İki gece arabada yattım

Arada buluşur, uzun uzun laflarız...
Geçen akşam aradı, İstanbul’a geldiğini haber verip, Selçuk’lara (Yöntem) filan laf çakıyor...
“Bu sefer mutlaka buluşuyoruz” dedim, geçen sefer geldiğinde bir araya gelememiştik.
“Artık hep buluşuruz çünkü takımı bıraktım” dedi...
“İran’da Tractor’den ayrıldığını” söyledi...
“Takım iyi gidiyor ama ülkede
yaşanan karışıklık kötü” dedi...
İran’da protestolar ve çatışmalar herkesi tedirgin etmiş.
Bu dönemde evinde kalmaya bile çekinmiş Mustafa Hoca, “İki gece arabada yattım” dedi...
Bir de Tebriz’in sosyal hayatının, daha önce çalıştığı Tahran’dan çok geride olduğunu söyledi Mustafa Hoca...
İran defteri böyle kapandı Denizli için...

Alev alev bir gece

Cumartesi gecesi uzun bir aradan sonra ilk kez bu kadar geç saate kadar eğlendim, 02.30’du eve geldiğimde...
Hemen söylüyorum nedenini...
Nakkaştepe’de Gece Life adlı mekanda Ebru Yaşar’ı dinlemeye gittim.
23.00’te sahneye çıktı, programı bitirdiğinde 02.00’ydi saat...
3 saat boyunca sanat müziğinden girdi, kendi popüler şarkılarından çıktı, eğlenceli şarkılarla milleti oynattı...
Hep bir ağızdan şarkılar söyletti...
İtiraf edeyim 1-2 saat filan kalır ayrılırım diye düşünüyordum geceden, kopamadık, sonuna kadar kaldım...
Hep birlikte çaldık, söyledik, eğlendik, oynadık...
Salon tıklım tıklım doluydu, bütün masalar, locaların tamamı ve herkes de bizim gibi gecenin sonuna kadar eğlendi.
Nakkaştepe’deki Gece Life’a daha önce gitmemiştim. Günay tarzında düzenlenmiş bir gazino mekanı...
Ama Günay’dan çok daha büyük, daha yüksek ve ferah, daha şık bir mekan.
Sahnesi de çok daha geniş...
Bülent Ersoy’dan Fatih Ürek’e, Rubato’dan Linet’e, Merve Özbey’e pek çok sanatçının sahne aldığı bir yer.
Aynı kompleks içinde üç ayrı mekan daha varmış böyle.
Eski gazino kültürünü yaşatan, sanatçıların sevenleriyle buluştuğu mekanların sayısının artması güzel.
Açılalı 1.5 yıl olmuş ama Anadolu’nun yakasının Günay’ı olmuş bile Gece Life...
Böyle güzel bir mekanda Ebru Yaşar alev alev bir gece yaşattı sevenlerine.
“İyi ki de sonuna kadar kalmışız” dedirtti bize...

Kadınlar ve Finlandiya

Finlandiya’yı kadın da yönetse erkek de, 74 yaşındaki biri de yönetse 34 yaşındaki biri de fark etmez...
Ben de yönetsem fark etmez...
Çünkü kurulu sistem var, kurallar çerçevesinde o sistem tıkır tıkır işliyor.
Dertsiz, tasasız, fazlasıyla steril, sanki bu dünyadan değillermiş gibi yaşayıp gidiyorlar...
Finlandiye Ulaştırma Bakanı Sanna Marin, sosyal Demokrat Parti’nin genel başkanı seçilince, dünyadaki en genç başbakan oldu...
Bir önceki başbakan Rinne neden gitti biliyor musunuz...
Greve giden postane çalışanları sürecini iyi yönetemediği için...
Ülkenin en fazla derdi bu işte... Bu yüzden kimin yönettiği önemli değil diyorum ülkeyi...
Yine de genç bir kadının başbakan seçilmesi, ülkeyi yöneten 5 koalisyon partisinin liderlerinin de kadın olması güzel...
Çünkü dünyayı kadınlar ve çocuklar kurtaracak...
Belki Finlandiya’dan başlar...

Güzel fotoğraf

Beren Saat ve Kenan Doğulu’nun
Los Angeles dönüşü fotoğrafları dünkü Kelebek’te yer aldı.
Evlilikleri üzerinde kara bulutlar vardı...
Beren’in sosyal
medya paylaşımları sonrasında bu evlilik çok tartışıldı...
O oldu, bu oldu derken sonunda bu fotoğraf geldi.
Birlikte Los Angeles’ta kafa dinlediler...
Görünen o ki evliliklerini kurtardılar...
Umarım bu krizden çıkardıkları dersler vardır:
◊ Kenan’ın eşine çok daha fazla sahip çıkması...
◊ Beren’in her meseleyi sosyal medyada paylaşmaması gibi...

SİYAD Başkanı

SİYAD’ın (Sinema Yazarları Derneği) yeni başkanı Okan Arpaç oldu... Okan’la Hürriyet dergi grubunda maceramız beraber başladı...
O kadar çok film yazdık, o kadar çok filme Türkçe isim koyduk ki...
Sabahlara kadar çalışıp, koltuklarda sabahladık...
TV’de 7 Gün, Kelebek, Teleskop derken sonra uzun süre CINE5’in dergisini de birlikte çıkardık...
Sinema yazarlığında usta-çırak ekolünden gelen, sinemayı çok iyi bilen bir isme emanet koltuk.
Kendim seçilmiş kadar sevindim...