Paylaş
İnter’i deviren liderliğe oturan. Ama Trabzonspor ligde tutulup kalıyordu. Doğrusu bu tutukluk sahadan tribüne tüm camiyı tedirginliğe sevkediyordu. Bu tedirginlik, her zaman “zor” diye tanımlanan Eskişehir deplasmanına gelip çatınca maçın zorluk derecesi daha da arttı.
İki takım da kazanmak için oynuyordu. Savunan değil, daha çok kazanmak için saldıran iki takımın futbolu vardı sahada. İlk yarıda Eskişehirspor biraz daha istekli görünüyor, Trabzonspor ise, “Bizim nasıl olsa Burak’ımız var” mantığı ile gol bulmaya çalışıyordu. Topu ayağına alan ve kafasını kaldıran her Trabzonlu futbolcu Burak’ı arıyordu.
Dede ders verdi
Bordo mavililerin kanatları bekleninler oranda verimli çalışmıyor, solda Celustka ve sağda Serkan’ın ataklara katkısı “Hemen hemen hiç”le sınırlı kalıyordu. Orta alanda Colman ve Zakora hareketliydi ama üretkenliklerini sahaya tam anlamıyla yansıtamıyorlardı. Eskişehirspor’da ise ilk yarıda en çok göze batan oyuncuların başında Dede geliyordu. Futbol için ilerlemiş yaşına rağmen torunlarına resmen ders verdi.
55. dakika oynanıyordu. Burak Yılmaz topu cezaalanı dışında aldı, düzeltti ve vurdu. Futsbol sahalarında çok ender gördüğümüz bir gole attı. Sağ ayağıyla Eskişehirspor kalecisinin soluna, tam 90’a topu astı. Ve ardından ikinci gole imza attı. Ve maçı bitirdi.
3 NOT:
1- Burak Trabzonspor’un herşeyi. O varsa gol de var. Onu yeniden futbola döndüren Güneş’e kocaman bir alkış
2-Trabzonsporlu futbolcular eğer Burak kadar istekli olurlarsa bu takımın futboluna inanın doyum olmayacak.
3-Trabzonspor artık o eski hastalğından kurtulmuş, artık tek farkla öne geçip maçın sonlarında kabus görmüyorlar.
Paylaş