Sevgiye açılan ‘kapı’

Kapı; hayatın duygu yüklü, kavuşma, ayrılma gibi içimizi titreten anlarında kalbimiz olur. Kavuşurken ‘sevinç’, uğurlarken ‘umut’ olur, dileğimiz; geri dönüştür. Gönül kapısı, umut kapısı, ekmek kapısı gibi metaforik yaklaşımlarımız hep heyecan, hep hayattır, aşktır, sevdadır, yani doyasıya duygudur kapı.

Haberin Devamı

“İnsan; denizin olmadığı yerde, umut adına, martı olmalı.”
Nazım Hikmet

Bazı mekânlar vardır, kaliteli döşersiniz, en iyi eşyaları, en pahalı kapkacağı koyarsınız ama ruhu koyamazsınız. Öyle mekânlar vardır ki; duvarında özlü bir söz yazar, mekân çıplak kalsa da ruh yerini almıştır. Ben de yazıma bu özlü sözle başlayarak ‘Kapı’nın ruhunu koydum evvela. Şimdi siz dilediğiniz özellikleri koyun. İster kafe deyin, ister restoran, isterseniz söğüt’ün altındaki çay bahçesi deyin. Sanat atölyesi, hobi odası, kütüphane ya da müzik kulübü de diyebilirsiniz. Arkadaşlarınız Göksu ile Side’nin annesi Dilek Teyze’nin evi de olabilir, ama tek ruh var, o da ‘sevgi’. Burada davranışlar ev hali kadar doğal, gülüşler samimi, yiyecek-içecek hem doğal hem doğaçlama, umduğunuz ve bulduğunuz sizi şaşırtabilir, keyiften mayışabilirsiniz. Ankara’nın halen Ankara olduğu yerde, Kavaklıdere Gülden sokakta, ‘sevgiye acıktıysanız’ gidin ‘Kapı’ açık.

Sevgiye açılan ‘kapı’

DENİZ KOKAN KAHVALTI

Kapı’nın mis gibi bahçesinde kahvaltı yapmanın, içini ısıttığını yazmış blogger @perspectiveofbellfff. Kapı’dan girmek için en mutlu sebeplerden biri de kahvaltısı. “Kahvaltı ürünlerinin çoğu Ege’den” dedi, Side İnaç. Biz Ankaralılar denize tutkuluyuz, çünkü hasretiz. Reçeller Alaçatı, peynirler İzmir, tereyağı Hatay, zeytinyağı Ayvalık’tan olunca, kokusunu da alırız Ege’nin, Akdeniz’in. Şeri domates kurusundan kahvaltılık ezme, üzerine karadut reçeli dökülerek hazırlanan Tire’nin tatlı ‘lor’u. Sevgili Side’nin kendi elleriyle günlük hazırladığı taze meyve (portakal, havuç, taze zencefil) ve sebze (salatalık yeşil elma, ıspanak, limon) suları. ‘Lor’lu biber kızartması, pişi, simit, yumurta ve daha nicesi serpilir önünüze. Deniz havasından gelen doğal lezzetler buluşunca, damağınızda deniz dalgalanır, martı olursunuz. Kapı’nın bahçesindeki yeşile, kuşlara, sohbete de tutkuludur Ankaralı, denizi olmasa da, kahvaltısıyla mutlu olur.

Sevgiye açılan ‘kapı’

YEMEKLER ANNE KOKAR!

‘Anne eli değmeli yemeğe, kokusu sinmeli, buram buram anne kokmalı yemekler’. Dilek annenin pişirip menüye koyduğu ‘pancarlı bulgur salatası’ da öyle bir şey. Anne kokusu alınca, sizler için tarifini de aldım. Pancarları haşladığınız suyu ayırın. Bir ölçü bulgura iki ölçü oranında su olmalı. Kalın bulguru pancar suyunun içine döküp pişirin. Ilıdıktan sonra, zeytinyağı, nar ekşisi, limon, doğranmış maydanoz ve dereotunu ilave edip karıştırın. Baharatlardan tuz ve kimyonu unutmayın, pancarla süsleyip servis edin, yanına ayran alın. Kapı’nın bir de enfes portakallı keki var anne kokan, tarifini aldım ama bence gidip Dilek Hanım’dan kendiniz isteyin. Güzel müzikler eşliğinde sohbet edin, mesela kızları Göksu ve Side’nin isim hikâyelerini anlatsın size, iyice yayılın.

Sevgiye açılan ‘kapı’

KAHVE TADINDA ÇAY

“Çay, kahve ya da soğuk, ne alırsınız?” misafirliğe gittiğinizde ikram için sorulan sorudur. Genelde arada kalırız, “benim hepsi” diyesim gelir nedense. Yaz için hazırladıkları hepsini içeren bir içeceği var Kapı’nın. Kahve tadında çay veya tam tersi his veriyor, yani çayı da kahveyi de duyumsuyorsunuz. Earl grey çayı demleyip soğutun, içine double espresso kahve (filtre kahve de olur), süt, İrlanda kreması (irish cream) ilave ederek buzla iyice çalkalayın, ‘ateş düşürücü’ etkisiyle yaza merhaba deyin.

Sevgiye açılan ‘kapı’

SANATLA SOSYALLEŞİN

Son yıllarda ‘sosyalleşme’ anlayışını çoğunlukla sosyal medya araçlarını kullanmak olarak algılıyoruz. Oysa sosyalleşmek, yeni insanlarla tanışmak, bazı aktivite ve etkinliklere katılmak, yeni şeyler keşfedip öğrenmek olarak algılanmalı. @kapiankara bununla ilgili de çalışmalar yapıyor. Haziranın 19 ve 29’unda önceden de düzenledikleri heykel atölyeleri var. Eğitmen gözetiminde 2 saat süren kilden heykel çalışması bittiğinde, işlediğiniz heykeli alıp evinize götürebiliyorsunuz. Bence harika bir özgüven ve meditasyon aktivitesi, deneyin derim.

Sevgiye açılan ‘kapı’

Yazarın Tüm Yazıları