Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

Haberin Devamı

GEÇTİĞİMİZ hafta sürekli kafamda gezdirdiğim “Karaburun’a gitmeliyim” düşünce balonu ile buluştuk ve düştük Karaburun’un virajlı yollarına. Aslında düşünceyi eyleme dönüştüren sebep tamamen duygusaldı. Vatan Gazetesi ve Küçük Oteller Kitabı’nın yazarı Mutlu (Tönbekici); 1 ay önce koruyucu anneliğini üstlendiği 5 aylık Çilek hanım ile Karaburun’a gelmişti. Mutlu’yu çok özlemiştim, bebeği ve hikayelerini ise çok merak ediyordum.
Kaptım aptamil 2’yi, kaptım bebek tırnak makasını, oyuncakları çıktım Karaburun yoluna.


Dünyanın en virajlı ama en güzel yolu
Artık nasıl bir kafa ile yola çıkmışsam; otobandan Karaburun sapağına girince, yol ikiye ayrılacak; birinde şehir merkezi, birinde İskele yazacak sanıyorum. Ha hayt şoför Nebahat! Karaburun’a varmak; otobandan içeri girdikten sonra tam 1 saat sürüyor. Yarı yolda Mordoğan; yol boyunca Kaynarpınar’dan, İnecik’e birbirinden nefis köyler var. Hedefe varınca şunu söylemek mümkün: İyi ki, Karaburun yolları büklüm büklüm de sadece meraklısı geliyor.

Haberin Devamı


Sükûnet mabedi; Yeni Liman

Üç sene önce yine Karaburun yollarında, yine Mutlu’ya kitabı için çıraklık ederken bambaşka bir Karaburun gezmiş; merkezi, nergis bahçelerini ve köylerini dolaşmış, İskele Mahallesi ya da diğer adı ile Yeni Liman’a vakitsizlikten uğrayamamıştık. Üstelik mevsimlerden de henüz kıştı. Bu kez öyle olmadı. Bu kez kısacık 1.5 günümü tamamen Yeni Liman’da geçirdim. İnanılmaz fotoğraflar çektim, 11 yıl Japonya’da yaşamış Reyhan Hanım’ın denizin üzerinde açtığı yeni-müthiş otelinde konakladım, uzun yürüyüşler yaptım, bol bol fotoğraf çektim, 60 yıllık 7 Kardeşler’den dondurma yedim ve en önemlisi tüm günümü ve gecemi aynı kıyafetle geçirdim. Bir çift plastik parmak arası, bikini ve şort-tshirt! Denize tek bir havlu ile indim. Ne cüzdanımı, ne cep telefonumu yanıma kattım kulaçlarımdan gayrı. İşte 36 saatlik Karaburun’dan damağımda ve hafızamda kalanlar. Muhakkak sizin de işinize yarar.

YENİ OTEL

Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

Denizin üzerinde... Reyhan Otel
Reyhan Hanım 11 yıl Japonya’da İngilizce öğretmenliği yaptıktan sonra Almanya’ya taşınmış. Şimdi oradaki Alman ve Türk öğrencilerine İngilizce öğretiyor. Sakin, çalışkan, minyon, akıllı, becerikli, inanılmaz görgülü bir hanımefendi. İster istemez içine Japon kültürü kaçmış diye düşünüyor insan.

Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

Yıllar önce sadece yazları gelmek için aldığı, limana kuş bakışı viran evi zaman içinde yıkıp; terasını aynen muhafaza ettiği bir rüya otel yaratmış. Otelin odak noktası teras ve deniz. Odaların hepsi bembeyaz ve son derece minimalist. Zaten 6 odanın da en güzel eşyası; camın önünden akan deniz, başka bir şeye ihtiyaç bile duymuyorsunuz. Cibinlikli karyolalar o kadar rahat ve etraf o kadar sessiz ki, çok uzun zamandır uyuyamadığım uykuya dalıyorum. Kahvaltı da başarılı, otelin önündeki minicik iskeleden kendini Karaburun’un serin sularına bırakmak da... Yaz sezonu boyunca, 2 kişilik oda, kahvaltı dahil 225 TL’den başlayan fiyatlarla.
(0232 731 26 31) www.reyhanbutikotel.com

PANSİYON

Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

Yalı Butik Pansiyon
Karaburun’da da bir pansiyon bulmuş olmanın mutluluğu ile asılıyorum deklanşöre. Pansiyonları destekleme bireysel hareketim devam ediyor. Yalı Pansiyon; o kadar 70’lerden kalma, o kadar retro, o kadar sessiz ve güzel ki. Terasında bir kadın saatlerdir limanı ve denizi seyrediyor. Öbür uçta bir sehpanın üzerinde açık kalmış bir diğerinin kitabı; rüzgar estikçe hışır hışır ediyor. Odaları süssüz, eski ama büyük ve tertemiz. Kahvaltısı konusunda bir fikrim yok, ama kötü olmazmış gibi geliyor durduğum yerden bakınca. Sezon boyunca 2 kişilik standart oda + kahvaltı; 140 TL. 2 kişilik deniz odası ise kahvaltı dahil 160 TL.
(0232 731 40 12) www.karaburunyali.com

Haberin Devamı

KLASİK

Karaburun’da telaş da yok telaşa mahal de

İskele Balıkçısı
Nam-ı diğer; İsmet’in Yeri. Sahilde pek çok balıkçı var Karaburun Yeni Liman’da. Sahil Restaurant, Number One, Salaş Restaurant bunlardan en bilinenleri. Biz, bir yerli arkadaşımızın da tavsiyesi ile İskele Restoran’a konuşlanıyor; uzun zamandır yemediğimiz lezzette tazecik mezeler, sardalya tava ve barbun yiyoruz. Hesap; Çeşme ve diğer kıyı Ege balıkçıları ile kıyaslanmayacak derecede düşük geliyor.
(0232 731 33 34)

Yazarın Tüm Yazıları