Paylaş
Karakterlerin balmumu heykeli, hediyelik eşyalarından oluşan bu serginin Katar’dan sonra Rusya’ya da gideceğini yazmıştım...
Tabii bunu yazdığımda yaz sonuydu...
Şimdi iki ülke arasında soğuk rüzgarlar esiyor.
Uçak krizi sadece ekonomi ve siyasi ilişkileri değil iki ülke arasındaki kültür-sanat etkinliklerini de vurdu...
Bugünden itibaren St. Petersburg Bale Topluluğu ayın 6’sına kadar TİM Show Center’da sahne alacaktı...
Malzemeler geldi, dansçılar gelmedi, gösteri iptal oldu.
Son olarak Rusya, Muhteşem’in sergisini de istemedi.
Türk Deri Tanıtım Grubu 8 Ocak’ta Moskova’da açılışını yapacaktı bu serginin ve Rusya’da 4-5 şehir gezecekti.
Bu gidişle Türk dizilerinin Rusya’da yayınını da yasaklayacak Putin...
Şirin Ediger’den Okan’a yanıt var
Pazartesi günü “Evliliğin ömrü 5 yıl mı” diye yazdığım yazıya Şirin Ediger’den yanıt geldi...
Neden Şirin?
Çünkü Kaan Tangöze’den yola çıkan o yazıda Okan Bayülgen’le Şirin’in de 5. yılda evliliklerinin sarsıldığı ve 6’ncı yılda boşandıkları, Okan Bayülgen’in, “5 yıl sonunda hele çocuklardan sonra çiftler arasında cinsel çekimin azaldığı” sözleri vardı...
Okan bunu doğrudan kendi evliliği için söylemedi ama sonuçta 5-6 yıllık evliliği Şirin’le yaptığı için Şirin Ediger de yanıt hakkını kullanmak istedi...
Bir anne, 6 yıllık evlilik yapmış bir kadın olarak Şirin Ediger’in kaygısı evlilik kurumuyla ilgili böyle şakaların yapılmaması...
Bu yüzden biraz kızmış gördüm Okan’a:
“Bireysel olarak cinsel ya da duygusal anlamdaki başarısızlıkların evliliğe atfedilmesini doğru bulmuyorum” diyor...
Ve şöyle devam ediyor:
“Aile olmak ve evlilik hem toplum hem de bireyler için güzel ve önemli kavramlar.
Bunun ne demek olduğunu ancak iyi bir ailede sevgi ile yetişmiş olanlar anlayabilir.
Bunu beceremeyenlerin, kifayetsizlikleriyle ilgili evliliği suçlaması bir anne olarak bana çok yanlış geliyor.
Kızımın ya da hiç kimsenin, bu tip tanımlamalar yüzünden evliliği ve aile kavramını yanlış okumasını, anlamasını istemem.
Bu tip ‘şakalar’ yapmadan önce daha kapsamlı düşünmek gerekiyor...”
Şirin Ediger’in açıklaması böyle...
Ama o gece biz evliliğin ömrünü konuşurken Okan’ın kendi evliliğinden örnek vermediğinin altını bir kez daha çizeyim...
Ajda’ya bu şaka yapılır mı Mazhar
Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde Vestel Gururla Yerli konserlerinde önceki gece MFÖ sahnedeydi...
Tıklım tıklım bir salona söylediler...
Unutulmaz şarkılarını seslendirdiler, şov yaptılar, şakalaştılar...
Hatta konser bitip bis’e çıktıklarında sahneye seyirciyi de davet ettiler.
Birlikte söylediler son şarkıyı...
Mazhar orkestrasını tanıtırken klavyeye geldi sıra...
“Turhan Yükseler o kadar tecrübeli ve eski bir müzisyendir ki Ajda’yla bile çalmıştır” dedi...
Bütün salona kahkahalar attırdı...
Ama yaş konusunda sahnede sadece Ajda’ya değil, kendilerine de takıldılar...
“Bu bizden 2 yaş küçük, hep küçül de cebime gir pozlarında... 60’ını geçmiş adam nereye girecekse” diye Özkan’a da takıldı Mazhar...
Ama, “Bu bizim takımın Arda’sı” diyerek de hakkını teslim etti...
“Konserin enerjisi düştüğünde bizim Arda’yı sürüyoruz sahaya, salonu ayağa kaldırıyor” dedi...
Gerçekten de Özkan, yine coşturmayı bildi seyirciyi...
Eczacılardan sakal alıyorduk Altın Kelebek’e gelemedik...
Mazhar Alanson konserde Altın Kelebek’i de anmadan edemedi...“İki gün önce bu sahnede müthiş bir ödül töreni vardı.Biz de gelip ödül verecektik ama son anda ekstra çıktı...Biliyorsunuz ekstra demek sakal demek... Biz de eczacılardan sakal alıyorduk Altın Kelebek’e bu yüzden gelemedik. Kusura bakmayın lütfen” dedi...
MFÖ salona sığmaz...
Mazhar olağanüstü şarkıları yazan isim...
Özkan oyunculuğunu kattığı şovuyla seyirciyi coşturuyor...
Fuat müthiş bir müzisyen...
Kusura bakmayın da bu adamlar salona sığmaz arkadaşlar...
MFÖ’yü defalarca izledim, hep açıkhava konserlerinde. İlk kez bir kapalı salonda konserlerini takip ettim. Kesinlikle bunlar salon adamı değil...
Açıkhava’yı yıkan, Kuruçeşme’den taşan, Bodrum’u zıplatan bir ekip bu...
Seyircinin koltuklarda oturduğu bir kapalı salon konseri MFÖ’yü de zorladı, konserde dans etmek isteyenleri de...
Neyse ona rağmen MFÖ seyirciyi ayağa kaldırmayı başardı...
Ama kış konserleri için yapacak bir şey yok; Zorlu PSM yine en iyi salonlardan biri...
Vestel Gururla Yerli Konserleri serisi de MFÖ’süz olmazdı...
Şimdi 15 Aralık’ta Şebnem Ferah var...
Amigo Mali...
Mehmet Ali Erbil’in ne kadar koyu bir Fenerbahçeli olduğunu bilmeyen yok...
Bu fotoğrafları da Fenerbahçe-Trabzonspor maçından...
Sırtına geçirdiği Fenerbahçe sweatshirt’üyle amigolarla birlikte davul çalıyor, tezahürat yapıyor...
Hatta bu maçta “Bir baba hindi” diye taraftarlara yaptığı tezahüratın görüntüleri çıktı...
Tepki çekti bu görüntüleri...
Oysa kızacak bir şey yok bunda, tribünde taraftarla eğleniyor Mali, takımını destekliyor...
Şiddet yok, sahaya yabancı madde attığı yok, gerilim yok...
Keşke herkes Mehmet Ali gibi futbolla böyle eğlense...
Ben tezahüratta söylediğinden çok Mali’nin bu enerjisine şaşırıyorum.
Hafta içi genç kadınların, hafta sonu Fenerbahçe’nin peşinden koşuyor.
60’ına merdiven dayamış biri için Mali’nin ki şaşırtıcı bir tempo...
Aman nazar değmesin...
Paylaş