Paylaş
Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Gürkan Ersoy bakın neler anlattı.
Kovid-19’un en büyük özelliği çok hızla yayılması, kişilere bulaşması ve tüm dünyayı etkisi altına alması.
Nedeni virüs olan hastalıkların halen tedavisi olmaması, hızlı seyri, ilk defa ortaya çıkıyor olması, belirsizlik, korku ve endişe konunun gündeme oturmasına neden oldu.
Bu pandemi nasıl ortaya çıktı, neden, nereden, kim tarafından çıkarıldı?
Bu soruların cevabını şu anda kimse bilmiyor.
Çeşitli komplo teorileri olsa da en azından şu an itibariyle gerçek neden belli değil.
Ama hepimizin bildiği bir gerçek var ki, kimse böyle bir şey olsun istemedi.
Çünkü dünyamıza maddi, manevi, ekonomik, psikolojik ve sağlık açısından çok pahalıya mal oldu.
Belki de olması gerekiyordu ki, dünyada insan onuruna yakışan yeni bir düzene, yaşam biçimine geçilebilsin!
Aşı karşıtı veya tedirginliği yaşayan gruplar çok ciddi halk sağlığı sorunu.
Pandemi öncesi belirli grup insanlar, akıl, bilim, mantık dışı şekilde aşılara (kızamık, çocuk felci) karşıydı.
Pandemi sırasında bulunan Kovid-19 aşısına da karşı çıkan veya mesafeli duran kişiler ortaya çıktı.
Bu, toplum adına çok tehlikeli bir durum.
Çünkü aşılanan insan yüzdesi belirli bir oranı aşamıyor.
Bunun sonucunda da virüs yayılmaya devam ediyor ve de toplumdan yok edilemiyor.
Birçok zengin ülkede iki, hatta üçüncü doz Kovid-19 aşısı yapılırken halen tek doz dahi aşı yapılamayan ülke ve insanlar var.
Bu da bize dünyada güçlü olanın ayakta ve hayatta kalabildiği acı gerçeğini tekrar hatırlattı.
HAYATIMIZDA
NELER DEĞİŞTİ?
“KOVİD-19 hayatımızda neleri değiştirdi?” sorusuna şu şekilde yanıt verebiliriz:
1. Ruh halimiz: Korku, panik, endişe, kaybetme duygusu, açlık korkusu, uyku ve konsantrasyon güçlüğü.
2. Artan ev içi şiddet.
3. Bozulan sosyal hayatımız, insanlar arası ilişkilerin azalması.
4. İştah bozuklukları ve sıkıntı ile daha çok yemek yeme sonucu obezite (şişmanlık) ve kilo sorunları.
5. Yaşlılarımızın durumu: Uzun süreli evden çıkamama ve daracık alanlarda yaşama zorunluluğu sonucu eklem sorunları, kendilerini toplumdan soyutlanmış hissetmeleri, toplu ulaşım araçlarına (otobüs, metro vs) binememeleri, araçların şoförleri ile tartışmaları, yaşları itibariyle vefa, hürmet ve saygı görmeyi beklerken araca kabul edilmemeleri sonucu vebalı muamelesi görmeleri ve dolayısıyla yaşadıkları ağır üzüntü.
6. Gençler ve eğitimin durumu: Okullarına gidememek, evden dışarı çıkamamak, kafe ve alışveriş merkezlerine gidememek, sürekli evden online eğitimlere katılmak.
NE ZAMAN BİTECEK?
UZMANLARIN görüşü Kovid-19 salgının iki yıl içinde biteceği yönünde.
Bence, Kovid-19 ülkemizde de, dünyada da bitmez.
Sadece bu çok azgın hali yavaşlar, yaşam biçimimiz biraz daha normale döner.
Yıllardır insanlığı kasıp kavuran, ölümlere, iş güç kaybına neden olan sıtma, grip (influenza), hepatit (sarılık), AIDS gibi hastalıklar bitti mi ki bu hastalık bitsin?
Kaldı ki, diğerlerinden farklı olarak tüm dünyaya hızla yayılmış ve bulaşmış bir hastalık.
Hastalığı ortadan kaldırabilmek için en etkin yöntem aşılamadır.
BİZLERİ BEKLEYEN
SAĞLIK SORUNLARI
İNSANLARI yakın ve uzak vadede bekleyen sağlık sorunlarına da değinecek olursak, maddeler halinde şunları söyleyebiliriz:
1. Artacak olan akciğer ve kan kanseri vakaları (bunun da asıl nedeni çekilen bilgisayarlı akciğer tomografileri sonucu insanların aldıkları radyasyon. Çünkü Kovid-19 tanısını koymada en etkin, hızlı ve doğru yöntem olarak kullanılıyor ve milyonlarca adet çekim yapıldı).
2. Psikiyatrik bozuklular.
3. Kilo problemleri (obezite).
4. Eklem problemleri.
Paylaş