Nişan yüzüğüyle kırmızı halıda...

Daha önce MTV törenlerine gittiğim için gecede yüksek enerjiyle karşılaşacağımı, baş döndüren sahne şovları olacağını az çok tahmin ediyordum...
Bu heyecanla bu kez Hande Yener’le Rotterdam yollarına düştük.
Neden Hande Yener? Giyimiyle, kuşamıyla, sahne şovuyla, müziğiyle MTV kafasına en çok uyan isim olduğu için...
İstanbul’da Kelebek toplantısı olduğu için ben törenin yapılacağı gün vardım Rotterdam’a...
Öğle yemeğinde Hande’yle buluştuğumuzda parmağındaki yüzüğü görünce, “Bu ne, evlendin mi yoksa” dedim...
“İki gün önce nişanlandık” dedi, meğer nişan yüzüğünü takıp MTV ödüllerinde almış soluğu...
Dün fotoğrafları yayınlandı.
İki aydır birlikte olduğu model sevgilisi Ümit Cem Şenol’la aile içinde yapılan sade bir törenle nişanlanmışlar.
Mutluluğu gözlerinden okunuyor Hande’nin, sonunda aradığı aşkı bulduğuna inanıyor...
Facetime’dan Cem’le de tanıştım hemen, onu da tebrik ettim.
Böyle ayakları yerden kesilmiş vaziyette MTV’nin Kırmızı Halı’sına çıktı işte Hande...
Hakan Akkaya’nın hazırladığı, içinde mayo, üzeri tül ve pelerinli kıyafetiyle kırmızı halının en iddialı kadınlarından biriydi.

Şarj mağduru

Böyle gecelerde bir gazetecinin başına gelebilecek en korkunç şey şarjının bitmesidir...
Kırmızı halıda deneyimli olduğum için ‘power bank’ler, kablolar hazır gidiyorum ben de...
Bu sefer de öyle oldu.
MTV’de kırmızı halıya çıkmışım... Yanımda Hande Yener... Üzerimde Levon Kordonciyan imzalı şık bir smokin...
Yabancı gazeteciler, ajanslar şakır şukur fotoğraflarımızı çekiyor...
Ama o da ne?
Benim cebimden telefonun beyaz kablosu da poz verirken çıkmış.
Fotoğraf çeken gazeteciler uyarmasına, geri itmeme rağmen yine de her karede başrolde beyaz telefon kablosu var. Levon’a sorsam ‘power bank’leri, kabloları saklayacak bir smokin geliştirebilir mi acaba?

27’lik yetenek...

Bebe Rexha’ya hayran oldum.
Geceyi tek başına sürükledi. Sadece geceyi sunmakla kalmadı, sahne şovları, şarkılar söylemesi, performansıyla 10 numaraydı...
Tüm bunlar yetmemiş gibi tören öncesinde çekilen kısa videolarda da rol almış...
Gecenin bütün yükünü 27 yaşındaki bu genç kadın üstlendi.
Hep diyorum ya bizim gösteri dünyamızda şarkıcılık, sunuculuk, şov işini bir arada yapacak isim yok diye...
Bebe Rexha’yı izlerken düşündüm yine bulamadım.

Modanın trendi

Hande’nin kıyafeti çok iyiydi dedim ya, elbiseyi tasarlayan Hakan Akkaya’nın dünya trendlerini yakaladığına da tanık oldum böylece...
Hande’nin içi mayo, üzeri dantelli elbisesiyle benzer tarzdaki kıyafetlere kırmızı halıda rastladım. Benim görebildiğim Jourdan Dunn, Winnie Harlow ve Chloe Ferry, Hande’yle benzer tarzda giyinen isimlerdi...

Hande’den G-Eazy’e öpücük...

