Paylaş
“Mete üç yaşından beri yayı çekiyor, beş yaşından beri ok atıyor. 2012’den beri milli takım çalışmalarına başladı, Rio’dan sonra daha yoğun çalıştı. Bir senede yeri geldi, 20 gün görüştük. Yoğun çalışmaktan kız kardeşini bile fazla göremedi, en son gördüğünde ‘Bayağı büyümüş’ dedi. Çok büyük bir özveri var. Biz onu efsane yaptık. Onu görmek istediğimizde açıyoruz, videolarını izleyerek onu her zaman görebiliyoruz.”
İşte 2020 Tokyo Olimpiyat Oyunları’nda ‘Erkekler Bireysel-Okçuluk’ kategorisinde altın madalya alan Mete Gazoz’un babası Metin Gazoz, evladının çalışmalarını bu sözlerle özetledi.
Sporcular ellerinden gelenin en iyisini yapabilmek, olimpiyat standartlarına ulaşmak için hayatlarını adıyor.
Bazı araştırmalar, olimpiyat sporcusu standardına ulaşmanın 10 yıl sürdüğünü söylüyor.
İşte bu yüzden çalışmalara çok erken yaşta başlıyorlar ve her gün saatlerce antrenman yapıyorlar.
Çünkü dünyanın en elit, en zirvedeki sporcularına karşı yarışıyorlar.
Keşke her şey fiziksel hazırlıkla ve yetenekle sınırlı kalsa...
Peki ya mental zorluklar?
Sporcuların zihinsel olarak hazırlanmaları ve zihinsel olarak formda olmaları en az fiziksel hazırlık kadar önemli...
Çünkü kafa ve vücut birlikte hazır olduğunda sporcular odaklanır.
Ancak o zaman bedenleri başarılı olmaya hazırdır.
Tıpkı Mete Gazoz da olduğu gibi...
Soğukkanlılıkla çıktı, zihni hazırdı, bedeni hazırdı, hayatını adadığı amaca inanmıştı...
Üç yaşında başlayan disiplin, yoğun antrenman ve kararlılık, Tokyo’da altın madalyayı getirdi.
Teşekkürler Olimpiyat Şampiyonu Mete Gazoz...
Ülkemize Tokyo’daki ilk altın madalyayı getirdin.
Milletçe canımızın çok yandığı şu günlerde bayrağımızı dalgalandırdın...
Paylaş