Paylaş
Bana göre grubun en güçlü takımı CSKA Moskova’ydı. İlk iki maçta istediği sonuçları alamasa da Rusların gücü ortadaydı. Bu zorlu deplasmandan çıkarılacak bir beraberlik Trabzonspor için büyük önem taşıyordu. O puan, ikinci tur için avantajdı. Cezasını tamamlayıp tribünden sahaya inen Şenol Hoca’nın hesapları bu yöndeydi. Ancak olmadı, evdeki hesap çarşıya uymadı.
Bu takımın lideri yok
Trabzonspor, daha atak gözükse de pozisyonlara giren ve fırsatları değerlendiren ev sahibi CSKA Moskova oldu. Öyle goller yediler ki, evlere şenlik. İlk golde beş defans oyuncumuz adeta uyuyunca topu ağlarımızda gördük. Golden sonra biraz mücadele ettik ama bu yeterli olmadı.
İkinci yarıda risk alıp yüklendik. Defansımız da öne çıkınca Ruslar tehkileli gelmeye başladılar. Arka arkaya gelen iki golle gardımız düştü. Bu sonuç hiç iyi olmadı. Trabzonspor’un en önemli eksikliği sahada bir liderinin olmaması. Ne Colman, ne Adrian, ne de Zokora. Hiçbiri bu görevi üstlenemedi. Attığı gollerle ligi domine eden Burak’ın eksikliğini bu kez fazlasıyla hissettiler. Cezasını tamamlayan bordo mavililerin süper golcüsü, Avrupa’da da gerçek gücünü gösterecektir.
Figüran bile olamadılar
Trabzonspor’da bazı futbolcuları eleştireceğim... Alanzinho, bal yapmayan arı gibiydi. Forma numarasının arkasına sığınan Adrian ve sorumluluk almayı sevmeyen Colman... Dün akşam bu üçünün ön plana çıkması bekleniyordu. Ama figüran bile olamadılar.
Burak’ı bekliyorum
Gördüğü gereksiz kartlar ve aldığı cezalarla Şampiyonlar Ligi’nde henüz sahne alamayan Burak Yılmaz, ligin tozunu atıyor. Takımın ligde attığı 10 golün 8’inde onun imzası var. Bu takım Burak’ın üzerine kurulu. Henrique’nin de sakatlığı nedeniyle forvetsiz (!) kalan bordo mavililer, varlık içerisinde yokluk çekiyorlar. Dört gözle Burak’ın dönmesini bekliyorum. Onun dönüşüyle her şey farklı olacak.
Paylaş