Fenerbahçe Avrupa ve Süper Lig’de iki ayrı görüntü sergiliyor. Bunun sebebi nedir?
ŞAMPİYONLAR Ligi’nde Fenerbahçe’nin rakipleri, sarı lacivertli oyuncuların etkili veya etkisiz yönlerini bilmiyor ve iyi de analiz etmemişler. Avrupalı kendi oyununu oynuyor. Fenerbahçe’ye de bununla üstünlük sağlamayı hedefliyor. Bu durumda da planlar bazen tutmuyor ve Fenerbahçe başarılı sonuçlar alıyor. Ama, Türkiye’de rüzgar tersine dönüyor. Fenerbahçe’yi rakipleri çok iyi tanıyor.
Alex’in başına bir kişi dikiyorlar. Sahada, Alex nereye gitse o da peşinde. Kezman’ı artık ezberlediler. Üçlü bir kıskaca alıyorlar onu da etkisiz hale getiriyorlar.
Zaten etkili olacak bir durumu da yok ortada. Aurelio, topu inanılmaz şekilde yavaş kullanıyor. Geriden, ileriye atılan uzun topları da defans oyuncuları topluyor. Fenerbahçe, Türkiye’de böyle oynuyor. Kezman’ın da etkisizliği gözönüne alındığında sahada 10 kişi mücadele ediyorlar.
Fenerbahçe, Avrupa’da daha çok mücadele ediyor. Televizyonlar ve gazeteler bu arenadaki takımı ön plana çıkaracağı için de çok iyi hazırlanıyorlar. Hikaye bu.
Türkiye’de tatsız bir durumu var Fenerbahçe’nin. Roberto Carlos ve Alex dışında, oyuna ağırlığını koyacak, takıma fayda sağlayacak bir oyuncusu yok. Sıradan oyuncular, sarı lacivertli formayı giyiyor. Alex, bu sezon Avrupa sahalarında da çok farklı. Topa giriyor, alıyor, asist yapıyor. Hücumda var. Kaptanlığının hakkını da veriyor. Roberto Carlos, zaten büyük bir star. Onu tartışmaya bile gerek yok. Avrupa maçları Fenerbahçe ve diğer futbolcular için de bir anlamda vitrin oluyor.
Ortaya böylece farklı bir Fenerbahçe çıkıyor. Futbolcuların birini Juventus, birini Milan, öbürünü İngiliz kulüpleri istiyor. Avrupa sahası Fenerbahçe futbolcusu için şu anda daha ön planda. Ama, ligde de artık işi sıkı tutmaları gerekiyor. Çünkü, daha çok uzun yol olmasına rağmen puan kaybetme lüksleri kalmadı.
Kezman bahane üretmesin
Sizce Türkiye’de ırkçılık yapılıyor mu? Kezman’ın iddiaları için ne diyeceksiniz?
TÜRKİYE’de ırkçılık yok. Saçmalamış ve haddini aşmış. Kezman önce kendine baksın. Ayağındaki topu tutamıyor. Rakip geçemiyor. Gol yollarında beceriksiz. Hakemle oynuyor. Ayakları yerine, çenesini konuşturuyor. Vestel Manisa maçında gördüğü kırmızı kart çok yerinde. Kaleci Bülent’in ayağına basıyor. Hakem çok iyi gördü ve kırmızıyı bastı. Gücü yok sahada. Bitik.
Başkan, yöneticiler, teknik heyet, oyuncular ve taraftar. Herkes, Kezman’ın arkasında. Bundan büyük güç olur mu? Seyirci, kötü oynarken bile onu alkışlıyor. Morallensin de iyi oynasın diye.
"Sanki bana karşı bir şeyler gelişiyor. Irkçılık yapılıyor" diye bahane üreteceğine, kendine çeki düzen vermeli Kezman.
Beşiktaş’ta her şey yanlış
Ertuğrul Sağlam, kadroda revizyona gideceklerini söyledi. Beşiktaş kadrosundan kimler ayrılmalı?
BEŞİKTAŞ’ta yanlış işler durumu bu hale getirdi. Yönetim, teknik direktörünü seçmeden önce menajerini göreve getirmeliydi. Eğer Sinan’ı getireceksen, sezon başında getir. Sinan’a, "Sen benim menajerimsin", Ertuğrul’a da "Sen benim hocamsın" dersin. Onlar da yola çıkarlar. Sinan ne olarak geliyor, niçin geliyor? Takımın başında iki patron oluyor. Ortada tatsız bir durum var. Bu birincisi. İkincisi, alınan oyuncular Beşiktaş’a katkıda bulunacak kalitede değil. Standart oyuncular. Vazifelerini yapıyorlar. Ama bir yere kadar. Yabancı oyuncu aldığın vakit, katkıda bulunacak oyuncuyu, ekstrası olan ismi kadrona katacaksın.
Ertuğrul Sağlam, "Bütçemize göre transferler yaptık" diyor. O zaman alma. Türkiye’de bunların görevini yapacak bir sürü oyuncu var. Neden paranı veriyorsun. Bu iki yanlış, Beşiktaş’ı bu duruma getirdi.
Doğan gitse de değişmez
Taraftar Ziya Doğan’ın gitmesini istiyor. Doğan’ın ayrılması, Trabzon için kurtuluş olur mu?
ZİYADoğan giderse, kimin geleceği önemli. Nöbette bekleyen Türk hocalar var. Doğan’ın karakterini, futbol anlayışını oyuncuların da yönetimin de öğrenmesi lazım. Bu hoca bize uyuyor mu uymuyor mu, diye. Hoca değişebilir ama onun da takıma ne katacağı meçhul. Trabzonspor şu anda hiçbir gücünü kullanacak yapıda değil. İyi oyuncuları var ama onları bir türlü harmanlayıp, sahaya yansıtamıyorlar.
O vakit, onların içinde de tatsızlık oluyor. Trabzonspor’un içaçıcı bir durumu yok.
Orkun, savunmayı tedirgin ediyor!...
Galatasaray’da kaleci sorunu var mı? Hatalı çıkışlar yapan Orkun için ne diyeceksiniz?
GALATASARAY’da kaleci sorunu var. Bir defa büyük bir stres altında oynayan bir kaleciye sahipler. Orkun’un surat ifadesinden belli. Çok telaşlı. Gözleri yerinden fırlamış bir kaleci. Sakin bir kaleci önündeki defansı da rahatlatır.
Ama, Orkun’da bu yok. Savunmasını tedirgin eden bir yapı içinde. Allah’tan Song diye bir adam var ve sarı kırmızılı defanstaki bütün açıkları kapatıyor.
Galatasaray kalecisi daha rahat oynamalı. Sakin olmalı. O kadar telaşa gerek yok. Ama yapısı bu. Bu kötü veya iyi kalecilikten dolayı değil. Bu telaşı başına ileride çok iş açar.
Aykut mu oynar, Orkun mu oynar buna karar verecek adam Kalli’dir. Ama o yeni transfer olduğu için Orkun’u tercih ediyor. Kötü kaleci değil ama çok tedirgin. Kötü olan bu.