Dünyanın en güzel mesleği Türkiye’de vekil olmak...

Eminim bu haberi yapan yabancı ajansların Türkiye’de milletvekilliği mesleğinden haberi yoktu.
Bence dünyanın en güzel mesleği bir dönem Meclis’e kapağı atabilmek.
Çünkü dünyanın hiçbir yerinde 4 yıl çalışma karşılığında bu kadar imtiyaza sahip olamaz insan.
Varolanlar yetmiyormuş gibi önceki gün milletvekillerine yeni haklar konusunda da anlaştı vekiller.
Üstelik her fırsatta birbirinin boğazını sıkan dört parti ilk kez uzlaştı.
Yeni anayasada uzlaşamazsın...
Barış sürecinde uzlaşamazsın...
Bütçede uzlaşamazsın...
Dış politikada uzlaşamazsın...
Ama söz konusu milletvekili hakları olunca dört partide hemfikir.
Yeni değişiklikle bir kez milletvekili seçilen, ölünceye kadar milletvekili haklarından yararlanacak.
Ömür boyu trafikte geçiş üstünlüğü...
Ömür boyu giderler meclis bütçesinden karşılanacak...
Kendilerine ve ailelerine ömür boyu kırmızı pasaport...
Kaç liraysa silah ruhsatı ve vergisini bile düşünmüşler kendilerini ömür boyu muaf tutmuşlar bu harcamadan.
Maaşı üç aylık peşin alıyorlar ya, aldıklarını kaybetmemek için erken seçim gibi durumlarda alınan para geri verilmez ibaresi bile koymuşlar...
Bu kadar mı küçük hesap yapılır.
Merak ediyorum bu yasa teklifi meclise geldiğinde kaç milletvekili itiraz edecek?
Görev yaptıkları süre boyunca maaşlarına yüzde 100 zam yapsalar böyle itirazım olmayacak.
Ama değil mi ki, 4 yılın imtiyazını ömür boyuna havale etmek istiyorlar toplumsal vicdan dediğiniz şey bu durumlarda yaralanıyor işte.

Alkol denetimi güzel de, trafik magandaları ne olacak...

İstinye Park çıkışında gündüz alkol kontrolü yapmaya başladı trafik polisleri...
Tamam bu da güzel uygulama...
Ben yıllardır söylüyorum, gündüz ya da gece fark etme alkol alacağın bir yemeğe kendi otomobilinle gitme, taksiye bin.
Trafik polislerinin alkollü araç kullananlara göz açtırmaması güzel.
Güzel de aynı hassasiyeti trafik magandalarına da gösterseler ya...
Geçenlerde gündüz saatinde Zincirlikuyu’dan Dolmabahçe’ye kadar, içinde dört gencin olduğu Kocaeli plakalı bir araç zikzaklar çizerek gitti.
Yıldız yokuşunu tehlikeler saçarak indi.
O güzergahta en az üç trafik polisinin önünden bu halde geçti.
Hiçbiri de dönüp bir şey yapmadı.
Trafik polislerine alkollü sürücülere kadar, bu trafik magandalarına da göz açtırmaması talimatı verilmeli.
Ölümcül kazalar bir tek alkol yüzünden olmuyor!

Günün iyi haberi!

Sadri Şener, Trab-zonspor başkanlığına aday olmayacağını açıkladı.
Bir sevindim, bir sevindim anlatamam...
Başkanlık yaptığı 6 yıl boyunca dövmeli futbolculara yaptığı hakaretler, gereksiz sertlik yaratan çıkışlar, dangul dungul açıklamalarıyla hatırlayacağız kendisini...
Giderayak, “Galata-saraylı Burak’ı Trab-zon’da taşlasalar iyi olur” açıklaması yaparak başkanlığa veda etti.
Bu vedaya sevinilmez de ne yapılır...

TRT, Eurovision’u sansürler mi?

Şimdiden belli oldu bu yılki Eurovision’un en eğlenceli yanı Finlandiya’yı temsil eden Krista olacak.
Ülkesinin eşcinsel evliliğe izin vermemesi nedeniyle sahnede kadın vokalistini dudaklarından öperek durumu protesto edeceğini açıkladı.
Ülkesinden gelen tepkiler üzerine de geri adım atmadı, tam aksine “Canlı yayında sıkıysa bana engel olun bakalım” restini çekti...
Belli ki Krista’nın derdi Eurovision’daki eşcinsel lobisinin desteğini almak.
Ama benim asıl merak ettiğim iki kadının ekranda dudaktan öpüştüğü sahnede TRT ne yapacak?
Necefli maşrapa mı koyacak ekrana?
Reklama mı çıkacak?
Eskiden Güney Kıbrıs temsilcisi şarkı söylerken politik gerekçelerle yayını keserdi TRT, yine aynı şeyi mi yapacak?
Dizilerdeki öpüşme sahneleri yüzünden bile ceza alan kanallar, bundan sonra “Devlet televizyonu lezbiyen ilişkiyi özendiriyor” savunması yaparsa RTÜK ne diyecek?