Meğer acelesi varmış

Gazeteciliğe yeni başladığım yıllarda toy bir muhabir olarak Yaman Okay’ı bir-iki sette takip etme fırsatım olmuştu.

Haberin Devamı

Hayata bakışı, duruşu, her şeye sol kroşe vuruşuyla dönemin en sözü dinlenen oyuncularındandı.
Ben ‘tanışalı’ henüz 1-2 yıl olmuştu ki 1993 yılında hayatını kaybetti Yaman Okay...
42 yaşındaydı...
Çok az tanımama rağmen çok fazla üzülmüştüm Yaman Okay’a...
Yaman Okay’ı değil ama eşi Meral Okay’ı çok daha fazla tanıdım...
İkinci Bahar’ın Kasap Melahat’ından, Yeditepe İstanbul’un Havva’sından, Asmalı Konak’ın, Muhteşem Yüzyıl’ın yaratıcısı olmasından daha fazlasıydı bizim için Meral Okay...
Size bir şey söyleyeyim mi, bizim sektörde herkes herkes için kötü bir şeyler söyler...
Sektörde arkasından kötü konuşulmayan ender insanlardandı Meral Okay...
Adı geçtiğinde herkesin gülümsediği, hakkında hep iyi şeyler söylenen bir insan...
En çok insanlığını severdim ama itiraf edeyim ben kalemini oyunculuğundan daha çok severdim Meral Okay’ın.
42 yaşında kaybettiği kocası Yaman Okay’ın ardından şu satırları yazan kaleme saygı duyulmaz mı;
“Yaman o kadar temiz bir adamdı ki ona kızamazdınız.
Bir o kadar da yiğitti.
Ben derdim ki; bu adam ne zaman yorulacak! Meğer acelesi varmış. Her şeyi o kadar yoğun, hızlı ve coşkulu yaşıyor ve yaşatıyordu ki büyüleyici bir şeydi bu...
Ben köşeleri çok olan bir insandım, Yaman beni eğitti. Aşk kendinden vazgeçme halidir, kendi benliğini ezmeden ‘biz’ olabilme halidir”.
İkinci Bahar’lar, Asmalı Konak’lar, Muhteşem Yüzyıl’lar...
Meğer Yaman Okay gibi, Meral’in de acelesi varmış.

Haberin Devamı

Nefret söylemi

Vakit gazetesinin internet sitesi “O kadın öldü, kocası ile aynı kaderi paylaştı” başlığıyla verdi Meral Okay’ın ölümü.
Muhteşem Yüzyıl dizisi başladığı zaman açık hedef de göstermişlerdi.
Şimdi belli ki bayram ediyorlar.
Aradaki fark da bu işte...
Meral Okay hiçbir Vakit yazarı/çalışanının ölümünün ardından sevinç naraları atmazdı.
Bırakın insanı, bir karıncanın incinmesini istemezdi.
Ama Vakit’çiler seviniyor şimdi.
Nefret söylemi suçsa, bu en büyük suç bu olmalı!

Cemil Çiçek’in Etro’su...

Hatırlar mısınız, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı seçildiği kurultayda giydiği gömlek günlerce tartışılmıştı.
Gömleğin Etro marka olması, 450 liralık fiyatı yazıldı da yazıldı...
Kılıçdaroğlu’nun pahalı gömlek giymesi eleştirildi.
Önceki gün Trabzon’da yapılan “Anayasa Platformu Türkiye Konuşuyor” toplantısında bir de ne göreyim...
TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in giydiği gömlekte tanıdık bir logo...
Tıpkı Kemal Kılıçdaroğlu’nun gömleğindeki gibi.
Fotoğraflara biraz daha yakından bakınca Cemil Çiçek’in Etro gömlek giydiğini gördüm.
Boyuna ince ve kalın çizgili, tıpkı Kılıçdaroğlu’nun giydiği gibi bir Etro gömlek. Geçmişte Cemil Çiçek’in iftar çadırında çekilmiş Etro gömlekli fotoğrafları da vardı.
Yani bu ilk değil...
Demek ki TBMM Başkanı’nın Etro merakı, CHP Lideri’nin Etro merakından çok daha fazla.

Haberin Devamı

Haksızlık

Ya Galatasaray, Süper Final’de tökezleyip şampiyonluğu başka bir takıma kaptırırsa ne olacak? Kar kış, yağmur çamur deplasman demeden 34 hafta verdikleri emek çöpe gidecek.
Böyle adalet olur mu?..
34 hafta uğraş, Fenerbahçe’ye 9, Trabzon’a 21, Beşiktaş’a 22 puan fark at, ama yeni bir sınavdan geçmek zorunda kal.
Sakatlık, kırmızı kart gibi etkenler neden olup Galatasaray şampiyonluğu kaybederse bu tam bir haksızlık olacak.
Bu yüzden Süper Final saçmalığı ilk ve son olmalı.

Yazarın Tüm Yazıları