Aşağıda okuyacağınız yazı ve şiiri, bir 11 Eylül sabahı, New York’ta metroda koştururken küçük defterime not etmiştim.
Sonrasında bu kelimeler bütünlüğüne 2004-05 sonbahar ve kış koleksiyonun dokuları ve tasarımları da eşlik etti. Sizlerle paylaşmak istedim.
* * *
Bu aralar, arasında kaldım zamanın.
Ağır ve çekilmez geldi yerçekimi.
Çok uzun anlar boyunca çekti uzattı beni.
Her hücremden kopma derecesine geldim artık.
Her karemden, metre karemden, bölünmez sandığım tüm asallarımdan,
Sınırsız hızlardan, sözde bizce geçilmez ışıktan, en dip gölge düşünceden, en temiz su pıhtısına bulaşmış insan geninden,
Bildiğim bilmediğim tüm köklerimden ve belirsiz sinsi öğretilerinden.
AİT OLMAMA HAKKIMI KULLANMAK İSTİYORUM!
AİT OLMAMAK!
Aslında herkes hiçbir yere ait değil.
Herkes her yere ait.
Her yer ve herkes Tek’e ait.
Ne zaman kaydedildiğini unuttuğumuz ilk anlardan beri hep kendi çemberimizi korumak üzere programlandık. Önemli olan kişisel metre kareler, ulusal yüz ölçümleri... Çıkarlar çıkmaz oldu bizim için. Birlik bütünlük karşıt kıyılar oluşturdu. Bir’i ve Bütün’ü korumak önce onu anlamakla başlar. Yanlış anladık tüm dünyaca bu kelimelerin açılımını. Biz bizi koruyalım gerisi rüzgar olsun uçuşsun...
Köklerden gelen bilgiler ve bilgeler bizi bir adım sonrasına hazırlar.