Paylaş
Bu kentte çoğu çocuk “Fuarlar kenti İzmir” sloganıyla büyüdü. 1923’te Atatürk’ün talimatıyla başlatılan Türkiye İktisat Kongresi’nden bugüne vurgulanan “Fuarlar ve kongreler kenti İzmir” hedefine kilitlenildi. Ancak bu hedef için çok eksik ve gidilmesi gereken çok yol vardı. Bunlardan biri ve kuşkusuz en önemlisi büyük bir fuar alanı ve kongre merkeziydi.
Büyükşehir Belediyesi yaklaşık 10 yıldır kentin kaderini değiştirecek, fuarlar ve kongreler kenti hedefine götürecek, İzmir’in fuar geleneğini günümüze uyarlayacak tarihi bir projeyi hayata geçirmek için çok yol kat etti. Gaziemir’de öngörülen alanda kamulaştırma ve KİK gibi engellerle karşılaştı. Ancak artık bu dev projenin yükseldiğini, sona yaklaşıldığını gözle görebilmek mümkün.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2 Mart 2013’te temelini attığı, Temmuz 2014’te bitmesi planlanan, geriye doğru gün sayan İzmir Fuar Alanı inşaatını ilk kez Hürriyet görüntüledi. Sadece Türkiye’nin değil, Avrupa’nın da en büyük fuar merkezlerinden olan alanı, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile gezdik.
‘KİK 8.5 ay oyaladı’
Fuar alanı artık gün yüzüne çıktı. Ancak bugüne kadar pek çok zorluk yaşandı. Bugüne nasıl gelindi?
- Rahmetli Başkanımız Ahmet Piriştina, Nisan 2004’te şu andaki fuar alanında Mermer Fuarı’nın açılışını yaptı. Ben de yeni belediye başkanıydım. Henüz tamamlanmamıştı. Eksikleri vardı. Orada, o fuar alanının İzmir’e yetmediği konuşuldu. Daha sonra göreve geldiğimizde arayışlara başladık. Bu yeri bulduk. Önce planlarını yaptık. Kamulaştırmasına başladık. Yeri bulmamız, planlamaları yapmamız, kamulaştırmaya geçmemiz 2005’in başıdır. Kamulaştırma bitti, proje süreci yaşadık. İhale sürecinde mesela 8.5 ay KİK bizi oyaladı. Gitti geldi, gitti geldi. KİK bu kararı 8.5 ay önce verseydi fuar alanımız şimdi hemen hemen bitmişti. Bitmeseydi de yılbaşında biterdi. Hedef ne? Hedef seçime yetişmesin. Yetişmesin ne olacak? Geç olsun güç olmasın.
Mart’ta seçim var. Adaylığınızı henüz açıklamadınız ama, ‘Açılışı siz mi yapacaksınız?’ diye sorsam?
- Açılışını kim yaparsa yapsın önemli değil. Önemli olan, 9 sene bu işle uğraşıp, bu vizyonu kentin gündemine getirmek. Bu aynı zamanda bir yerel kalkınma projesi. Bu, Türkiye’nin en büyük fuar projesi. Rezerv alanı ile birlikte, otel ve kongre merkezi ile birlikte büyük bir kompleks olacak. Bu projenin şu andaki etabı için 7 senedir 35 milyon TL’lik kamulaştırma yaptık. Bugün nereden bakarsanız 50 milyon TL’dir. İhale bedeli de KDV dahil 355 milyon TL yapar. Bunun en az 45 milyon TL tefrişine gider. Yani 400 milyon TL’lik bir projedir. Bu proje bir anlamda İzmir’i fuarlar kenti olma yolunda 5 misli büyütecek bir projedir. Bizim hesabımıza göre İzmir fuarcılığı Kültürpark’ta kentin hizmet sektörüne başta oteller olmak üzere 400-500 milyon TL’lik ciro sağlamaktadır. Bu projeyle birlikte bu rakam hızlı bir şekilde büyüyecektir.
Tek başına böyle bir projeyi sahiplenip sonuçlandırmak sizi çok zorladı mı?
