Paylaş
Ankaragücü’nün çok güzel bir marşı vardır, “Saldır Ankaragücü saldır. Taraftarı ayağa kaldır” diye. Artık ayağa kaldıracak taraftar da kalmamış yok. Hadi erkekler cezalı bayanlar da yok. Bu yoklar tamam. Ancak en önemlisi ne heyecan, ne istek ve ne hırs var.. Daha doğrusu sahada Ankaragücü diye bir takım yok. Artık PAF takım ağırlıklı değil, tamamen PAF takım olarak sahaya çıkıyorlar. Ankaragücü’ne kümede kalması için artık mucizeler bile yetmez gibi gözüküyor. Yalnızca onurları ile ligi tamamlamaya çalışıyorlar.
Bu yokların karşısında sahada Trabzonspor var. Var diyorum ama bu yokların içinde var sayıyorum. İlk yarı Olcan’ın golü o kadar. Trabzonspor’da her halde rakibinin durumuna üzüldü ki sahada onlarda pek yoklardı!..
İlk yarıda bir gol attı ve onun üstüne yattı. Ankara’nın bu dondurucu ve eksilere düşmüş ayazında içimizi ısıtacak ne futbol var ne de başka bir şey. Daha ilk yarıda her iki takımın da futbolcuları adeta maç bitse de gitsek düşüncesindeler.
Gol rekoru kırarlardı
Sahada ki Ankaragücü’nün zaten bir atımlık barutu vardı ve ilk on dakikada da onu tükettiler. Ondan sonrası al gülüm, ver gülüm. Sahada ki çoğu Trabzonsporlu gibi belki de Burak’da biraz hareketli ve istekli olsa sezonun gol rekorunu kıracak ama yine de boş geçmiyor ve iki golle yetiniyor..
Serkan, Alanzinho, Olcan, Colman ve biraz da Aykut işi ciddiye alıyormuş gibi gözüküyor. Kaleci Tolga ise kalesinde hareketsizlikten neredeyse soğuktan donacak. İkinci yarı da da tablo değişmiyor. Ankaragücünün olan gücü zaten ortada. Trabzonspor ise ne rakibini ne de işini ciddiye almıyor.
Maç böyle lay lay lom diye bitecek diye düşünürken Burak’ın golü zaten umudu olmayan Arkaragücü’nün hevesini de kırıyor. Bir farklı galibiyeti yeterli bulan Trabzonspor farkı bulunca iyice rahatlıyor. Rakibine gol atamayan Ankaragücü kendi kalesine de golü atarak Trabzonspor’a yardımcı oluyor. Artık hepimiz maçın bitmesini bekliyoruz. Nihayet bitiş düdüğü çalıyor ve dondurucu soğuk ile birlikte eziyet de sona eriyor.
Paylaş