Yemeği büyüleyen kadın “Larien (Lôrıen)”

Ünlü İngiliz edebiyatçı ‘J.R.R. Tolkien’in’ kurguladığı ‘Orta Dünya’ evrenindeki ‘Elfler’in de yaşam biçimine yansıttığı bu cümledeki anlamın, gerçek dünya için de uygulanmasını dilersek, çok mu tuhaf olur? Yaşamın keyfi mi? Yoksa altının, insana, insan olduğunu unutturan sihri mi? ‘Yüzüklerin Efendisi’ film serisinin ‘Yüzük Kardeşliği’ filminde ‘Enya’nın seslendirdiği ‘May it be’ şarkısını dinleyerek ‘Lothlôrien’in büyülü ormanında çıplak ayak yürüyüşe çıkın ve az önce sorduğum soruyu kendinize de sorun, ‘May it be (Olabilir mi)?’
Fonda duyduğumuz ‘Enya’ eşliğinde yalın ayak yürüyüşe çıkmışken, başlıkta vurgu yaptığım, yemeği fotoğraflarken büyüleyen kadına, yemek ve mekân fotoğrafçısı sevgili ‘Zeynep Ercan’a uğramak gerek. Zira gezintiyi kendi ismi ‘Zeynep’le aynı anlamı taşıdığına inandığı dünyada, yani ‘Lôrien’de yapıyoruz.
Sosyal medyada gördüğünüz nefis, iştah kabartan görüntülerin ya da restoranın menüsünde sizi ayartan yemek fotoğraflarının arkasındaki kadın ‘Larien Zeynep’. Tabağı kareye oturtup fotoğraflamak yetmiyor tabii ki, yemeğin verdiği duyguyu, renklerini, sunumunu ve çevresindeki diğer objeleri de görüp anlamak gerekiyor. “Önemli olan yemeğe poz verdirmek değil, yemeğin hangi pozu vermek istediğini anlamak” dedi, sevgili Zeynep. Yemeğin, Zeynep’ten büyülendiğini fotoğraflarından anlıyorsunuz, aslında dil bilimci olduğu için yemeğin edebiyatını da biliyor, diliyle de konuşabiliyor. Mutlu aile fotoğrafını ayırt edebildiğiniz gibi mutlu yemeğin fotoğrafını gördüğünüzde, büyülü ve dramatik Larien dünyasını da anlıyorsunuz. Çalışırken izlediğimde, kaybolduğunu gördüm. Bizim dünyamızda değildi sanki ‘Tolkien’in kurguladığı ‘Orta Dünya’da Elfler’in yaşadığı ormanın hanımı, Elf soylusu, Nerwen(erkek-kadın), filmde ‘Cate Blanchett’in canlandırdığı ‘Galadriel’ gibiydi. “May it be(Olabilir mi?)” bence fotoğraflara bakın.



EN GÜZEL FOTOĞRAF

Zeynep’in muhtemelen çektiği en güzel fotoğraf, ismini ‘Lôrien’ dünyasından esinlendiği sevgili kızı ‘Arven’ olmalı. Ancak, Atakule’deki ‘Paragastroteka’nın sevgili şefi ‘Tolgar Mirelli’ye çektiği bu fotoğraf, mutlu yemeğin verdiği poz olarak ‘Larien Zeynep’ ile ilgili çok şey anlatıyor. İyice bakın anlayacaksınız.

ANANAS BURGER

Epeydir uğramamıştım ‘Etmanyak’a. Mühendis yapıları gereği, Hasan Saraç ve sevgili eşi Nazlı’nın, hem bitmeyen ar-ge çalışmalarına hem de neler ürettiklerine dair ilgim ve merakım her zaman had safhada. Sevgili Burçin’in önerisi haftanın burgeri olarak, pazar gününe kadar pişirilecek ‘ananas burger’ oldu. Sevindim, önceden bir iki defa ‘haftanın burgeri’ unvanıyla sunuma çıkan bu burgeri tatmamış olmak büyük kayıptı benim için. ‘Etmanyak’ın ar-ge ekibinden ‘Efe Katırcı’nın pişirdiği nefis burgerin içeriği için epeyce çalışıldığı belli, bakın neler var. Meşe kömürüyle karamelize edilmiş ananas, eski kaşar, dana füme, yeşil elmalı, kolalı BBQ sos, karamelize soğan ve tabii ki ‘Etmanyak’ın 140 gr’lık burger köftesi. Mayhoş lezzet, derinden etkiledi. Damağıma verdiği haz, Karayipler sahilinde ananas ağaçlarına kurulmuş hamakta, okyanusa bakarken hissedilmesi muhtemel hazla, aynı olsa gerek diye düşündüm. Hasan gelince “Siz cidden Etmanyak’sınız” dedim, doğallığını bozmadan verdiği cevap da doğaldı “İşimiz bu”. Hafta bitmeden gidin, ananas biterse okyanusun da Karayipler’in de tadını alamazsınız.