Paylaş
Cehalet ne zamandır suç işlemenin bahanesi oldu?
Bu arada Bakan Fatma Şahin olaya el koydu.
“Onların hayatlarını normalleştirmemiz gerekiyor” dedi Bakan.
Ve yapılacakları sıraladı:
- İstanbul’da yaşamak istiyorlar, gerekeni yapacağız.
- O aileye ev vereceğiz.
- İş bulacağız.
- Normal hayatlarına dönmeleri için psikolog görevlendirdik.
Oldu olacak bir de altlarına araba verelim...
Evet, sosyal devlet her vatandaşına sahip çıkmak zorunda ama diğer yandan 12 yaşındaki kızlarını satan anne-babayı ödüllendirmek değil de nedir bu?
Kıza yardım edelim...
Kız için her şeyi yapalım...
İş bulalım, ev verelim, hayatını kurtaralım...
Ama kızlarını satan anne-babayı neden ödüllere boğuyoruz?
Birileri bunu örnek kabul ederse...
Belki bize de ev verirler diyerek kızını ufak yaşta satmaya kalkan çıkarsa ne yapacaksınız?
Her kızını satana ev verecek miyiz?..
Lig bitti!
Bu ligden bir şey anlayan varsa beri gelsin.
Her gün maç var...
Bir baktım ligin bitmesine 9 hafta kalmış, bu haftaki maçlardan sonra kaldı 8 hafta...
Lig bitmiş haberimiz yok.
Hızlandırılmış dil kursu gibi, hızlandırılmış lig yaşıyoruz.
Şampiyon kim olursa olsun...
Hızla geçtiği gibi herkesin hızla unutmak istediği bir sezon olacak bu.
RTÜK ve sosyal sorumluluk
RTÜK sosyal sorumluluk projesi yapan markayı desteklemeli demişim 18 Ekim 2011’de...
Bir kez daha diyorum. Çok önemli bir konu bu...
Bırakın sosyal sorumluluk projesi yapan markanın adını televizyonda istediğimiz gibi analım.
Biplemeden, buzlamadan markayı gösterebilelim.
Gösterelim ki, diğer markalar da sosyal sorumluluk projelerine heves etsinler.
Mehmet Ali Birand, Türkiye’nin Kumbarası gibi alkışlanacak bir projeyi hayata geçiren Turkcell’in adını ‘böyle yasak olmaz’ diyerek açık seçik söylemiş işte haber bülteninde...
Ben de geçen gün çocuk tiyatrolarını konuşurken Eti’nin, Akbank’ın, Pınar’ın, Sabancı’nın adını vererek teşekkür etmek istedim yayında...
Bunca yıldır çocuk tiyatrosuna katkıda bulundukları için...
Ama RTÜK ceza verir diye yapamadım...
Oysa RTÜK buna izin vermeli.
Biz şirketleri cesaretlendirelim ki, onlar da daha fazla sosyal sorumluluk projelerine imza atsınlar.
Vostok Gölü suyu!
Şu sıralar büyük bir heyecanla takip ettiğim tek bir haber var;
Vostok Gölü’nün sırrı...
Antartika’da 3678 metre buzun altında bu göl.
O derinlikteki jeotermal ısı sayesinde donmamış vaziyette, olduğu gibi duruyor...
Kaç yıldır?
15-20 milyon yıldır...
Bilim insanları 3678 metre buzu delerek, 15-20 milyon yıldır açık havayla temas etmeyen göle ulaşmaya çalışıyorlar.
30 yıldır sürüyor bu sondaj çalışması.
Sona gelindi...
Vostok Gölü’nden alınacak numunelerle belki de insanlık tarihiyle ilgili çarpıcı bilgilere ulaşılacak.
Belki gölde başka bir mikro yaşam belirtisiyle karşılaşılacak.
Heyecanlı bir bekleyiş...
Ama diğer yandan benim bildiğim kapitalizm, o Vostok Gölü suyunu yakın gelecekte işleyip, şişeleyerek...
“20 milyon yıldır el değmemiş su” diye fahiş fiyata pazarlar...
Paylaş