RobIn Hood Scarlet’a karşı

“Robin Hood” efsanesi bir kez daha sinemaya uyarlandı. Filmin başrol oyuncuları Taron Egerton ve Jamie Dornan, New York’ta Barbaros Tapan’la bir araya geldi, hem “Robin Hood”un detaylarını hem de yeni projelerini anlattı.

Haberin Devamı

RobIn Hood Scarlet’a karşı

TARON EGERTON: SENARYOYU OKUMADAN “HAYIR” DEDiM!

 ◊ Bu projeye önce “hayır” sonra “evet” demişsiniz.

- Evet.

Neden?

- Dürüst olmam gerekirse, senaryoyu okumadan “hayır” dedim. Küstahlığa kaçan bir yanım var. Gerçi her fırsatta kendimi düzeltmeye çalışıyorum ama... Kendimce çok da basit bir sebeple “hayır” dedim aslında.En son “Robin Hood” uyarlaması 3-4 yıl önceydi. Endişelendim. Çünkü “Kingsman” ile güzel bir çizgi yakalamıştım. Bu işi de sadece adı çok büyük diye aceleyle kabul etmek istemedim. Yönetmenimiz Otto Bathurst ile konuştuktan sonra projenin doğruluğuna inandım, onun vizyonuna güvendim ve kabul ettim.

Haberin Devamı

Atlarla aranız çok iyi değilmiş bir de...

- Güzel hayvanlar ama üstlerinde olmak yerine 100 metre uzaklarında olmayı tercih ederim. Çünkü korkuyorum.Atlarla özel ilişkileri olan insanlara saygım sonsuz ama benim yok. Atlardan korkuyorum ve uzaklarında olmayı tercih ediyorum. O yüzden aylarca at binmek zorunda kalmak nasıl zordu anlatamam.

RobIn Hood Scarlet’a karşı

JAMIE GERÇEK HAYATTA ÇOK ÇİRKİN BİRİ

5 yıl önce birileri çıkıp beyazperdede “Robin Hood” ve “Elton John” olacağınızı söyleseydi, ne derdiniz?

- Büyük ihtimalle inanmazdım. Bu sektördeki birçok oyuncudan daha az çalışarak bu fırsatlara sahip oldum. Şansımın farkındayım! Bunu sürdürmek istiyorum. İşimi seviyorum. Hatta işime tutkunum. Bu işte eskiye göre daha iyi olduğumu düşünüyorum, gelişmemin farkındayım.Bu gelişimin peşinden gitmeye devam edeceğim.

“Robin Hood”daki rol arkadaşlarınız Jamie Dornan ve Jamie Foxx... Onlarla çalışırken en çok neye şaşırdınız?

- Jamie ile ilgili en şaşırtıcı nokta, gerçek hayatta çok çirkin biri olması. Herkes çok yakışıklı olduğunu düşünüyor ama yanlış, yakışıklı olan benim (gülüyor). Neyse, şaka bir yana, beni Jamie ile ilgili ne şaşırttı biliyor musun?Hem böyle iyi görünümlü olacaksın, hem yetenekli olacaksın hem de harika bir insan olacaksın. Jamie resmen beni hasta etti. Sinir bir durum! Jamie Foxx’a gelirsem... Kendi alanında ikonik bir adam.Daha önce de büyük yıldızlarla çalıştım ama Jamie ile tanışır tanışmaz kim olduğunu unuttum.Aşırı rahat bir tutumu vardı, adam sanki Jamie Foxx değildi!

Haberin Devamı

İki ikonik karakteri peş peşe canlandırdınız. Biri “Rocketman”de Elton John, diğeri de Robin Hood. Üstelik Elton John hâlâ hayatta, yani yaşayan bir efsaneyi oynadınız. Büyük baskı değil miydi bu?

- Baskı insanı daha iyi yapıyor.Eğer yaptığın işle ilgili herhangi bir baskı hissetmiyorsan, o işi umursamıyorsun demektir. Önemli olan baskı ile nasıl başa çıktığımız. Ben bu konuda eskiye göre daha iyiyim.Aslında baskının verdiği hissi de seviyorum çünkü adrenalimi yükseltiyor.David Bowie’nin dediği gibi, en iyi işler kendimizi zorladığımız zamanlarda çıkıyor.Ben de kendimi mümkün olduğu kadar zorlamayı seviyorum. “Rocketman”in çekimlerine başladığımda ilk gün öyle sinirliydim ki film olmayacak ya da facia ile sonuçlanacak gibi hissediyordum.Çok kötüydüm. “Elton John olmam mümkün değil” dedim. “Boşver, sadece eğlenmene bak, iyi zaman geçir ve yeniden başla” dediler. O boyuta geçtikten sonra harika hissettim.Ayrıca başrol olmak harika. Yaratıcılık olarak muhteşem bir his ama senden de çok şey alıyor. Yüzde 100’ünü vermek zorundasın işe.O yüzden neler olacak, nasıl olacak görmek amacıyla bir süre oturup bekleyeceğim.Belki o arada barda falan çalışırım (gülüyor).