- Bu projenin beni de en çok ilgilendiren bölümü; dünyanın hiçbir ilinde, hiçbir belediye kalkıp da, “400 milyon TL’lik bir fuar projesi yapacağım” diye yola çıkmamış ve yapmamıştır. Bunun çok misli misli büyüğü projeler vardır; ama devlet, bakanlık, işalemi, sanayici, odalar ve belediye de kentin sahibi olarak cüzi bir hisseyle katılmış. Burada tam tersi; A’dan Z’ye, yüzde 100’ünü İzmir Büyükşehir Belediyesi yapmaktadır. Kamulaştırmasından, arazisinden inşaatına kadar... Bu açıdan da önemli.
‘İzmir patlama yapacak’
Fuarlar ve kongreler kenti hedefi yıllardır çizilen İzmir’e katkıları ne olacak?
- Kongre merkezi ve bu fuarla beraber İzmir’in hizmet sektöründe çok ciddi bir patlama yapacağını umuyoruz. İzmir’in şu anda bütün geleni ve gideni ile beraber turizmden aldığı gelir örneğin 1 milyar TL ise, bu 2 proje ile birlikte bu ikiye, üçe katlanarak gidecektir. Tabii bu hareket kum, deniz, güneş, sağlık, tarih turizmi gibi bizim belirlediğimiz vizyon doğrultusunda her tarafta sinerji yaratacak ve çarpan etkisi yapacak. Bunu yapmadan bu kent ‘fuar kenti’ diyemiyorsunuz. ‘İzmir fuarlar ve kongreler kenti’ bir slogan, bir hedefti. Bunu yaparsan fuar hedefine ulaşıyorsun. Kongreyi yaparsan da kongre bölümüne ilk adımı atıyorsun.
? Burası bittikten sonraki takvim nasıl işleyecek? Şu anki fuar alanında Mart’taki Mermer Fuarı var... Oradaki hollerin restorasyonu var...
- Buradaki fuar alanını bitirdikten sonra otel ve kongre merkezine başlamadan önce Kültürpark’taki şu andaki mevcut hollerin restorasyonuna başlamak istiyoruz. Mart ayında Mermer Fuarı bittikten sonra... Restorasyonunu bitirip, buraya taşınan ihtisas fuarının kent merkezindeki boşluğunu, Kültürpark fuar hollerinin kongre ve sergi sarayına dönüşmesiyle kapatmak istiyoruz. Kentin merkezindeki trafiği, cazibeyi, hareketi artırmak istiyoruz. Araç trafiğini azaltıp, kongrelerle insan trafiğini artırmak istiyoruz. Oradaki otellerin, hediyelik eşya satanların, tarihi mekanların, lokantaların, taksicilerin iş yapmasını istiyoruz.
‘10 bin kişilik merkez’
Kültürpark’taki holler restorasyon tamamlanınca nasıl bir işleve kavuşacak?
- En son holü 3 bin kişilik amfi şeklinde bir seromoni salonu ve şov merkezi olarak düşünüyoruz. Diğer hollerimizi de zaman zaman resim sergisi ya da çeşitli amaçlarla, kitap fuarı gibi kullanacağız. Zaman zaman mesela 2. Hol’de bütün müştemilat bölümlerini de ayırırsak 8-10 bin kişinin koltukta oturup kongre yapabileceği bir salon çıkıyor. A1 ve A2’yi VIP salonları, yemek ihtiyaçları, kafe gibi ayırıyoruz. 4. Hol’de ayrıca 100 kişilik, 200 kişilik birçok salon çıkıyor. 3. Hol’ü bir fuaye olarak değerlendiriyoruz. 2. Hol’ün bir bölümünü 4’er bin kişilik ve 2’şer bir kişilik salonlar olarak düşünüyoruz. Aynı anda 10 binden daha fazla insanın kongre yapabileceği bir merkez yapıyoruz. Aynı zamanda kitap fuarı gibi, resim heykel sergileri gibi tüketiciye yönelik etkinlikler olacak. O da ciddi bir ihtiyacı karşılayacak.
ÖNÜMÜZE EN SON ÇED ENGELİ ÇIKTI
Hala karşınıza zorluklar çıkıyor mu?
