ALMANLARDAN daha iyi top oynadık, daha çok pozisyona girdik. Toplarımız direkten döndü. İlk öne geçen taraf da biz olduk. Ancak, üç tane olmaması gereken gol yedik. Galibiyeti hak eden taraf bizdik, Almanlar değil.
Milli takımımız çok daha iyi olabilirdi. Bu kadar eksiğe rağmen yine de çok iyi mücadele ettiler. Oyunu bırakmadılar.
Yediğimiz gollere bakıyorum, akıl alır gibi değil. İlkinde sağbekimiz Sabri rakibini refakatçi gibi takip etti. Topa müdahale etmesi gereken Mehmet Topal geç kaldı. İkinci golde top neredeyse orta sahadan geldi. Rüştü topa çıkmadan, defansın alması lazım. Müdahale etmesi gereken adam da Gökhan Zan olmalıydı. Semih’le beraberliği yakalamamıza rağmen son dakikada adeta uyuduk ve kalemizde golü gördük. Bu golleri yemememiz lazımdı. Futbol bu, yeniyor işte.
Ortada bir gerçek var ki, Türk Milli Takımı bütün eksiklerine rağmen fevkalade iyi mücadele etti, Almanlardan daha çok pozisyona girdi, daha çok şut attı. Ancak, üç hatalı golle sahadan yenik ayrıldı.
Yerden oynamalıydık
Sahada mükemmel bir Hamit vardı. Enteresandır Fenerbahçe’de yedek olan üç futbolcu; Semih, Uğur ve Kazım dün ilk 11’de görev yaptılar. Kazım kısa süreli de olsa etkiliydi. Attığımız iki gol de F.Bahçe’nin yedeği olan Uğur ile Semih’ten geldi. Mormal bir zamanda bu oyuncuları kadroya koymazsın. Ancak eksiklerin çokluğu yüzünden sahadaydılar. Buna rağmen de çok iyi mücadele ettiler ve görevlerini yaptılar.
Benim anlamadığım, uzun boylu Alman defansının arasına sıkışıp kalan Semih’e atılan şişirme hava topları. Adam ne yapsın. Yerden gönder ki, topa hakim olabilsin. Böyle bir düşünce sonucu ikinci golümüzü bulduk. Yenildik ama üzülmüyoruz. Aksine gururluyuz. Çünkü şahsiyetli bir futbol oynadık. Fatih Terim, Gökdeniz’i ancak golü yedikten sonra oyuna aldı. Halbuki ona daha önce şans vermeliydi.