Dertleşmeyi bırak mutluluklaş

Geçtiğimiz hafta sonu Cumartesi ve Pazar ilk yazılarıma gelen pozitif yorumlara, kutlamalara, tebriklere ve  birbirinden güzel beğeni yazılarına çok teşekkür ediyorum.

Haberin Devamı

Aldığım bütün e-postalara bakıyor, sizlerin sorularınıza, isteklerinize çok önem veriyorum. Hepinize çok teşekkür ediyorum.

Ve sizlerle ilk Çarşamba günü yazımı paylaşıyorum. Dilerim bundan sonra hep mutluluklaşalım...

Soracak olanlar için söylemek istiyorum Türkçe’de mutluluklaşalım diye bir kelime normalde yok. Ama incelediğimde dertleşmenin zıttı bir kelime de yok. Hayatta herşeyin bir zıttı veya karşıtı vardır.

Burada bir taraftan görev dil bilimcilere düşüyor neden sadece dertlerimizi paylaşmaya yönelik bir kelime varken mutluluklarımızı paylaşmaya yönelik bir kelime türetilmemiş. Mutlu bir toplum olmamız adına her adımı atmamız gerektiğine inanıyor ve ben buna mutluluklaşmak diyorum...

O zaman mutluluklaşmak artık hayatımıza girebilir...

Gelin Mutluluklaşalım...

Haberin Devamı

Hergün sabah uyanınca yaptığım şekilde “Bugün beni nasıl mucizeler bekliyor?”, “Bugünün hayallerimin ötesinde hayatıma yapacağı katkılar nelerdir?” gibi sorularımla yola çıktım. Gitmem gereken bir toplantı için yola çıkmıştım. Tam gideceğim yere, caddeye ulaştığımda, acil bir durum oluştuğunu ve toplantının iptal olduğunu öğrendim. Ben her zaman hayatın içinde akışa çok güvenirim. Eğer birşeyler planladığınız gibi gitmiyorsa, sizin için planlanmış başka birşeyler var demektir. Ya bunun farkında olarak sizi bekleyen hediyeye doğru gidersiniz yada negatife odaklanarak akıştan koparsınız.

Ben akışta olmayı seçtim ve hazır buraya gelmişken biraz gezeyim dedim. Biraz ilerledim. O sırada yolda bir araba durdu ve bir tanıdığım “Can ne yapıyorsun? Gelsene” dedi. Kendimi arabaya attım. Beraber yemek yedik. Sevgilisi ile derdi vardı. Ona bu akşam dertleşmesek, mutluluklaşsak ( bunu da ben buldum ) dedim. “Mutluluklaşmak nedir?” dedi ve ben de “Dertleşmenin zıttı, ben şu an buldum.” dedim. Gel birbirimize hayatımızda ki olumlu şeyleri güzellikleri anlatalım dedim. Şok oldu. Öyle birşey bilmiyordu. İnsanlar sadece birbirlerine dertlerini, sorunlarını anlatmaya programlanmış durumda. Bir taraftan da aman güzel şeyleri söyleme, nazar olur diye bir algı var. Lakin diğer taraftan güzel şeyleri söylemek yerine dertlere odaklandığın zaman negatif süreçlerin devam etmesine neden oluyorsun. Hayatında olumsuzlukların enerjisini yükseltiyorsun.

Haberin Devamı

Bir başka çok önemli nokta ise enerjiniz yüksek olduktan sonra dışardan hiçbir olumsuz etki sizi etkileyemeyeceğidir. Mutlu olun ve mutluluğu saçın. Mutluluklaşın ve mutluluklaştıkça hayatınızın güzelliklerini daha fazla yaşadığınızı göreceksiniz. Belki de bunun başka bir yönü ise günümüzde insanların çevrelerindeki bir arkadaşları veya akrabaları başarılı olduğunda, mutluluğa doğru ilerlediğinde mutlu olmayıp, tam tersine haset duygulara bürünmeyi seçmesi.

Bu konuyla ilgili de önümüzdeki günlerde yazılar yazacağım. Böyle birşey olur ve karşınızdaki insan sizi kıskandığını söylerse mutlaka ona kıskanmaktan vazgeçmesini bunun sadece yokluk bilinci olduğunu hatırlatın.

