Birkaç isim

Bu tanıtımların Türkiye’nin imajına zarar verdiğine inanıyor...
Peki bu kararı aldığı gün Londra’da, New York’ta batı basının en çok ilgi gösterdiği Türk kimdi?
Dünyanın en uzun insanı olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na giren 2.47 uzunluğunda bir genç...
Peki bu gencin adı neydi?
Sultan!
Yani fesli dansözlü kültürü en çok çağrıştıracak isim.
Gorbaçov&Atatürk
Rusya’nın efsane liderlerinden Gorbaçov’un çalışma masasında 40 yıldır kimin fotoğrafı duruyormuş biliyor musunuz?
Ne Marx ne de Lenin...
Atatürk’ün fotoğrafı varmış.
“Mustafa Kemal büyük bir devrimcidir” diyen Gorbaçov her gün o kabartma resme bakarak çalışırmış...
Dün Zülfü Livaneli, Vatan’da yazdı bunu...
Ama çekinerek yazmış, “Şimdi Gorbaçov’la arkadaşlığını anlatıyor diye beni eleştirenler çıkacak” diyerek...
“Benim yerimde siz olsaydınız ne yapardınız” diye soruyor..
Hiç elim titremeden, tadını çıkararak yazardım Zülfü Abi, tadını çıkararak...
Gorbaçov’un masasında Atatürk’ün fotoğrafının olması az mı haber?..
Emrah&Erdal
Sabah Spor’un müdürü Emrah Kayalıoğlu’nun yazısı bana yanıttan çok yayın yönetmeni Erdal Şafak’a mektup gibi olmuş.
‘Cengiz böyle böyle diyo ama biz yanlış yapmıyoruz Erdal Abi’ der gibi...
“Bu Sabah Spor haritada Fildişi Sahili’nin yerini bile gösteremiyor” dedim, “Biz ülkeleri değil kıtaları işaretlemiştik” yanıtını verdi bana...
Madem kıtaları işaretledin Emrah, yine yanlışsın...
O zaman başlığın dört kıtada değil üç kıtada olmalıydı, çünkü Baros’un ülkesi Çek Cumhuriyeti ile Arda’nın ülkesi Türkiye aynı kıtada; Avrupa’da...
Hangisini Asya’da saydın da dört kıtada sonucuna ulaştın Emrah?..
(Milli maçlar sonrasında Elano-Brezilya, Keita-Fildişi Sahili, Baros-Çek Cumhuriyeti, Arda-Türkiye’den yola çıkarak ‘Dört kıtada aslanlar gibi’ başlığını atmıştı Sabah Spor.)
Yanlışında ısrarcı olan bu spor servisinin coğrafya çalışmaya kesinlikle ihtiyacı var...

Eyvah vatkalar döndü

Ünlü kostüm tarihçisi James Laver taa 1937’de modadaki döngünün nasıl olduğunu çizmiş...
“10 yıl sonra giyersen çirkin, 20 yıl sonra giyersen komik, 50 yıl sonra giyersen güzel olursun” demiş Laver...
Her şeyin hızlandığı modern toplumda döngünün süresi de kısaldı...
“5 yıl sonra giyersen çirkin, 10 yıl sonra giyersen komik, 20 yıl sonra giyersen güzel olursun” şeklinde revize etmek gerekiyor Laver’ın bu sözünü...
Günümüzde 20 yıl önceki ne varsa moda oluyor... Şimdi de vatka geri döndü bundan daha korkunç ne olabilir?..
Laver’ın kuralı yine işledi yani... 20 yıl sonra bugün vatka moda oluyor...
5 yıl önce vatka giyene gülerlerdi...
10 yıl önce vatka giyeni döverlerdi...
Biraz evrim geçiriyor vatka, uzay stiline doğru yol alıyor...
Hadi yine kadının elbisesinde kaldırabiliriz bunu da erkek ceketlerinde değil uzay stili, milenyum stili yapsalar ısınamam bu vatkaya...
Birand-Kırca-Dündar’ın her gece 90’lardan kalma vatkalı ceketleriyle haber sunduklarını düşünsenize...
Zaplarım, hemen zaplarım, ben bu 90’ların vatka modasını zaplarım.

Zeki Müren unutuldu

Öncek gün Zeki Müren’in ölüm yıldönümüydü...
Televizyonda haberini görüp, özel bir programa rastladınız mı? Kaç radyo anısına bir-iki şarkısını çaldı?
O geveze DJ’lerin kaçı andı bir-iki cümleyle...
Bizim çocuklar söylüyor sadece Uğur Dündar haberini yapmış. TRT’de özel program var mıydı dedim, yokmuş...
Zeki Müren’in ölüm yıldönümlerinde hazırlanan özel programlar gelenekti TRT’de...
Bakıyorum o gelenek de yok olmuş. Zeki Müren’in cinsel kimliğinin, kılık kıyafetinin etkisi var mıdır acaba TRT’nin anma yapmayı unutmasında...