Paylaş
Tıbbın insanlık tarihi kadar eski ve klasik uygulamalarından olan ellerden gelen şifa olarak adlandırılan ameliyatsız, iğnesiz ve ilaçsız tedavi yöntemi manuel terapi, sağlık sorunu yaşayan kişiler tarafından özellikle bu dönemde büyük ilgi görüyor. Dr. Halil Akşit, çok eskilere dayanan bu yöntemi ve deneyimlerini anlattı...
ANİ HAREKETLE OLUŞUYOR
“Ağrı ve deprem ilişkisine baktığımızda, depremin kişilerin önceden var olan kronik rahatsızlıkları ve bunların sonucu oluşan ağrılarının artmasına, sarsıntının yarattığı fiziksel etkiye maruz kalan kişilerde bu durumda ani hareketlerle oluşan kaçma uzaklaşma güdüsü ile yaptıkları eylemler ile başta bel, kalça olmak üzere omurgaya ani ve şiddetli yükün binmesinde etken olmaktadır. Bu etkileri bedenimizin yük taşıyan diğer eklemlerinde de görmekteyiz. Bu durum eskiden var olan rahatsızlıkları artırdığı gibi bel, boyun, sırt ve kalça gibi omurganın farklı bölgelerinde yeni fonksiyon bozukluklarına da neden olabilmektedir.”
BEDEN VE RUH SAĞLIĞI
“Doğal afetler, kazalar ve benzeri durumlar kişilerde akut stres bozukluğu durumunun oluşmasına etken olmaktadır. Bu tablonun bir aydan daha fazla sürdüğü durumlarda post travmatik stres bozukluğu bulguları ortaya çıkabilmektedir. Bu tablo kişinin yaşam konforunu ve ağrı algısını oldukça olumsuz yönde etkilemektedir. Bunun sonucunda da depreme maruz kalan insanların beden ve ruh sağlığı bütünlüğü ile yakından ilgisi olan sırt, bel, boyun ağrıları ve fibromiyalji gibi sağlık sorunlarının hem şiddetinde hem de oluşan ağrının algılanmasında artış olmasında etkili olabilmektedir.”
GÜVENLİ VE ETKİN TEDAVİ
“Böyle durumlarda beden ve ruh bütünlüğünü olumsuz etkileyen, bireylerin yaşam kalitesinin yükseltilmesinde ve oluşan ağrılı fonksiyon bozukluklarının düzeltilmesinde eğitimli hekim tarafından uygulanan manuel terapi sorunların anlaşılması ve çözülmesinde son derece etkin rol oynamaktadır. Hekim tarafından yapılan muayene ve ayırıcı tanı sonucu, uygulanan manuel terapi ağrılı bölgeye ellerle bastırma, çekme ve döndürme gibi tekniklerle uygulanan, omurga ve eklem sorunlarının giderilmesinde uygulaması güvenli ve son derece etkili bir tedavi şeklidir. Dünya genelinde çok yaygın ve etkin olarak kullanılmasına rağmen ne yazık ki, ülkemizde manuel tedaviyi yeterli uygulayabilen, eğitimli hekim sayısı oldukça sınırlıdır. Bu tedaviyi almak isteyen kişilerin tanı koyma ve tedaviyi düzenleme yetkisi ve yeterliliğinin sadece hekimde olduğunu göz önünde bulundurmalarında fayda vardır.”
Paylaş