TSK’nın bu "dincileşme" hareketlerini izleyip raporlara yazmadığına inanan bir tek kişi var mıdır?..
Ben bunca yılın deneyimiyle, belki yüzlerce araştırma-inceleme ve çalışma olduğuna inanırım...
Bu belgelerden sadece birisi gerçek değildi...
Onu da Taraf Gazetesi ele geçirdi...
*
İşte Türkiye bu belgeyi tartışıyor.
AKP’liler acele koşup savcılığa suç duyurusu yaptılar... Daha da koşacaklardı, akıllarına başka koşacak bir yer gelmedi...
Bine yakın TSK’ya eleştiri yazısı yazıldı...
Başbakan kızdı...
Cumhurbaşkanı da kızdı...
Oysa TSK İç Hizmet Yasası’nı açıp baksalardı, orada "koruma ve kollama görevi" yazılıydı...
(Bakınız; Madde 35...)
*
Askerler dinci yapılaşmayı izlerler...
Raporlara yazarlar...
Araştırma yaparlar...
Oturup konuşurlar...
Türk halkı cumhuriyetin-demokrasinin adını dahi duymamışken, hepimiz biliyoruz ki bu cumhuriyeti askerler kurdu. Üstelik şeriatçı güçlerin, saltanatçıların direnmesine, tepkisine ve isyanına; subayların kafasını kesip sırıkların ucuna takmalarına rağmen...
Ve askerler laik cumhuriyeti savunmak için arada bir yemin ederler...
Onlar cumhuriyet devrimlerinin bekçisi olduklarına inanırlar...
Sadece böyle saçma bir plan yazmak, diyelim ki tarikatçıların evine silah bırakmayı káğıda döküp altına imza atmak akıllarından geçmemiştir...
Ki bu belgeyi de arkadaşlar ele geçirdiler...
*
Bu yazı demokrasi adına zor, ama doğru bir yazıdır...
Size yine bir soru:
Dinci kadrolar, tarikatçılar Türkiye’yi ele geçirirken... Askerlerin seyirci kalacaklarına inanan bir tek kişi var mı?..