En güzel manzaraya asker branda çekti

Sol taraftaki Koç Holding’in yanından aşağıya Kuzguncuk’a doğru kıvrılın.
Burası Nakkaştepe...
İstanbul’un en güzel manzaralarından biri buradadır.
Boğaz Köprüsü sağda, tam karşıda Ortaköy Camii’yle nefis bir görüntü...
Bu sokak boyunca sağ taraf askeri alandır.
Hava Kuvvetleri’ne bağlı Boğaz Köprüsü Uçaksavar Taburu buradadır.
Baba Nakkaş Sokak’ı bu muhteşem manzarayı görmek isteyen İstanbullular yaz kış doldurur.
Tamam elinde bira kutularıyla oturanlar, kavga-gürültü çıkaran hırtlar rahatsız ediciydi...
Araba içinde öpüşüp koklaşanlar da vardı.
Ama sonuçta o eşsiz manzarayı seyreden yüzlerce insan da vardı.
Boğaz Köprüsü Uçaksavar Taburu ne yaptı dersiniz?..
Askeri bölgeyi ayıran tel örgüleri boydan boya yeşil brandayla kapladı.
Nakkaştepe’de manzara falan görünmüyor artık.
Boğaz manzarası halka yasaklandı.
Muhtemelen Tabur Komutanlığı güvenlik sebebiyle bu kararı aldıklarını söyleyecektir.
Ancak 30 yıldır güvenlik için gerekmeyen branda şimdi neden gerekti anlamış değilim.
Belli ki Baba Nakkaş Sokak’ı emniyet kontrol altına alamayınca asker çareyi manzaraya branda çekmekte buldu.
Umarım askeri sahada yapılan geçici bir düzenleme için çekilmiştir bu branda ve bir süre sonra kalkar.
Orada bira içen üç-beş kendini bilmez yüzünden güzelim manzara herkese yasaklanmaz...

Zabıta mı

Cuma gecesi Beyoğlu Zabıta Müdürlüğü’nün Cihangir kafelerine baskını vardı.
Zannedersiniz terör operasyonu...
Kafelerin önündeki küçük ağaçları kaldırdılar, ısıtıcıları söktüler, kaldırımlardaki masa sandalyeleri topladılar.
Cihangir sakinleriyle kafeler arasındaki sürtüşme bitecek gibi değil.
Her iki taraf da durumu abartıyor.
Bazı Cihangir sakinleri en ufak gürültüde telefona sarılıp şikayet ediyor, kafeler de kaldırımların tamamını işgal ediyor.
İşte bu gerilimin sonucunda bayram tatili öncesinde, cuma gecesi zabıta bastı Cihangir’i...
Gördüm ki zabıta mekanlara da işportacı muameleci yapıyor.
Zabıtanın görevi ceza yazmak, mekanları uyarmak mı yoksa Ali kıran baş kesen edalarıyla dükkan basmak mı?..
Bu işleri gündüz gelip yapmak yerine en kalabalık saatte müşterileri masalardan kaldırarak yapmak hangi mantıkla açıklanabilir Misbah Bey?..

Hangi Kelebek yazarı hangi ünlüyle buluştu

Kelebek yazarları bu bayrama yoğun bir tempoda hazırlandı, Radikal’ciler sokağa iner de biz boş durur muyuz, ünlülerle buluştuk.
Bu hafta boyunca Kelebek yazarlarının birbirinden ünlü isimlerle yaptığı röportajları okuyacaksınız...
6 gün 6 röportaj.
İlk röportaj bugün sayfalarımızda, Tuna Kiremitçi’yle İbrahim Tatlıses buluştu...
Tatlıses’in pamuk helva yemesi kadar Tuna’ya anlattıkları da ilginç...
Yarın da Onur Baştürk, Ajda Pekkan’la mutfağa girecek. Ajda’yla Onur’un fotoğraflarına bayılacaksınız.
Üçüncü gün ne var?
Melis Alphan-Ata Demirer buluşması.
Sadece bayramda değil, son dönemde okuduğunuz en farklı röportaj bu olacak.
Ata Demirer, “Eyyvah Eyvah 2”den hemen önce Melis’le birlikte Türkiye’nin filmini çekti.
Bitmedi...
Mehmet Ali Erbil, canlı yayın kazasından sonra ilk kez Ömür Gedik’le buluştu.
Yalnız adam evinin kapılarını açtı ve yaşadığı olayla ilgili ilk kez konuştu...
Beşinci buluşma ise Melike Karakartal-Bade İşçil...
Haftada iki-üç kez Nişantaşı’ndan İstinye Park’a yürüyen Bade, bu kez yanına Melike’yi de aldı ve ortaya uzun bir ‘yol röportajı’ çıktı...
Ben mi ne yaptım?.
Hadi o da sürpriz olsun, sadece ‘son dönemin en çok konuşulan ama hiç konuşmayan ismi’ diyeyim...