Paylaş
HASTALARIN hissettiği şekliyle vertigo, çevre dönmesi ve mide bulantısı yakınmalarının birlikte ortaya çıktığı bir tablo. Şiddetli seyrettiğinde adeta ölüm korkusunu yaşatabiliyor. Lunaparklarda hızlı bir biçimde dönen atlıkarıncadan iner inmez geçici olarak yaşanan bu duyguya uzun süre kimse dayanamaz. Orta yaşlardan sonrasında denge bozukluğu ve vertigoyla seyreden hastalıklarla sıklıkla karşılaşılmakta, hastalıklardan en sık rastlananı ise pozisyonel vertigo tablosu olmaktadır.
En sık rastlanan pozisyonel vertigo ile ilgili Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak Burun Boğaz Kliniği’nden Prof. Dr. Bülent Şerbetçioğlu, şunları söyledi:
İç kulak kristalleri
“Sağlıklı olduğumuzda genellikle bunun farkına varmasak da, yerçekiminin varlığının farkına varmamızı iç kulakta yer alan üç mikron çapındaki kalsiyum karbonat kristallerine borçluyuz. Yerçekimine duyarlılığı sağlayan bu kristaller bazı kişilerde orta yaşlardan itibaren yerinden koparak, yine yerçekiminin etkisiyle başın çevrilmesini algılayan hücrelerin üzerine yerleşebilmektedir. İşte bu şekilde ortaya çıkan en sık olarak rastlanan, pozisyonel vertigo veya benign paroksismal pozisyonel vertigodur. Yani iyi huylu, baş hareketiyle beliren çevre dönmesi tablosudur.
Pozisyonel vertigo
Genellikle orta yaşlarda kadın hastalarda rastlanır. Tipik olarak hastalarımız sabah yataktan kalkarken birden çevresinin fırıl fırıl döndüğünü ve midesinin bulandığını hisseder. Başını her çevirdiğinde aynı duyguyu yaşadığı için, adeta bir robot gibi hareket ederek başını çevirmekten kaçınır. Bu tabloda orijinal yerinden kopan kalsiyum karbonat kristalleri yerçekiminin etkisi altında kalarak iç kulakta arka yarım daire kanalına kaçtığından dolayı, bu kanalı harekete geçiren baş hareketleri çevre dönmesine yol açmaktadır. Ancak yaşanan çevre dönmesi ve mide bulantısı genellikle bir dakikayı aşmaz. Kafa darbeleri ve özellikle ileri yaşlarda denge hücrelerinde rastlanan dejenerasyonun buna neden olduğu düşünülmektedir.
Tanı ve tedavisi
Ortaya çıkan yakınmalar, başın bir tarafa çevrilmesinde yerçekiminin etkisiyle orijinal yerinden göçerek uygunsuz bir yere yerleşmiş olan kalsiyum karbonat kristallerinin harekete geçmesinin sonucudur. Tanıda altın standart, provokatif baş çevrilmesi hareketidir. Bu tarz yakınmaları olan hastada tanı koymak için uygulanan baş çevrilmesi testi sonucunda istemdışı ritmik göz hareketleri gözlenerek tanı konur. Tanı için uygulanan manevrayı izleyerek ardından hemen tedavi edici manevraya geçilir. Diğer bir deyişle bu mekanik bozukluk yine ancak mekanik yöntemlerle tedavi edilebilir. Bu mekanik bozukluğa ilaç tedavisi denenecek olursa tedaviyi geciktirmiş oluruz. İlaç tedavisi yerine tanıda kullanılan baş çevrilmesi testinin bitiminde uygulanan düzeltme manevrasıyla hasta bu çevre dönmelerinden kurtulabilmektedir. Düzeltici manevrada, hastanın başı aşama aşama hastalıktan etkilenmeyen tarafa doğru döndürülmektedir. Böylece bu hastalık tablosu ilaç tedavisine gerek kalmadan manevra sayesinde KBB hekimleri tarafından yüzde 90’ın üzerinde mucizevi bir biçimde tedavi edilmektedir.
Paylaş