Sezar ve Brutus

Cuma sabahı, Televizyon Yayıncıları Derneği Genel Kurulu’nda (Nuri Çolakoğlu yeniden başkan seçildi ve artık görevi 2007’de bırakacağını açıkladı) NTV Genel Müdürü Cem Aydın’ı gördüm; "Yaza yaza 90 Dakika’yı dağıttın sonunda" dedi.

Haberin Devamı

Şaka yapıyor sandım, meğer doğruymuş.

Öğleden sonra şirkete döndüm haberi geldi; Mehmet Demirkol 90 Dakika’dan ayrılmış.

Açtım Medyatava’yı haber doğru, manşette duruyor. Geçen pazartesi 90 Dakika’da Hıncal Uluç’un bir iki laf atmasına rağmen, Demirkol çocuk gibi küsüp sırtını dönmüştü ya...

Bunun üzerine perşembe günü Hıncal Uluç Sabah’taki köşesinde, Demirkol’u "Brutus" ilan etti.

Klasik hem severim, hem döverim üslubuyla...

Yazının sonunda da, "Mehmet uzatma!" talimatıyla Sezar’lığını gösterdi;

Yani Roma’nın selameti için Sezar, "bu tartışma bitsin"e hükmetti, "90 Dakika bizim için kutsal" cümlesiyle de, "uzatırsan gidersin" mesajını verdi.

Demirkol bu yazıya çok bozulmuş!

Oysa daha geçen hafta Milliyet’teki yazısıyla çektiği hançeri, "Öyleyse yıkıl Sezar" diyerek saplamalı, programdan ayrılmalıydı.

O, Sezen Aksu dizeleriyle Sezar’ı yaralamayı tercih etti.

En kötüsünü yaptı! Yaralı bir Sezar bıraktı!

Üstelik cuma günü ikinci hamlesi de boşa gitti.

Döndüm baktım, Medyatava haberi çekmiş!

Araştırdım öğrendim, Demirkol sabah bırakıyorum dediği programa akşam geri dönmüş.

İkna edense Hıncal Uluç!

Yani Sezar hükümranlığını bir kez daha perçinledi.

Sadece 90 Dakika’ya değil, Brutus’ünü bile ehlileştirerek tüm medyaya Roma’nın hakimi olduğunu gösterdi.

Şimdilik Roma’da asayiş berkemal ama bu akşam ne olacak çok merak ediyorum...

Brutus hançeri kınında yine küs oturacak mı, Sezar şova devam edecek mi?

Yaşasın Sezar! Yaşasın 90 Dakika!

Pişti’de yol ayrımı

13 haftadır Pişti üzerine bir şey yazmadım.

Şimdi diyeceğim ki, "Bu ekiple Pişti daha fazla yol alamaz"...

Siz de bana diyeceksiniz ki, "90 Dakika’dan sonra Pişti’yi mi karıştırmaya çalışıyorsun".

Hayır efendim, bildiğimiz bir şey var ki söylüyoruz; "Bu Pişti kadrosu dağılır".

Programın bu akşam 13’üncü bölümü yayınlanıyor.

Show TV programdan memnun, Abdullah Oğuz da ikinci 13’ü yapmak istiyor.

Ancak sezon sonu yaklaştığı için 13 haftalık zaman yok.

Bu nedenle hem kanal hem yapımcı hem de ’yorumcular’ altı bölüm daha yapılmasında anlaştılar.

Yani 19’uncu bölümde, haziran ortasında Pişti bitecek.

Bu altı bölüme mırın kıran edenler bile var ekipte.

Başta da Demet Akbağ ve Beyazıt Öztürk...

Özellikle bu iki ismin programın gidişatıyla ilgili ciddi soru işaretleri var kafalarında.

Demet Akbağ, "Benim ne işim var burada" sorusunu her bölüm sonrasında daha çok sormaya başladı. Beyazıt Öztürk ise programda seçilen konular ve editoryal tercihlerden rahatsız.