Beyazların da iyi rap yapabileceğini kanıtlayan son isim olan G-
Eazy, gecenin en çok ilgi gören ismiydi...
Hande Yener’le birlikte kırmızı halıya G-Eazy’nin hemen önünden çıktık. Saçlarını neon yeşile boyatarak geceye gelmişti G-Eazy...
İtiraf edeyim yakından hiç de güzel görünmüyordu, Jim Carrey’nin “Maske” filminden fırlamış gibiydi... Ama sahnede ve ekranda o neon yeşili saçlar fazlasıyla iyi göründü. Hande’yle kırmızı halıda karşılaşınca G-Eazy, “Adınız ne” diye sordu... Ben, Türkiye’nin çok önemli bir pop starı olduğunu söyleyince daha çok ilgilendi Hande’yle...
O kadar ilgilendi ki, o muhabbetin sonu bu kareyle noktalandı işte...
Hande, parmağındaki yüzüğü gösterip önceki gün nişanlandığını söyleyerek bir öpücük kondurdu G-Eazy’nin yanağına...
Ben bu fotoğrafı çekerken, “Aman nişan bozulmasın” diye bağırıyordum...

Güzellik anlayışını yıkan modelle...

4 yaşında geçirdiği hastalıkla vücudunda simetrik beyaz lekeler oluşan, klasik güzellik anlayışını yıktığı için son dönemin en çok konuşulan modellerinden Winnie Harlow da kırmızı halıda yürüdüğümüz ünlüler arasındaydı. Hemen gidip tanıştım, bir süre kırmızı halıda birlikte yürüdük... Fotoğraflarında olduğu kadar yakından da son derece ilgi çekici görünüyordu. MTV gecesinde sahneye ödül vermek için çıktı Winnie Harlow...

Sahnenin ihtişamı...
Bu tür büyük müzik ödüllerini salonda izlemenin en keyifli yanı ne diye sorarsanız, sahnelerin 3 dakikada kurulup sökülmesi, baş döndüren sahne hazırlıkları ve ışık şovu derim...
Yine öyle oldu...
Rotterdam Ahoy’daki tören için üç farklı sahne kurulmuştu, üst bölümleri de hesaba katarsak 4 demek daha doğru hatta. Birinde şov bitince diğerinde başlıyor...
Tepeden devasa dekorlar iniyor, piyanolar giriyor, orkestralar çıkıyor...
Arkada video mapping şov göz kamaştırıyor, sadece sahne üzeri değil salon ve tribünler de yeri geldiğinde ışıklarla boyanıyor...
Tüm bunlar olunca ortaya müthiş bir atmosfer çıkıyor.
Tabii tek şarkılık bu performansların her biri için harcanan para bizim Açıkhava’daki tüm sezon konserleri için harcanan paradan fazla. Sahnenin ihtişamı bu tür gecelerin olmazsa olmazı...

Geceden notlar

 Herkesin popun yükselen yeni yıldızı diye baktığı Zara Larsson’un beyazlar içindeki şovuna, En İyi Yeni Çıkış Yapan şarkıcı ödülünü aldığındaki sevincine bayıldım...
 The X Factor yarışmasından çıkan 5 kişilik Amerikalı kız grubu Fifth Harmony çok iyiydi. Zaten en iyi pop grubu ödülünü aldılar.
 Bruno Mars çok cool’du... DNCE’ın ana sahneden kopup seyircinin üzerinde gezinen sahnesi nefisti. Bir ara seyircinin üzerine düşecekler diye korktuk.
Green Day’i ikinci kez canlı izliyorum, biraz keyifsiz gözüktüler sahnede...
 Bu geceye MTV ve gecenin sponsoru Listerine’in davetlisi olarak katıldık. Listerine’in “Cesaretini Konuştur” sloganı törenin hakim temasıydı...
 One Republic sahneye yağmur yağdırarak olaya noktayı koydu...
 Vine üzerinden yıldızı parlayan 18 yaşındaki Shawn Mendes, en iyi erkek şarkıcı ödülünü alarak zirveye tırmandı. Genç kızların bu çocuk için deli olduğunu gözlerimle gördüm.