Paylaş
İnternet reklamlarında da içeriğe göre reklam dağılımı yapılıyor ya, o sırada Ataköy sahilde yeni biten gökdelen projelerinin tanıtımı çıktı karşıma.
Benim çocukluğum Ataköy-Bakırköy sahillerinde geçti. Bakırköyspor’un tesisinde de düğünlere, davetlere kaç kere gittim kim bilir...
Şimdi Ataköy sahilinden geçerken deniz tarafına dikilen gökdelenler, rezidansları, otelleri gördükçe içim cız ediyor.
Sadece Ataköy mü? Sahil yolu neredeyse baştan aşağı böyle yeni inşaatlarla doldu. Hepsi de son 10 yılda oldu.
Bakırköy Belediyesi de, Bakırköyspor’un sosyal tesisini yıkmış arada...
Oraya da birileri gökdelen diker herhalde.
Dikey yapılaşmaya karşıyız ama dikine dikine gitmeye devam ediyoruz...
12 yaşında kız çocuğu
Her anne-baba bilir ki günümüz çocukları çok çabuk büyüyor, çabuk gelişiyor.
İyi bir şey mi? Asla değil...
12 yaşında bir kız çocuğunun, genç bir kadın gibi görünmesini hangimiz ister?
Umut Akyürek’in 12 yaşındaki kızının platin peruk takması, takma kirpikler ve ağır makyajla AVM’de gezmesi de güzel görüntü değil.
“Ne yapayım döveyim mi, öldüreyim mi?” diyor Umut Akyürek de...
O makyajın bir çekim için yapıldığını da ekleyerek.
Sosyal medya, akıllı telefon dünyası, moda ve kozmetik sektörünün dayatması, sonuçta hepsinin birleşimiyle 12 yaşındaki kızlar bu hale dönüştü tüm dünyada.
Ama diğer yandan da hangi kız çocuğu 5-6 yaşındayken annesinin rujunu, ojesini sürmemiştir...
Şimdiki kız çocukları tabletlerde makyaj oyunları oynayarak büyüyor, 12 yaşına gelince de böyle oluyor.
Yine de anne-babaların bu işte kantarın topuzunun kaçmasına izin vermemesi lazım.
Umut Akyürek cephesinde kantarın topuzu kaçmış görünüyor.
Haydi Süleyman Amca
Hikayesi “Ayla” filmine konu olan Kore gazisi Süleyman Dilbirliği’yle filmin setinde tanışmıştım.
92 yaşındaki Süleyman Amca’nın Koreli kızı Kim’le yan yana gelmesine tanık olmuştum.
Şimdi yoğun bakımda Süleyman Amca. 92 yaşında ve “Durumu ciddiyetini koruyor” açıklamasını yaptı doktorları.
Hikayesinin çekildiğine, filmini sinemalarda milyonların izlediğine tanık oldu, galalara, özel gösterimlere katıldı Süleyman Dilbirliği.
Ama filminin Oscar yolculuğu sürüyor Süleyman Amca...
İnşallah o mutluluğu da Amerika’ya gidip bizzat yaşayacaksın.
Dualarımız seninle...
En iyi lakerda
Balıkçıya gidip de iyi hazırlanmış bir lakerda sipariş etmeden masaya oturan bizden değildir...
Öyleyse buyurun şehrin en iyi 5 lakerdacısına...
1- Kıyı: Sadece lakerdası değil, tüm mezeleri 10 numara.
2- Kuruçeşme İskele: Yediğim en iyi lakerdalar burada diyebilirim.
3- Cihangir Sur Balık: Bu konuda çok çok iyiler, son dönemde biraz kalın kesiyorlar sadece.
4- Park Fora: Epeydir gitmiyorum ama hâlâ iyidir eminim.
5- Bebek Balıkçısı: Yanında Boğaz manzarası da cabası...
Belediyelerde güzel şeyler de oluyor
Şu sıralar belediye denince akla direkt istifa eden başkanlar, tartışmalar, komplo teorileri geliyor.
Tüm bunlardan bağımsız, kendi halinde ve güzel icraatlara imza atan belediyeler de var.
Ve çoğu, öncekiler kadar haber olmuyor!
Örnekse...
Bismil Belediyesi, aralarında bir şehit ailesinin de bulunduğu toplam 15 yardıma muhtaç aileye, 8 ila 10 dönümden oluşan 120 dönüm arazi verdi.
Belediye Başkan vekili Turgay Gülenç bir anlamda bedavaya verdi.
Tüm masraflar tarla kirası, gübresi, ilaç, sulama ve tohum belediye ve sosyal yardımlaşma fonunca karşılandı.
Bu bana 30 Mart yerel seçimlerinde Tunceli’nin Ovacık ilçesi başkanı seçilen Fatih Mehmet Maçoğlu’nu hatırlattı.
‘Kömünist başkan” diye haber olmuştu hatırlayın.
O da benzer icraatlara devam ediyor.
Suyu olabildiğince ucuzlatan, bazı mahallelerde toplu ulaşımı ücretsiz hale getiren, belediye binasına kütüphane kuran Maçoğlu’nun, iki yıl sonunda belediyeyi kâra geçirdiği haberleri de çıkmıştı.
Ne diyelim, dilerim böylesi güzel örnekler çoğalır.
Paylaş