Ve dördünün de başka projeleri var.

Hülya Avşar TGRT’de şova başlıyor, Demet Akbağ yeni yayın döneminde diziye dönmek istiyor, Reha Muhtar’ın bir-iki ilginç projesi var, Beyazıt Öztürk yaz dönemini boş geçirmeyecek.

Şimdi bu rahatsızlıklar ve projeler üzerine bu ekibi dört ay sonra yeniden biraraya toplamak mümkün mü?..

Mümkün değil.

Pişti’nin bu kadroyla yayınlanacak son bölümleri bunlar.

Pişti eylülde yola devam eder, çünkü formatı ve seçilen konular çok doğru.

Bu işin başında Mustafa Hoş var; zamanında Metin Uca’nın sabah programını sabah programı yapan, ölmüş Kanal 6’nın haberlerini zirveye çıkaran Mustafa Hoş...

Şimdi de Pişti’ye editoryal imza atıyor.

Çin’den gelen don, maskeli manken gibi bazı seçimleri eleştirilmişti de...

Bence Pişti’nin 13 haftadan geriye kalan en doğru konuları bunlar.

Çünkü Pişti’nin formatı bu, gündemde ilginç olan ne varsa ekranda dört ünlüye tartıştırmak.

Bu don da olur, manken de...

Çünkü orası Siyaset Meydanı değil ve kimse o programın büyük laflar söylemesini beklemiyor.

Pişti bu çizgiden sapmazsa eylülde de iddialı şekilde yola devam eder.

Ancak bu dört ünlüden en fazla bir, maksimum ikisini kadroda tutabilecektir.

Müslüm ve Duman

Müslüm Gürses, entelektüel hegomanya altına girip, klasik çizgisinden uzaklaştığı için eleştiriliyor

Hadi canım oradan!

Aşk Tesadüfleri Sever’i alın da dinleyin.

Nilüfer adlı bir 5’inci şarkı var ki, Murathan Mungan-Sunay Özgür yazmış sözlerini, 10 numara şarkı.

Muhteşem sözlere, muhteşem bir yorum.

Tuna Kiremitçi’nin sözlerini yazdığı 3’üncü şarkı Affet de öyle!

Damardan bir şarkı...

Müslüm Gürses’e de, Mungan’a da, Pasaj Müzik’e de teşekkürler.

Ruhumuzun en derinlerine dokundukları için...

* * *

Bir yanda da Duman’ın Aman Aman şarkısı var.

Albüm yeni sayılmaz ama şu sıralar klibi döndüğü için Aman Aman şarkısı keşfedildi birden.

"Gezdin tozdun aman / Yazdın çizdin aman / İncecik izdin aman / Giderek üzdün bizi zaman" diyor Duman.

Bir de Müslüm Gürses’in üstüne dinlediniz mi, insanın işten eli ayağı kesiliyor valla...

Haberin Devamı

Dijital ortam bizi bozdu

Haberin Devamı

Geçenlerde sekreterlerin mesai saatindeki çılgınlıkları internete düştü.

Kadınlar bir yandan dans ediyor, bir yandan da öpüşüyorlardı.

Ardından lisede kara tahtanın önünde striptiz yapan genç kızların görüntüleri gazetelere haber oldu.

Daha önce okul tuvaletinde göğüslerini açıp gösteren kızların görüntüsü vardı.

Sadece bizde değil dünyada da benzer şeyler oluyor.

İşte Okan Bayülgen’e de konuk olan Hırvatistan’ı Eurovision’da temsil edecek kadın şarkıcının başına gelenler...

Fantezi olarak çektiği porno görüntüler internette dolanıyor.

Cep telefonları, ucuzlayan el kemaraları...

Bu dijital ortam bizi bozdu, işin çivisi çıktı!

Yazarın Tüm Yazıları