M. Ali Alabora’yı linç eden kimdi

Hani siz sanatçının yanındaydınız?
Bütün sanatçılar sizin gibi düşünmeye mecbur mu, böyle bir şey
olabilir mi?
Sizin söylediklerinizi söylemedikleri zaman ‘tu kaka’ diyeceksiniz” dedi Cumhurbaşkanı Erdoğan...
Yerden göğe kadar haklı olurdu.
Sonuna kadar alkışlardım bu söylediklerini...
Eğer...
Erdoğan gibi düşünmedikleri için daha önce Memet Ali Alabora’ya, Fazıl Say’a, Leman Sam’a bu ülke dar edilmese...
Davalar açılmasa, konserleri iptal edilmese...
Sanatçılar “Gezici” diye bu ülkede iş yapamaz hale gelmeseydi...

Park yanına şekerci

Çocuklarını şekerden, çikolatadan, gazlı içeceklerden, cipsten uzak tutmak isteyen ciddi sayıda bilinçli anne-baba var artık.
Ama ne mümkün...
Hafta sonu Zorlu Center’a yolumuz düştü kızımla, çocuklar için resim yapacakları, oyun oynayacakları bir alan ayırmışlar AVM’nin içinde.
Çok güzel...
Güzel de hemen yanına cicili bicili bir şekerci açılmış yeni...
Çocuk oyun alanıyla şekerci iç içe.
Olacak iş mi?..
Yemeyeceği varsa bile dayanamaz yer çocuk.
Sonra bu kadar obez çocuklar nereden çıktı, neden sağlıksız besleniyoruz diye düşünür dururuz.
Çocukların sağlıklı beslenmesi konusunda hepimizin dikkat etmesi gerekirken, AVM’de oyun alanının yanında çocuklara tuzak kuruluyor.
Zorlu Center ya oraya yeni açılan şekerciyi kaldırmalı ya da çocuk oyun alanını başka yere taşımalı.

İçerde çocuk var

Deniz Seki’nin, “Cezaevindeki çocuklar uçağı kuş zannediyor” açıklamasıyla demir parmaklıklar arkasındaki çocukların dramını yazmıştım geçen gün...
İki güzel haber aldım konuyla ilgili.
İçerde Çocuk Var adlı bir sivil toplum kuruluşu varmış ve bu çocuklarla ilgili çalışmalar yapıyormuş.
24 kişiden oluşan bu gönüllü grup, sadece Bakırköy Kadın Ceza İnfaz Kurumu’nda 0-6 yaş arası 53 çocuk olduğunu söylüyor.
Bu çocukların ihtiyaçlarını karşılamak için de 26 Aralık’ta bir yılbaşı partisi düzenliyorlar.
Ayrıntılı bilgiyi icerdecocukvar.com adresinden alabilirsiniz.
Bir diğer çalışma da Umutları Ertelenen Çocuklar adlı resim sergisi.
Türkiye’de 5 kadın cezaevinde anneleriyle kalan 0-6 yaş arası çocukların fotoğraflarından oluşan bir sergi bu... Geçen yıl İstanbul’da açılan sergi, 10 Aralık’ta İnsan Hakları Haftası kapsamında Diyarbakır’da açılacak.
Cezaevindeki çocukların insanın boğazına yumruk gibi oturan fotoğrafları var sergide...

Yılbaşı ağacı...

Yılbaşı ağacımızı evin köşesine kurduk yine...
Işıkları yanıp sönüyor, üzerinde rengarenk süsler, parlayan yıldızlar var.
Yılbaşında ağaç süslemeye, Noel Baba’ya dini motifler yüklenmemesi gerektiğine, bunların evrensel değerler olduğuna inanıyorum ben.
Bütün insanlığa ait değerler...
Yeni yıl, yeni başlangıçlar...
Yeni heyecanlar...
Mağaza vitrinlerinin, sokakların ışıl ışıl olması, evlerden yanıp sönen ışıkların sokaklara taşması, AVM’lerin süslenmesi yaşama sevincimizi katlayan dokunuşlar.
Dükkanınızı, evinizi süsleyin.
Yaşama sevincinizi paylaşın...
Bizim apartmanın girişinde de süslenmiş yapay bir çam ağacımız var...
Bizim evde de.
Gülüyoruz, eğleniyoruz...
Altına hediyeler bırakmaya başladık bile...
Yılbaşı gecelerini hiç sevmem ama yılbaşına giden aralık ayını çok severim.
Benim en güzel ayım başladı...

Hülya Avşar’ın evi

Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı gördükten sonra; “Abartıldığı kadar değil. Neredeyse benim evim daha ihtişamlı” dedi Hülya Avşar...
Eski evine gitmiştim biliyorum ama şu anda oturduğu evin nasıl olduğunu bilmiyorum.
Vallahi merak ettim Hülya...
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’na davet edilmeyeceğimize göre bir akşam davet et de en azından senin evinin ihtişamını görme fırsatımız olsun.
Ben senin 1150 odalı, 63 asansörlü, 4 bin metrekare yanmaz halı kaplı evini gezerken, sen de bana milletin parasıyla yapılan sarayla, bir sanatçının kendi parasıyla yaptığı malikane arasında nasıl bir benzerlik olduğunu anlatırsın...