Sanatçısız Meclis

Partilerin Yüksek Seçim Kurulu’na verdiği aday listelerine bakıyorum, görünen o ki bu Meclis’te sanatçı sayısı yok denecek kadar az olacak...

Haberin Devamı

Önceki seçimlerin aksine partilerin vitrin isimlerden kaçtığı gözleniyor, en çok ‘vitrin isim’ olacağı söylenen HDP’de bile sanatçı sayısı bir tane...
İşte listeler den gözüme çarpanlar...

Sanatçıları Uğur Işılak temsil edecek

Tartışmasız bu seçimin en ‘vitrin ismi’, Uğur Işılak olacak...
Yıllardır Ak Parti’ye en yakın sanatçılardan olan Işılak, en son Ak Parti’nin seçim şarkısı Dombra’yı hazırlamış ve çok konuşulmuştu.
Şu sıralar Sky360’a da program yapmaya başlayan Uğur Işılak, Ak Parti’nin İstanbul 3. bölge listesinde 9. sırada yer aldı...
2011 seçimlerinde Ak Parti bu bölgeden 15 milletvekili çıkarmıştı...
Yani Uğur Işılak’ın 8 Haziran sabahına milletvekili olarak uyanması neredeyse garanti...
Bu da demek oluyor ki, önümüzdeki 4 yıl boyunca sanatçıların Meclis’teki en güçlü sesi Uğur Işılak olacak...
HDP barajı geçerse
Pınar Aydınlar...
Kadir İnanır’ın aday olacağı, başka vitrin isimlerle görüşüldüğü dedikodusu çok konuşulan HDP listelerinde tek sanatçı Pınar Aydınlar oldu...
İzmir 1. bölgeden 3. sırada aday olan Aydınlar, geçen yıl yerel seçimlerde de HDP’nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi eşbaşkan adayıydı...
Halk müziği sanatçısı olan sanatçı, Arif Sağ’ın oğlu Tolga Sağ’la evliydi...
Pınar Aydınlar’ın Meclis’teki ikinci sanatçı olabilmesi, elbette HDP’nin barajı geçip İzmir’den 3 milletvekili çıkaracak oyu alabilmesine bağlı...
Ha bu arada Sırrı Süreyya Önder’i bilerek sanatçı listesine almadım, artık Türk siyasetinde önemli bir aktör olduğu için...
Sırrı Süreyya, Ankara 1. bölge 1. sırada, HDP barajı geçtiği anda yine Meclis’te olacak...


Tatlıses yine olamadı

Sağlığıyla ilgili Amerika’dan iyi haberler gelen İbrahim Tatlıses’in milletvekilliği hayali yine bir başka bahara kaldı...
2007’den bu yana Meclis’e girmeye çalışıyor Tatlıses ama bir türlü olmuyor.
2007’de Genç Parti’nin İstanbul 3. bölge 1. sıra adayıydı ama Cem Uzan’ın Genç Partisi baraja takılınca Tatlıses de Meclis’e girememişti...
2011 seçimlerinde Ak Parti’den aday olmak istedi ama gösterilmedi, Urfa’dan bağımsız milletvekilliği adaylığını da kendi çekti...
Bu seçimlerde de İbrahim Tatlıses Ak Parti’den aday oldu ama açıklanan listelerde yine adı yer almadı.
Tatlıses siyaseti bu kadar istemesine rağmen bugüne kadar neden Urfa’dan bağımsız adaylığı denemedi anlamış değilim...
Urfalılara mı güvenmiyor, kendine mi?
Bakın Metin Şentürk’ü dün yazmıştım, bekledi bekledi, Ak Parti’den ışık gelmeyince bağımsız adaylığını koydu...
Seçilir, seçilmez kendi ipiyle kuyuya inecek...

Haberin Devamı


Yaşar Kemal durağı da olsun Tuncel Kurtiz durağı da

Haberin Devamı

En son söyleyeceğimi peşin peşin söyleyeyim, tebrikler İETT...
Kayahan’ın defnedildiği Kanlıca’daki otobüs durağını sanatçının anısına Kayahan fotoğraflarıyla yeniden düzenlemişler...
Bundan sonra Kayahan Açar Durağı olarak anılacaktır o durak...
Kim düşündüyse, kim akıl ettiyse, kim tasarladıysa bravo.
Ellerinize sağlık...
Daha önce Barış Manço, Muhsin Yazıcıoğlu, Mehmet Akif Ersoy, Necmettin Erbakan için bu tür ‘vefa durakları’ yapılmıştı...
İETT harika düşündüğü bu uygulamayı İstanbul geneline yaymalı.
Mesela Yaşar Kemal’in evinin bulunduğu Vaniköy’deki durak Yaşar Kemal fotoğraflarıyla yeniden tasarlansa...
Beşiktaş’taki durak Süleyman Seba anısına düzenlense...
Tuncel Kurtiz’in hayatını kaybettiği evinin bulunduğu Etiler’deki durak Tuncel Kurtiz durağı olsa...
Çolpan İlhan’dan Burhan Doğançay’a, Müslüm Gürses’ten Ferdi Özbeğen’e örnekleri çoğaltabilmek mümkün...
Sadece sanatçılar değil kaybettiğimiz bilim insanları, sporcuların anısına da İETT durakları düzenlenebilir...
İnsanlar otobüs beklerken aylak aylak Bejeweled oynayacaklarına kıymetli isimler hakkında iki satır bir şey okurlar belki...

Haberin Devamı

Bir hafta sonra aynı tas aynı hamam

Fenerbahçe’nin takım otobüsü kurşunlandığı için ligler bir hafta ertelendi...
Olayın failleri olduğu iddia edilen iki kuzen de yakalandı...
Peki bundan sonra ne olacak?
Bu bir hafta içinde futbolda şiddete karşı önlem mi alınacak, yaptırımlar mı uygulanacak, her şey tepeden tırnağa değişecek mi...
Yoksa sadece olayı unutmamız, işin soğuması için mi bu bir haftalık süre?
Futbolcuların sendikası olsaydı, eminim bu maçtan sonra süresiz olarak sahaya çıkmama kararı alırlardı...
Şimdi bir hafta sonra ligler başladığında aynı tas aynı hamam devam edecek her şey...
Fenerbahçeli futbolcu kardeşlerim de, “Verilmiş sadakamız varmış” diye dua edip duracaklar...

Yazarın Tüm Yazıları