Paylaş
- Çağlar Ertuğrul: Hastasın, niye böyle ince giydin? Dışarısı çok soğuk...
- Burcu Özberk: Ama deri montum yanımda, içerisi sıcak olduğu için çıkardım.
◊ Nasıl da partnerini düşünüyorsun, bravo gerçekten...
- Burcu: Çok sahip çıkar, sağ olsun. (Gülüyor)
- Çağlar: Yoksa hastalığını bana da bulaştıracak. (Gülüyor)
- Burcu: Allah’tan çok samimi sahnelerimiz yok. (Gülüyor)
◊ Sette de böyle eğlenceli misiniz?
- Çağlar: Evet, eğlenceliyiz.
- Burcu: Çağlar çok şakacı, esprili bir arkadaşımız.
- Çağlar Ertuğrul: Sadece ben değil, sette herkes çok eğlenceli...
◊ Dizi öncesi tanışıyor muydunuz?
- Çağlar: Hayır...
- Burcu: Bu işle birlikte tanıştık.
◊ İlk yan yana geldiğinizde ne hissettiniz?
- Burcu: Ben, Bursa’dan yeni gelmiştim... Eniştemi kaybedeli kısa bir zaman olmuştu. Audition’a girecektim, Çağlar’la uyumumuza bakılacaktı. Yağmurlu bir gündü, biraz da gecikmiştim. Panik ve heyecanla sete girdim. Ve Çağlar yine espri yaptı, “Evet 10 dakika geç kaldın, sette de böyle yapacak mısın” diye. (Gülüyor)
- Çağlar: Yok ya dememişimdir öyle.
◊ İlk tanışmanızda golü attı yani...
- Burcu: Ama tanıdıkça iyi niyetli olduğunu anladım.
◊ Senin Burcu’yu ilk gördüğünde hissiyatın ne oldu?
- Çağlar: Burcu’nun enerjisi çok yüksek. Onda direkt Ayşe’yi gördüm. Ayşe’yi ben biraz eski Yeşilçam filmlerindeki Türkan Şoray’ın canlandırdığı karakterlere benzetiyorum. Hani erkek Fatma gibi durur ama bir gülümseyince de içindeki romantik çıkar ya, Burcu’da da onu
gördüm.
Ekibin uyumlu olması başarıyı getirdi
◊ “Afili Aşk” yaz dizisi olarak başladı ama yeni sezonda da ekranda yer almayı başardı. Bu çok az yaz dizisine nasip oluyor. Üstelik reytingleriniz de gayet yüksek. Bu başarıyı neye bağlıyorsunuz?
- Burcu: Bütün ekibin uyumlu olması, başarıyı getirdi. Gelen senaryo zaten diğer işlerden ayrılacak doneler veriyor. Yönetmenimizle de her zaman senaryo üzerine konuşup fikir alışverişinde bulunuyoruz.
◊ Senaryonun dışına çıkıp doğaçlama yaptığınız oluyor mu?
- Burcu: Evet yapıyoruz, yönetmenimiz buna izin veriyor. Senaristlerimizin de “replikleri değiştiremezsiniz” diye bir takıntısı yok. Bize güzel bir alan sağladılar. Ekip çok iyi, birbirimizi çok seviyoruz.
◊ Çağlar, sen dizinin bu kadar ilgi görmesini bekliyor muydun?
- Çağlar: Bekliyordum. “Afili Aşk”ta ayrı bir ışık gördüm, herhangi bir yaz dizisi gibi değildi. Çünkü dizide sadece Ayşe ve Kerem’in hikayesi değil, diğer karakterlerin de çok eğlenceli öyküleri var. Bence seyirci de bunu sevdi.
◊ Seyirciden gelen eleştiriler nasıl?
- Çağlar: İnternetteki yorumları okuyorum, “Aşk ne zaman başlayacak” diye eleştiriyorlar. “Komediyi çok gördük, romantiği de görelim” diyorlar...
◊ E ne zaman başlayacak romantik sahneler?
- Çağlar: Biz de bekliyoruz. (Gülüyor) Hikayeyi, bir noktaya kadar getirdik. Kıskançlık olsun, birbirlerini tanıma olsun... Artık vites değiştirme vakti geldi.
AyKer fanları dizi başlamadan oluştu
◊ Sosyal medyada sıkı AyKer fanları var.
- Burcu: AyKer fanları daha dizi başlamadan oluştu. Çağlar’ın da benim de çok sevenim var.
◊ Fanlarınızla ilginç bir olay yaşadınız mı?
- Burcu: Kerem’in de dediği gibi sadece “Neden romantizm başlamıyor” diye eleştiriyorlar ama ilginç bir şey yaşamadık.
◊ Sosyal medyadaki olumsuz yorumlar sizi etkiliyor mu?
- Çağlar: Etkilemiyor diyemem ama olumsuz yorumlardan çok yapıcı yorumları dikkate alıyorum. Bazen 2-3 bölümü iç içe çekebiliyoruz, tabii bazı şeyleri insanlık hali ile kaçırabiliyoruz. Ama izleyici çok dikkatli, bizim kaçırdıklarımızı onlar kaçırmıyor. O tarz eleştirileri dikkate alıyorum.
Kız arkadaşımla fotoğraf koymuyorum nazara inanıyorum
◊ Instagram’da tepki çekmemek için kız arkadaşınla fotoğraf paylaşmadığın doğru mu?