Haberin Devamı

 JAMIE DORNAN: 6 ÇOCUK MU, NEDEN OLMASIN!

Animasyon dahil birçok Robin Hood filmi yapıldı.

- Bizim filmin dışında en güzeli de animasyon Robin Hood. Basitçe şöyle açıklayabilirim... Eğer insanların daha önce izlemediği farklı bir versiyon sunabiliyorsan sorun yok. Bizim filmimiz hırslı, iddialı. Tabii ki eski “Robin Hood” filmlerinden bazı elementler bunda da mevcut ama filmimizin kendine ait bir ruhu ve dünyası var diyebilirim.

Canlandırdığınız Will Scarlet karakteri hakkında konuşalım biraz.

Öncesinde Will hakkında ne kadar bilgi sahibiydiniz?

- Will Scarlet’in farklı versiyonlarını daha önceki “Robin Hood”larda görmüştük ama hiçbiri Will’in arka planda kalan hikayesini anlatmamıştı. Biz bu filmde Will’in başlangıç noktasını gösterdik. Filmin başında iyi niyetli, doğru şeyleri yapmaya çalışan, birçok açıdan hayranlık uyandırabilecek bir politikacıyken, egosu ve hırslarının kontrol ettiği bir insana dönüşüyor. Sahip olduğu güç de çöküşünü hazırlıyor. Politika dünyasında bu durumu sıklıkla görmüyor muyuz? En başta iyi niyetle işe başlıyorlar, ilgi arttıkça her şey kendi egolarından ibaret oluyor.

Haberin Devamı

RobIn Hood Scarlet’a karşı

YANGIN NEDENİYLE DAKOTA’YLA SÜREKLİ HABERLEŞTİK

Üçüncü çocuk yolda... 4, 5, 6 da gelebilir mi?

- Aman Tanrım! 6 çocuk mu? Hiç zannetmiyorum. Ama güzel çocuklar yapıyoruz bence. Eğer harika çocuklar dünyaya getiriyorsan, yapmaya da devam etmelisin, neden olmasın!

“50 Ton” üçlemesindeki rol arkadaşınız Dakota Johnson ile hâlâ görüşüyor musnuz?

- Tabii ki. Özellikle California’daki yangın nedeniyle son günlerde sürekli mesajlaştık. Evi yanmadı ama o da boşaltmak zorunda kaldı. Güvende olduğundan emin olmak için sürekli haberleştik.

O aynı zamanda sınıf arkadaşınız. Okuldan birlikte mi mezun olmuştunuz?

- Evet, başka türlü bir okul  bizimki (gülüyor)... Şaka bir yana, muazzam bir deneyim yaşadık. En güzel getirisi de Dakota ile hayat boyu sürecek arkadaşlığımızdır.

Haberin Devamı

İkimiz de birbirimizle gurur duyuyoruz. O filmlerden sonra çok farklı türlere yöneldik, ikimiz de sağlam adımlarla yollarımızda ilerliyoruz.

İNSANI SİNİR EDEN BİR ŞARKICIYIM

Kötü karakter oynamak daha ilginç, değil mi?

- Daha eğlenceli! Daha önce BBC2 dizim “The Fall”da da kötü adam oynamıştım. Will Scarlet’te hoşuma giden karakterin başlangıcı ile sonunun çok farklı olması. Karakterlerin değişimini, farklı katmanlarını anlatmayı seviyorum.

Bir sonraki “Robin Hood” filminin senaryosu hazır mı?

- Bilmiyorum. Filmin sonunu açık bıraktık, umarım devamı gelir. Bu biraz da izleyiciye bağlı.

Filmin gişesi iyi olursa...

Spotify’da müzik dinlerken “Maybe I’m Amazed”e denk geldim. Harika bir ses derken, sizin söylediğinizi gördüm.

- İnsanı sinir eden bir şarkıcıyım, çünkü sürekli söylerim. Çevremdekiler çok şarkı söylüyorum diye sinir olur.

Taron’un da sesi çok iyi olduğu için bu sette saç-makyaj karavanı her an müzik doluydu.

Kim daha çok şarkı söyledi?

- Taron...Sürekli Sinatra şarkıları söyledi. Şikayet etmedim çünkü sesi çok iyi.

 DAVET EDERSEN TÜRKİYE’YE YENiDEN GELEBiLiRiM

Türkiye’de hiç bulundun mu? Türk tarihi hakkında ne kadar bilgiye sahipsin?

- Evet, İstanbul’a iki kez geldim ve çok sevdim. Her iki ziyaretim de birer günlüktü. Yeterli değildi. Eğer davet edersen yeniden gelirim.

Bir gün mü! Tamam ediyorum ama en az 15 gün kalacaksın?

- O zaman ailemi de getirmem lazım...

Anlaştık...

 

Yazarın Tüm Yazıları