Kadınlara iş derken çocuklara sağlıklı aş

Yaşlı, genç, çoluk çocuk merakla onu bekliyor. Araba kapıya yanaştı. Heyecan dorukta. Herkes şrak şruk fotoğraf çektirmek, birbirine omuz atıp, imza alabilmek için sırada. Bekledikleri ne Madonna ne de Sting... Bekledikleri, bir iç hastalıkları ve kardiyoloji uzmanı... Beklentileri ne bir şarkı ne bir türkü... Beklentileri; o yıllar önce kaybettiğimiz sağlıklı beslenmenin anahtarı...
Canan Karatay Aydın’da bir rock yıldızı gibi karşılanıyor. Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ayakta kalan gençleri oturmak üzere sahneye davet ediyor. Hepsi Karatay’ın etrafında yerde bağdaş kurup çember oluşturuyor. Ağzından çıkacak her kelimeyi havada kapıp yutacaklarmış gibi. Hepimizin derdi sağlıklı beslenmek değil mi artık canımın içi?

ÇOK ÖNEMLİ UYARILAR
Hadi biz yandık, zehirlendik bu kahpe dünyanın sofralarında... Yüzümüze masum masum gülümserken arkamızdan hançerleyen ekmeklerin ve makarnaların, domateslerin ve tavukların diyarında... Bu sahtekar ve yalancı, ikiyüzlü ve kalleş besinleri kovalayalım tencerelerimiz ve mutfaklarımızdan da bari çocuklarımız yanmasın artık.
İşte Canan Karatay bunun için burada. Neler neler anlatıyor. Ben ve oğlum Cem, dinlerken sık sık göz göze gelip, “Gördün mü bak, dememiş miydim ben sana?” gibilerinden birbirimize kaş göz yapıyoruz. Bir anne olarak en çok dürtükleyen benim tabii.
Karatay “Aman aman çocuklara hazır meyve suları, gazoz içirmeyin. Bunlar çocuklara alkol gibi zararlı” diyor mesela. Hop ben Cem’e hemen bir omuz atıyorum... Lafını sakınmayan tersi de ters, ama haylaz çocuklar gibi de tatlı gülüşlü Karatay’dan en çok aklımda şunlar kalıyor:
* Sabah akşam bir kahve fincanı zeytinyağı için
* Sabahları isterseniz 40 zeytin yiyin
* Meyve, ekmek yemeyin
* Bol bol fındık, fıstık, ceviz tüketin

ÇERÇİOĞLU NELER YAPMIŞ
Fakat gel gör ki, işte biz büyüdük ve kirlendi dünya ya. Tıpkı diğer besinler gibi zeytinyağının sahtekar ve dolandırıcı olmayanını nasıl anlayıp, nereden bulup, alacağız? İşte burada bir şehrin belediye başkanının kadın olmasının nane tadında ferahlatıcı özelliği giriyor devreye. Yine.
Özlem Çerçioğlu da bir anne ve kafayı hem sağlıklı ve yerel beslenmeye hem de kadınlara istihdam yaratmaya takmış. Bir taşla iki kuş vurmuş. Ve Aydın bunun meyvelerini toplamaya başlamış. Mesela sokakta mis kokulu çiçekler görüyorsun. Tam çiçekleri sevecekken, çiçeklerle ilgili bir kooperatif kurulduğunu ve üreticilerinin kadın olduğunu öğreniyorsun. Diyelim canın kıymalı yumurta çekti. Gir kasaba kıymanın kilosu 34 lira. Aaaa bir bakıyorsun Çerçioğlu almış sakız koyunlarını, üretsinler diye köylerdeki kadınlara dağıtmış. Böylece hem et ucuzlamış hem de yeni bir kırsal kalkınma projesi başlatmış.
Karatay bir ara basıyor fırçayı meçhul kişilere, isyan ediyor... Bizden alınan tohumlarla Kanada’da yetiştirilen sebzeyi ithal ediyoruz diye... E haklı. Biz niye sahip çıkamadık güzeller güzeli Ata tohumumuza? Neyse ki Aydın’da yürütülen 40 projeden biri sayesinde de Bozdoğan’da sera kurmuşlar, 150 bin aileye, 2 milyon ata tohumu dağıtmışlar.

ZEYTİNYAĞI MUCİZESİ
Projeleri tek tek anlatmaya yerim yetmez. Ama şunu bil ki sevgili okuyucu bu projeler sayesinde başta kadınlar ve gençler olmak üzere çok sayıda insana istihdam ve sağlıklı gıdalar yaratılmış Aydın’da... Ve kadın eli değdiğinde bir şehire, sadece kaldırımlara danteller serilecek, sokak lambalarına atkılar örülecek sanma.
Bu arada iyi zeytinyağını anlamak için küçük bir cam bardağa dök bir yudum zeytinyağını. Bardağı yuvarlayıp, ısıt avucunda. Sonra onu kokla. İyi bir zeytinyağı ise eğer erik, çağla ya da çimen gibi hoş bir koku gelecek burnuna. Sonra onu içtiğinde eğer boğazından iki koldan birden yanarak iniyorsa zeytinyağı aşağıya, al onu.
Aydın’da zeytin ve zeytinyağı üreticileri 10 üzerinden 10 aldı Karatay’dan. İlaçlamadan tut, toplama yöntemlerine kadar.
Zeytinyağını sadece bir tartışma esnasında en tepeye çıkmak için değil, her şey için kullan. Ye, iç, sür, sürüştür. Mümkünse öpüp kokla ağacını. Tak koluna ve piyasa vakti gel muhallebiciye. Öyle güzel bir ağaç işte.