- Çağlar: Sadece kız arkadaşımla değil, ailemle de çok fazla fotoğraf koymuyorum, sevmiyorum. Biraz da nazara inanıyorum. Instagram’ı iş olarak görüyorum. Bana kalsa kapatırım, ihtiyacım olan bir mecra değil. Ama orası bizim biraz vitrin platformumuz.
◊ Sen özel hayatınla ilgili paylaşımlar yapıyor musun?
- Burcu: Ben ailemle fotoğraflarımı koyuyorum. Yeğenime çok düşkünümdür, onun tek fotoğraflarını da paylaşıyorum. Nazara ben de inanırım ama
sakınmıyorum.
En ‘afili aşkım’ Can
◊ Hayatındaki en ‘afili aşk’ kim?
- Burcu: Can, yeğenim.
◊ Kaç yaşında?
- Burcu: Pazar günü 10 yaşına girdi. Bursa’ya gittim onun yanına, öyle bir aşk.
◊ Eskişehir’de doğdun, Ankara’da okudun, şimdi İstanbul’dasın. Kendini en çok hangi şehre ait hissediyorsun?
- Burcu: İstanbul’a.
◊ Senin hayattaki en afili aşkın kim?
- Çağlar: Annem, babam, ablam bir de basketbol.
Cannes’da “Afili Aşk” rüzgarı
◊ Yurtdışında fan’larınız var mı?
- Çağlar: Var... Hatta dizinin yurtdışı satışı için geçen günlerde yabancı televizyon kanal temsilcileri sete geldi. Cannes’da düzenlenen televizyon fuarı MIPCOM’da da dizimizin çok ilgi gördüğünü öğrendik.
◊ En çok nereden fan’larınız var?
- Çağlar: İran, Güney Amerika ve Avrupa’dan var. Dizimizi seviyorlar, yabancı dilde birçok yorum alıyoruz.
Ben değil ama Jake bu benzetmeden rahatsızdır!
◊ Burcu seni yabancı bir aktriste benzetiyorlar mı?
- Burcu: Yok. (Gülüyor)
- Çağlar: Konu nereye geliyor şimdi? (Gülüyor)
◊ Konu, Jake Gyllenhaal’e geliyor. Bu benzetmeden rahatsız mısın?
- Çağlar: Yok değilim. Bence o daha rahatsızdır artık. Sürekli kulağı çınlıyor adamın. (Gülüyor)
◊ E tabii hayranların sürekli sosyal medyada onu da etiketleyip paylaşım yapıyor...
- Çağlar: Evet. Çok
başarılı bir aktör... Ama ben kendimi ona çok benzetmiyorum...
Çok yakıştık
◊ Can Yaman, “Erkenci Kuş”taki partneri Demet Özdemir’le kendisi için “Ekranın gelmiş geçmiş en uyumlu çiftiyiz” diye açıklama yaptı.
- Çağlar: Ben duymadım. Böyle bir şey dediyse çok iddialı olmuş.
◊ Siz nereye koyuyorsunuz kendinizi? Ayşe ve Kerem ekranın unutulmaz çiftleri arasına girer mi?
- Burcu: Girer. Ekranda kendimizi izlediğimiz zaman Çağlar’la gerçekten yakıştığımızı ve uyumlu olduğumuzu görüyorum. Hem enerji olarak hem de görsel olarak...
◊ Bak sen de gayet iddialı konuştun.
- Burcu: Can ve Demet de çok yakışıyor. Ben, Can gibi “Ekranın gelmiş geçmiş en iyi çiftiyiz” demiyorum. Ama Çağlar’la birbirimize yakıştığımızı çok rahat bir şekilde söyleyebilirim. İkisi çok farklı şeyler.
- Çağlar: Seyirci o çifti de, o diziyi de çok sevdi. Onun da bir kitlesi vardı. Hatta Avrupa’ya gidiyor herkes çıldırıyor. Ama Türkiye içinde Behlüller Bihterler, Bergüzar Koreller Halit Ergençler’i es geçmemek lazım.
Televizyonda kadın oyunculara ‘güzellik’ baskısı var
◊ Yakışıklı ve güzel olmak size bu işte avantaj sağladı mı?
- Burcu: Açıkçası bu benim biraz sıkıntı duyduğum bir konu. Türkiye’de kadın oyuncular her zaman güzel gözükmek zorunda gibi bir algı var.
Öte yandan erkek oyuncuların deformasyonları önemli olmuyor.
◊ Ne gibi?
- Burcu: Mesela bir erkek oyuncu ağladığı zaman, burnu aksa ya da yüzü kıpkırmızı olsa bu magazine malzeme yapılmıyor.Ama bir kadın oyuncu ağlayıp kötü gözüktüğünde sorun oluyor.
◊ Senin de “Güneşin Kızları” dizisinde çok dram sahnelerin vardı, böyle eleştirilerle karşılaştın mı?
- Burcu: Evet, dram sahnelerim fazlaydı ve çok ağladım. O sahneler için daha sonra sosyal medyada yapılan garip garip yorumlar okudum. O zamanlar bu durum beni çok üzdü. Çünkü tiyatro kökenli olduğum için benim için görüntüden çok duygu önemliydi. Şimdi tecrübelendikçe televizyon sektörünün başka bir şey istediğini anladım. İkisini de dengelemeye çalışıyorum.
Paylaş