Sağlıklı olmanın formülü

Özellikle şişmanlık, kalp-damar hastalığı, diyabet, yüksek tansiyon, mide rahatsızlığı gibi sağlık problemi olan kişiler ve yaşlılar beslenmelerine dikkat etmelidir.
Etin vücudumuz için gerekli olan proteinlerin en önemli kaynağı olduğunu, ayrıca yağ, çeşitli mineraller (demir, çinko, fosfor, magnezyum) ve vitaminleri (B12, B6, B1 ve A vitamini) de içerdiğini belirten Diyetisyen Aslı Kınsız, 2010’da sağlıklı olmak için et tüketiminin önemine dikkat çekti ve şunları söyledi:
“Kırmızı etin 100 gramında ortalama 250-300 kalori vardır. Haftada 2 kez et tüketmek en sağlıklısıdır. Aksi takdirde gut hastalığı riski artar. Tüketilen fazla miktardaki protein karaciğerimizi yorar. Atıkların vücuttan uzaklaştırılması için böbreklerimiz daha çok çalışmak zorunda kalmaktadır. Ayrıca artan kolesterol damarlarda birikerek tıkanmalarına neden olmaktadır.”

BESLENME  ÖNERİLERİ:

1) Güne mutlaka kahvaltı ile başlayın. Kahvaltınız hafif ve her grup besin öğesini içerir olsun.
2)  Tek yönlü beslenmek yerine gün içinde tüm besin gruplarından (et, süt, yoğurt, sebze, meyva, kuru baklagiller) dengeli miktarlarda tüketin.
3)  Az ve sık yeme alışkanlığını bozmadan 3 ana, 3 ara öğün’e bölerek beslenin.
4) Etleri ızgara, haşlama veya fırında pişirin.
5)  Tatlı tercihinizi sütlü ve meyveliden yana yapın.
6)  Bir ana öğünde et yediyseniz diğer öğünde mutlaka sebze tercih edin.
7)  Çay, kahve tüketimine dikkat edin. Bitki ve  meyve çayını tercih edin.
8)  Günaşırı 30-60 dakika hızlı tempolu yürüyüşler yapın.

Süt 10 hastalığa iyi geliyor

SÜTÜN vücuda pozitif yansıdığı açıklandı. Hiçbir besin maddesinin bir bardak süt kadar besleyici olmadığını belirten Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi Kliniği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Aktuğlu, “Vücudun bir numaralı kalsiyum, fosfor, ve D vitamini kaynağı süttür. Ayrıca içinde bol miktarda protein, A ve B vitamini, potasyum ve çinko bulunur. Aynı özellikler çoğu süt ürünü için de geçerlidir. Bu maddeler insan vücudu için çok faydalıdır” dedi. Sütün 10 hastalığa iyi geldiğini de söyleyen Prof. Dr. Aktuğlu hastalıkları şöyle sıraladı:
“Osteoporoz, diş sağlığı, böbrek taşı, hipertansiyon, insülin resistans sendromu, gut, kolon kanseri, göğüs kanseri, adet öncesi sendrom, kilo kaybı ve kontrolüne karşı savaşımda da etkilidir.”

Migren kızlarda daha sık görülüyor

MİGRENİN çocukluk çağının en sık, tekrarlayıcı başağrısı nedeni olduğu ve kızlarda daha sık rastlandığı bildirildi. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Nöroloji Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Semra Hız, çocukluk çağında migreni değerlendirdi.
Aile öyküsü alındığında genellikle diğer bireylerde de benzer özellikte başağrısı ataklarının görüldüğünü belirten Prof. Hız, şunları söyledi:
“Migrenin nedeni; başağrısında genetik yatkınlığın olmasıdır. Migren sıklığı 7-11 yaş arasında yüzde 4-11, 15 yaşta ise yüzde 8-23 olarak görülmektedir. Ergenlikten önce erkek ve kızlarda eşit iken 11-12 yaşlarından sonra kızlarda daha sık karşımıza çıkmaktadır. Migrenin özelliği, ataklar halinde ortaya çıkmasıdır. Atak aralarında hastada bir yakınma olmayıp sağlıklıdırlar. Başağrısı atakları çocuklarda 1-72 saat sürer. Ağrı daha çok şakaklar ve alında hissedilir. Erişkinlerin migren ilaçları çocuk ve ergenler için uygun değildir. Sık ve şiddetli atakları olanları çocuk nörolojisi uzmanları değerlendirmelidir.”