Paylaş
Her akşam burada sahneye birileri çıkıyor, stand-up gösteriler var, doğaçlama oyunlar var, çeşitli tiyatro toplulukları oyunlar sahneliyorlar.
Hiç tanımadığınız genç yetenekler de var sahneye çıkanlar arasında, ekrandan dizilerden tanıdığımız simalar da...
Old City yıllardır bu konuda çaba gösteriyordu, sonunda iyi bir komedi kulüp olmayı başardılar.
New York’taki Los Angeles’taki komedi kulüpler gibi ister biranızı alıp bara tüneyebiliyor ister arkadaşlarınzla masada oturuyorsunuz, sonra da sahnede olup bitene kahkahalar atıyorsunuz.
Burası çok badireler atlattı, yıllar önce kötü bir pavyondu.
Sonra pavyondan devşirme bir bara dönüştü, sonra Türkçe şarkılar çalan kulübe, bir kaç kez el değiştirdi ve uzun süre önce doğru bir hatta girdi.
Yıllar sonra geçen akşam gittim Old City’ye...
Tıklım tıklım dolu mekanda tamamı üniversite gençliğinden oluşan seyirci topluluğu Tiyatro Kılçık’ın kadrosunu oluşturan altı gencin sahnelediği Ayşegül Sıkıntıda adlı oyunu seyrediyor.
Sıkı bir dizi takipçisi olmadığım için etrafımdakilerin yardımıyla çözüyorum kadroyu;
Şebnem Bozoklu (Canım Ailem’im Meliha’sı)
Çağlar Çorumlu (Osmanlı Cumhuriyeti, Derman, Üvey Aile)
Şeyla Halis (Cennet Mahallesi’nin Menekşe’si)
Sinan Çalışkanoğlu (Selena’nın Hades’i)
Cenk Tunalı (Üvey Aile, Ters Köşe)
Orçun Kaptan (Emret Komutanım’ın Astek Kerim’i)
Tamamı dizilerden tanıdık bu oyuncular üç farklı hikayayi 2,5 saat boyunca oynuyorlar.
Kılıktan kılığa girerek, seyircilerle birlikte kendileri de gülüp eğlenerek, peşpeşe espriler yapıp kahkahalar attırararak.
Kedi hikayesi Minnoş’la, çapkınlık hikayesi Uçkur’a bayıldım ben, otobüs hikayesi Yol ise biraz fazla uzun ve tavsamış.
Sinan Çalışkanoğlu’nun canlandırdığı Kenan Evren’i andıran emekli albay tiplemesi, Şebnem Bozoklu’nun eve genç çocuğu atan zengin kadın tiplemesi, Çağlar Çorumlu’nun otobüs şoförü... Cenk Tunalı’nın geçgin ama çapkın kadın rolü müthiş...
Şeyla Halis’in oyunculuğu kadar sesi de muhteşemmiş.
Hepsi çok ama çok komik. Zaten böyle olduğu için Old City uzun süredir tıklım tıklım, ekibin Ayşegül Hindistan’da adlı oyunu da aynı şekilde ilgi görmüş.
Pazartesi ve salı iki oyunu da sahnelemeye devam ediyorlar zaten.
Tiyatro öldü, seyircisi yok artık falan deniyor ya, hikaye...
Sadece tiyatro ve seyircinin kabuk değiştirdiğini göremeyenlerin iddiası bu.
Old City gbi BKM Mutfak gibi bu şehrin pek çok yerinde küçücük bar sahnelerinden, dev yetenekler fışkırıyor.
Hem sanat hem gece hayatı için o kadar sevindirici ki... Old City’ye gidin izleyin ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Halit Ergenç’in sunuculuğu
Konumuz son kez Yeşilçam Ödülleri...
Bizim ödül törenlerimizle ilgili gerçek problemin sunucularda olduğunu düşünüyorum artık.
Oscar’da Hugh Jackman’ın sunuculuğunu gördük işte, adam şarkı söylüyor, dans ediyor, şov yapıyor, espriler patlatıyor...
Aday filmlerden canlandırdığı sahnelerle tarihin en iyi Oscar açılışını yaptı adam.
Hepimize “Bu adam bu kadar yetenekli miydi” dedirtti...
Şimdi Halit Ergenç’i Hugh Jackman’la kıyaslayıp, Halit’e haksızlık yapmayalım tabii...
Ama bu kadar iyi oyuncu içinde şu sunum işini daha renkli hale getirecek, işin şovunu yapacak bir oyuncu yok mu bu ülkede?
Halit son derece sıradan, düz bir şekilde sundu geceyi.
Tamam Hugh’un yaptıklarını yapsın demiyoruz ama en azından bir renk katabilir olaya.
Kim çıksa Halit kadar sunardı o geceyi.
Organizasyonun da bu konuda sunuculara yardımcı olmadığı ortada.
Günümüz teknolojisinde hâlâ kağıttan okumaya mahkum ettiler Halit’i...
Seyircinin gözünü rahatsız etmeyen şeffaf promter’lar bile var artık, kağıttan okuyarak anons yapmak hangi devirde kaldı?
Oscar’da Emmy’de yapılacak her şaka, söylenecek her söz promterlar’da yazılıdır, önceden defalarca provası yapılmıştır...
Bizde elinde kağıtlarla at sahneye Halit’i, sonra da çok iyi bir sunum bekle...
Altın Portakal’da Yeşilçam Ödüleri’nde bu yıl bu işi çözmeli artık Türvak, iyi bir sunucu performansı görmek bizim de hakkımız.
Paylaş