Haberin Devamı

İnsanlar birbirleri ile dertleşmekten çok hoşlanıyor. Dertleştikleri zaman ise birbirlerini onaylayıcı yorumlar yapıyor ve farkındalık elde etmelerine, o yaşadıkları konunun ötesine çıkmalarına engel oluyorlar. Tabii ki rahatladıkları kesin çünkü oldukları noktada onaylanmış ve fark edilmiş oluyor, bundan haz duyuyorlar.

Size bir örnek vermek istiyorum bazen bir arkadaşınız ile dertleşmek için buluşursunuz. Size tüm derdini anlatır ve siz kendi üstünüzde bir ağırlık hissetmeye başlarken, arkadaşınız kendini ne kadar iyi hissettiğinden bahseder ‘ohhh rahatladım ‘ der ve gerçekten rahatlamıştır. Bu çok klasik bir örnektir. Bunu komşunuzun size dertleşmek üzere gelmesinden, bir akrabanızın size derdini anlatmak üzere aramasına kadar pek çok duruma örneklendirebiliriz. Peki bu durumda ne yapmak gerekir. Yapmamız gereken, birisi bize derdini anlatmak istediği zaman seçeneğimizin olduğunu bilmektir.

Haberin Devamı

Onun dediklerini dinleyip “vah vah bunlar ne kötü insanlar... , niye bunlar başına geliyor..., aa çok şaşırdım, hiç beklemezdim” gibi yorumlar yapabilir ve ona ne kadar haklı olduğunu belirtebilir, karşıdaki kişinin hiçbir farkındalık yaşamadan ve çözüme yönelmeden ilerlemesine sebep olabilirsiniz. Tabii bu durumda evrensel kanunlar gereği sizin de aynı şeyi veya farklı bir versiyonunu yaşayıp yaşamayacağınız meçhul. Bir başka seçenek ise size dertleşmek için gelen kişiye “Bunu çözmek istiyor musun? Bununla ilgili ne yapmayı planlıyorsun? Psikoterapist veya bir psikolog araştırdın mı? Bence bunları herkese yayma ve biz de konuşup enerjisini büyütmeyelim, sen direkt çözüme yönel” diye yaklaşmak olabilir.

Haberin Devamı

Ayrıca karşınızdaki insanı olumlu düşünmeye, düşünce gücünü ve kendi hayatının yaratımını kendi eline almaya yönlendirebilirsiniz. Düşünce gücü ile ilgili kitaplar okumasını tavsiye edebilirsiniz. Son bir seçenek ise onu benim yaptığım gibi dertleşmeye değil, mutluluklaşmaya davet edin. Mutuluklaşmak ne demektir? Dertleşmenin tam zıttı olan mutluluklaşmak, insanların kendi aralarında dertlerini değil mutluluklarını paylaşmalarıdır.

Diyeceksiniz ki mutlu olacak birşey varmı ki paylaşmıyorum. Evet var. Sağlıklı iseniz, nefes alıyorsanız, çevrenizde sevdikleriniz ve sizi seven insanlar varsa Dünya üzerindeki milyarlarca insana göre çok şanslısınız demektir. Mutluluklaşmak için çok  neden var. Yaşamın güzelliklerinden, yaşadığınız bölgenin, vatanın güzel tarihinden, kedilerin güzelliklerden, öğrendiğiniz veya keşfettiğiniz birbirinden güzel bilgilerden bahsedin. Bunlar bir yemek tarifi, yeni keşfedilen bilimsel gelişmeler, çevrenizde olan mutlu haberler, sevdiğiniz diziler, filmler ve kitaplar, sevdiğiniz tatlar, hoşunuza giden bloglar, web siteleri, sosyal medya sayfaları, fotoğrafları ve size faydası dokunan, sizin enerjinizi yükselten, size umut veren, hiç değilse yüzünüzde bir gülümseme oluşturan herşey olabilir.

Bu yazımı içselleştirir ve sizde bir farkındalık yaratmasına izin verirseniz belki de hayatınızda mucizelerin gerçekleşmesine bir adım daha atabilirsiniz...

Sizinle bundan sonra bol bol mutluluklaşmak istiyorum. Lütfen sizler de benim hepinizle paylaşmamı istediğiniz mutlu haberleri, güzelikleri benimle paylaşın. Yazmamı istediğiniz konuları, sorularınızı ve yapmamı istediğiniz röportajları lütfen bana yazın. Bu köşe sadece benim değil, hepimizin köşesi...

Sizi seven bir Can... 

Yazarın Tüm Yazıları