindim.
Buna da şükür!
Bu saatten sonra mizansenin değişmesi mümkün değil elbette.
Şarkıları mizansenden iyi bizim Çocukların ama yine de çok umutlu değilim ben...
Bu gece Manga’dan 6’ıncılık 7’incilik bekliyorum.
3D TV, 3D sinema gibi değil...
Eurosport, Orangesport ve Panasonic işbirliğiyle gerçekleşen ilk 3D canlı spor yayınına Paris’te tanık oldum.
Roland Garros Fransa Açık Tenis Turnuvası’nda Venüs Williams’ın maçını yayınladılar.
İlk izlenimimi söyleyeyim;
Üç boyutlu televizyon izlemek sinemada üç boyutlu film izlemek gibi bir etki yaratmıyor.
Bunun nedenini de Panasonic yetkilileri şöyle açıkladı; Hollywood üç boyutlu filmlerin üzerinde oynayarak, daha cafcaflı ve etkileyici bir hale getiriyor. Büyük perdede bunu izlediğimizde filmin içindeymişiz gibi bir etki doğuyor. Uzun süre film izlediğimizde başımızın ağrıması ise filmin üzerinde oynanmasından kaynaklanıyor.
Televizyonda bir canlı yayının üzerinde oynamak ise mümkün değil.
3D yayın olması gerektiği gibi aktarılıyor, üzerine bir şey konmuyor ve bu yüzden baş ağrısı gibi bir yan etkisi yok.
Peki farkı ne 3D’nin...
HD’ye göre ön plandaki figürler daha belirgin oluyor, derinlik daha fazla ortaya çıkıyor.
Paylaş