İki adam...

BİRİNCİ adam; "Bunlar cumhuriyeti yıkıp tarikat devleti kuruyorlar" dedi...

İkinci adam; ne kadar molla, sofu, tarikatçı, mürit, karısı türbanlı varsa devlet kadrolarına doldurdu...

Birinci adamı suçladınız...

(.........)

Birinci adam; Tandoğan’da, Çağlayan’da, Kordon’da "Türkiye laiktir, laik kalacak" diye bağırdı...

İkinci adam; Anayasa’mızda cumhuriyetin temel ilkesi laikliği tekmeledi...

Birinci adamın evini bastınız...

(.........)

Birinci adam; Mustafa Kemal’in açtığı çağdaşlık yolundan sapıldığını öne sürdü...

İkinci adam; ortaçağ görüntüsüyle, türbanı-tesettürü ile çıkıp devletin tepesine oturdu...

Birinci adamı yakaladınız...

(.........)

Birinci adam; Türkiye’yi yöneten iktidarın, irticanın merkezi olduğunu öne sürdü...

İkinci adam; devletin en yüksek mahkemesi Anayasa Mahkemesi’nde yargılandı ve "irticai faaliyetlerin merkezi olduğuna" karar verildi...

Birinci adamı içeri kapattınız...

*

Birinci adam:

Emekli maaşından başka bir şeyi yok... Genelde devletin verdiği lojmanlarda oturur... Topluca yemek yediklerinde, bir ara masanın altından paralar toplanır da yemeğin faturası ödenir... Hep aynı takım elbiseyi giyer... En zenginleri, yani "kasa" dedikleri tutukluyken öldüğünde, cenazesi para toplanarak kaldırılır...

İkinci adam:

Altın zengini... Torba altınlarını medya yaza yaza bitiremez... Damatlar, oğullar, dünürler, yandaşlar, ortaklar, komisyoncular... Yumurta işleri, bakliyat işleri, mısır işleri, gemicik işleri, parfümeri işleri, mücevherat işleri... Tümü din-iman adına, gizli-kapaklı ve akıl almaz bir iktidar nimeti...

Ama siz birinci adama kızdınız...

(.........)

Birinci adamı; vatan haini saydınız...

İkinci adamı; başınıza taç yaptınız...

Tebrik ederim sizi...

İyi yaptınız...
Yazarın Tüm Yazıları