- ‘Temalı Parklar’ diye bir prosedür var. Aquapark, doğal yaşam parkı, eğlence parkı gibi insanların yoğun olarak ziyaret ettiği yerler ‘temalı park’ olarak değerlendiriliyor ve giriş ücreti alınıyor. Bunlar ÇED prosedürüne tabi. Yani ÇED raporu almaları lazım. Bizim fuara da dediler ki, “ÇED raporu alacaksınız.” Buranın fuar olduğunu, başka bir işlevinin olmadığını, bazı konularda ilgili hollere giren ziyaretçinin ücret ödeyeceğini ama alanın ücretsiz olduğunu savunduk. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Hukuk Müşavirliği, “Burada ÇED gerekli değildir. Ama ilgili müdürlüğün takdirine bırakılmaktadır” diye yazı gönderdi. Bunun üzerine ÇED Genel Müdürlüğü, “ÇED alınsın” dedi. Geçtiğimiz günlerde son Ankara seyahatimde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı ve ÇED Genel Müdürü ile görüştüm. Biz, “Burada düzenli para toplamıyoruz” diye taahhütname vereceğiz, onu da arkadaşlar gönderdi zannediyorum. Onlar da, “Bu ÇED kapsamında değildir” diyecekler. Bu şekilde halledeceğiz, eğer bir aksilik çıkmazsa. Başka bir gerekçe olmazsa. Bir de böyle durum var. Teleferik’te de aynı şeyi yaşadık.
EN BÜYÜK PROJE
Fen İşleri Daire Başkanı Fazıl Ölçer de şu teknik bilgileri verdi: “Yeni fuar alanının konuşlandığı alan 337 bin metrekare. İnşaat alanı 240 bin metrekare. Bu büyüklüğü İzmir’de tek başına yapılan en büyük proje. Sergi hollerinin net toplam alanı 90 bin metrekare. Kapalı otopark 93 bin metrekare. 2 bin 500 araç kapasiteli. Alan 7 bloktan oluşuyor. Blokların inşaat seviyelerinde uzay kafeslerin imalatına başlandı, bazılarında montaj aşamasına gelindi. Bir de kulemiz var. Bu ayın 15’inde betonarme imalatı bitecek. Alan içinde 2 milyon metreküp hafriyat var. Bir hafriyat kamyonu 10 metreküp civarında alır. Bu, 200 bin kamyon seferi demektir. Bu hafriyatın buradan alınması ve stoklanması için Evka 7’nin orada daha önce maden ocağı olan bir bölge vardı. Oraya döküm için Orman Bakanlığı’na 1 milyon 209 bin TL bedel ödendi. Günde ortalama 2 bin metreküp civarında beton dökebiliyoruz. Fore kazıklarda yüzde 95 seviyesindeyiz. Alanda 750 personel var. 47 teknik eleman, 130-140 iş makinesi bulunuyor. Şu an 30 civarında kamyon var. Ama hafriyatın yoğun olduğu zamanlarda 85 civarında kamyon ve 15 civarında yükleyici oluyor. Amacımız uzay kafesle birlikte çatı üst örtüsünü yapıp kış şartlarında içerideki imalatları yapmak. İnşaatın yapım sürecinde bir gecikme yok. Temmuz ayında bitecek.
ADAYIM DERSEM...
Başkan Aziz Kocaoğlu’na yerel seçimlerde başkanlığa yeniden talip olup olmayacağını ve açıklaması merakla beklenen kararını ne zaman duyuracağını da sordum. Yanıt kısa ve netti: “Zamanı geldiği zaman.” Sonra da ekledi: “Geçen gün basında bizi de güldüren bir olay oldu. ‘Aziz Bey’in kaseti çıktı’ diye... Kasette bir partiliyle konuşuyorum, ‘Aday mısın?’ diyor. ‘Benim adaylığımda bir problem yok. ‘Ben adayım’ dersem... Genel Merkez’den edindiğim intiba da ‘Adayım’ dersem büyük olasılıkla adaylığımı açıklayacaklar’ diyorum. Kaset olayı da buydu...”
Paylaş