ÇOK zamandır yargıçların isyan etmesini bekliyorum.
Ne zamandır, "Yarın yargıçlar isyan edecekler" diyorum kendi kendime.
Olmuyor.
Ama ben yine de sabah kalktığımda "Bugün isyan edecekler" diyorum, akşam başımı yastığıma koyarken "Yarın isyan ederler" deyip yatıyorum.
Kimi zaman karşı kaldırımda dahi olsa, bir yargıç gördüğümde içimden bağırmak geliyor:
"Saygılarrrr sayın hákimim..."
".........?"
"Ne zaman isyan başlıyor?.."
".........?"
"İsyan diyorum... Ne zaman isyan edeceksiniz?.."
".........?"
*
Bekliyorum çoktandır; yargıçların isyan etmesini...
Namuslu, yurtsever, onurlu, düzgün yargıçların isyan etmesini bekliyorum çoktandır.
Onların içlerinde kopan kıyametleri hissediyorum.
Canları sıkık, keyifleri yok, sırtlarında taşıdıkları vebalin altında eziliyorlar ve sayıları az değil böyle yargıçların.
Ülkemizi sarıp sarmalayan tüm felaketlerin temelinde "hukukun olmayışını" onlar da biliyor, bizler de...
İşlenen her suçun altından bir "hukuk hatasının" çıkmasından, siyasi iktidarın "işlemeyen hukuka" güvenerek cumhuriyetimizi paramparça etmesine... Katillerin, hırsızların, soyguncuların, vurguncuların ellerini kollarını sallaya sallaya aramızda dolaşmasından, masum insanların bir türlü hukuka ulaşamamasına kadar...
Tümünün gerçek nedenidir; hukukun olmayışı.
Biliyoruz...
*
Ve siyasetçiler, zenginler, egemenler bu kirli ortamdan nemalandıkları için, ben çözümü yine güvendiğimiz o yüce hukuk adamlarından, yargıçlardan bekliyorum elbette.