Kerem Bürsin: Oscar’ı bu kadar abartmayalım

Hem kadın hem erkek oyuncu olarak; dünyayı ve ne istediğini bilen, ayaklarının üzerine basan, özgüvenli, hem güzel/yakışıklı hem de çok yetenekli oyuncular yetişti.
Tamamı 30 yaş altında...
Bunlardan ikisiyle geçen hafta tanıştım; Kerem Bürsin ve Şükrü Özyıldız...
Cumartesi günü yaptığım röportajı meraklıları kaçırmadı zaten...
Sohbetimiz sırasında Kerem’e, “Sizin kuşaktan birileri Oscar’ı kazanır mı?” diye sordum.
“Oscar’ı bu kadar abartmaya gerek yok. Türk sineması Cannes’da Altın Palmiye’yi kazandı, Oscar’dan çok daha önemli bir ödül. Amerikalılar da bunu öyle görüyor. Altın Palmiye’yi kazandıktan sonra Oscar’ı kazanmak ne ki” yanıtını verdi.
İşte genç kuşak oyuncuların geldiği nokta ve özgüveni...
Ben daha önce Kıvanç Tatlıtuğ’u Oscar kazanma ihtimali olan tek Türk oyuncu olarak görüyordum ama Kerem’le tanıştıktan sonra fikrim değişti.
Bir defa Kerem’in ana dili İngilizce... Türkçe’den daha iyi İngilizce konuşuyor.
Amerika’da yol almış biri, orada ajansı, menajeri var...
27’sinde de yine Amerika’ya gidiyor, yeni sezon dizi işlerini konuşmak için...
Öyle tırışkadan görüşme de değil bunlar; biri HBO dizisi...
En iyisi ben anlatmayayım, aşağıda kendi ağzından okuyun Kerem’in Oscar konusundaki görüşlerini ve Amerika’da ne yapacağını...

HBO dizisi için görüşmeye gidiyor

Kerem Bürsin’e sordum “Yaz ve yeni dönem projesi var mı sende?” diye... Şu yanıtı verdi:
- Başka bir kabuğu denemek istiyorum. 27 Mayıs’ta Amerika’ya gitmem lazım, iki tane konuştuğumuz iş var orada... Birkaç yönetmen ve yapımcıyla çok önemi toplantım olacak.
* Dizi için mi film için mi?
- Ağırlıkla dizi... Yeni birkaç iş var, şimdi çok ipucu veremiyorum ama onlarla ilgili görüşeceğim.
* Senin orada bir menajerin var değil mi hâlâ?
- Evet var ve bu görüşmeleri sürdürüyor. O yüzden bakalım...
* O zaman yeni sezonda belki de burada değil Amerika’da olacaksın...
- Olabilir, önümüzdeki sezon burada olmayabilirim. İşte onu gittiğimde yapacağım görüşmeler belirleyecek. Kasımda bir yabancı film çekeceğim ama ona tam evet diyemiyoruz, çünkü o da bu yabancı dizilerin durumuna bağlı...
* Yapım şirketleri belli mi görüştüğün, HBO var mı?
- Evet, biri onlar...
* Harika, belki de önümüzdeki yıl seni HBO dizisinde izleyeceğiz. Umarım olur.

Adını değiştirmek istediler, “Asla kabul etmem” dedi

Kerem Bürsin’e Amerika’da oyunculuk yaparken menajerler ve ajanslar adını değiştirmesini önermişler, bakın ne demiş...
* Sizin kuşaktan birinin günün birinde Oscar’ı alabileceğine inanıyor musun?
- Yüzde bir milyon! O kadar abartılacak bir şey değil Oscar... Altın Palmiye kazandı Nuri Bilge Ceylan, bence Oscar’dan çok daha değerli... Oscar neden alınmasın? Altın Palmiye gibi gerçek bir ödül alındıktan sonra... Amerikalılar da böyle düşünüyor.
* Var mı böyle bir hedefin Kerem, Oscar almak gibi... Sen gelene kadar en olabilecek isim Kıvanç diyorduk ama şimdi ortaya sen çıktın...
- Buradaki futbolcular nasıl Avrupa’ya gidip Türkiye’yi temsil ediyorsa... Mesela Arda Turan, müthiş başarılı bu konuda... Ben de kendi adıma yurtdışı işlerine böyle bakıyorum. Türkiye’nin adını duyurmak, Türk oyuncu olarak anılmak beni çok motive ediyor.
* Türk olarak yol almak daha zor olmasına rağmen...
- Elbette... Ama ben hiçbir zaman Amerikalı bir oyuncu olduğumu söylemedim orada... Kaldı ki bazı menajerler, ajanslar, “Tipin Amerikalı, konuşman Amerikalı, adını değiştirelim daha kolay olur” demelerine rağmen... “Asla” dedim, “Ben Türk’üm ve bundan asla vazgeçmeyeceğim”... Ve bunu bana söyledikleri için çok üzülüyordum. Daha da hırslanıyordum. Neden Türk oyuncu yok bu piyasada? İtalyan var, Fransız var, Hintli var, şusu var busu var... Bu daha ziyade beni motive eden şey... Ama ben değil Şükrü olur, başkası olur... Olsun, olacak da... Bunun için
Oscar da benim için hedef... Neden olmasın ki?

Deniz Gezmiş yakışır

Can Dündar’ın, Deniz Gezmiş’in hikayesini anlatacağı yeni film projesi için Kenan İmirzalıoğlu’yla görüştüğü söyleniyor.
Deniz Gezmiş’i Kenan’ın oynamasını istiyormuş Can Dündar.
Doğru cast buna denir arkadaşlar...
Oyunculuğunu konuşmuyorum bile, heybeti, yağız delikanlı halleri, boyu posuyla Kenan bu role cuk oturur.
Deniz Gezmiş rolüne Kenan, Kenan’a da Deniz Gezmiş rolü çok yakışır...

En iyi manzara

Geçen hafta Hürriyet Cumartesi jürisinde en iyi manzarası olan restoranlara oy verdik. Ben oyumu Vogue, Leb-i Derya, 5. Kat, Nupera gibi mekanlar için kullandım.
Vogue zaten bütün jürinin oyunu alarak 1 numarada çıktı.
Ancak ben bu konuda oy kullanırken henüz Izaka’yı görmemiştim.
Gümüşsuyu’nda geçen yıl açılan CVK Otel’in üzerinde yeni hizmete giren bir restoran Izaka. İçinde The Midd (kebap ve dünya mutfağı), Mezze Mare (balıkçı) ve Hitode (sushi) olmak üzere üç farklı restoran var; o kadar büyük bir mekan...
Ve boydan boya tarihi yarımadadan 1. köprüye kesintisiz bir manzaraya sahip...
Şu kadarını söyleyeyim; manzara konusunda Vogue’la yarışacak kadar iyi...
Bundan sonra en iyi manzara listesi yapılacaksa Izaka’sız bir liste eksik olur, hatırlatayım.
Not: Izaka bana bir suşi restoranı ismi gibi gelmişti. Meğer Osmanlıca “tattırma, lezzet hissettirme” anlamına geliyormuş.
Yemeklerin de restoranın adına
yakıştığını söylemeliyim.