Sanat, bir nevi aşktır...

“Sanat, ruhtan günlük yaşamın tozunu yıkar.” (Pablo Picasso)

Haberin Devamı

Sanat yoluyla arınabilmek için öncelikle sanatı sevmek ve elbette ki anlamaya çalışmak gerek. Yaşama bakış açımızla ilgili bu durumu anlamak toplumun kültürel yapısıyla da ilintili. Çoğunlukla inkâr etsek de toplumumuzda sanata bakışın kısır olduğu malum... Sanata “Angarya, antin kuntin işler” sanatçıya da “Serseri, avare, Leyla” yakıştırmasını çekinmeden yapabilen bir toplumun içinden inadına çıkan sanata; “Devrim”, sanatçıya; “Devrimci” demek gerekmez mi? Her şeye rağmen estetiğe olan inancını hayatına yansıtan insanların topluma kazandıracağı şahane bir dinamizm olduğuna inanıyorum. Sonbahar mevsimindeyiz doğal olarak kimi ağaçların yaprakları kızarıyor, sararıyor ve sonra dökülüyor. Kimileri bu durumu değerlendirirken içinin karardığını, soğuk havanın üşüttüğünü ve yerlere dökülen yaprakların kirliliğinden şikâyet ediyor. Kimilerinin de yüreği kabarıyor heyecan basıyor “Nefis bir manzara” diyerek, bununla ilgili şiirler, metinler yazıyor. Gördükleri nefis manzarayı tuvale aktaranlar, fotoğraflayanlar, seramiklerine, kilimlerine desen olarak işleyen sanatçılar olduğu gibi... Bir başkasının yeteneği olmayabiliyor, kâğıda, tuvale dökemeyebiliyor ancak illaki kalbi atıyor... Aşık oluyor... Aşk da bir nevi sanat değil midir?

Haberin Devamı

BULUTLARIN ALTINDA: GERÇEKLER VE DÜŞLER ‘SERDAR ACAR’

Sanat, bir nevi aşktır...

Yıllar önceydi bir resim sergisinde, estetiği seven herkes gibi hoşuma giden resimlere kısaca bakıp geçiyordum ki; 70’li yaşlarında bir hanımefendinin bir resmin önünde dakikalarca durup neredeyse gözünü kırpmadan dikkatlice izlemesi ilgimi çekti... Ben tüm sergiyi gezip tamamlamıştım ancak kadının halen aynı resmin önünde duruşu normal miydi anlamak istedim. Kadın benden ya da diğerlerinden farklı olarak ne görüyor diye meraklanmıştım... Oradan ayrılmadan önce yanına gidip usulca “Çok uzun baktınız... Ne gördünüz?” dedim... Soruya verdiği cevap etkileyiciydi... “Kendimi” dedi. Şaşkınlığım geçmeden “İstersen sen de kendini görebilirsin” diye devam etti. “Hayat bu demek işte... Her rüyada olduğu gibi her resmin içinde olma ihtimalimiz de var...” Nefis bir tespitti ve beni derinden içine aldı... Sanatçı Serdar Acar’ın resimlerine baktığımda da derinden etkilendim ve aklıma yaşadığım yukarıdaki diyalog geldi.

Haberin Devamı

GERÇEKÜSTÜCÜ GERÇEKLİK

Her resimde kendimi bulmam kolay olmuyor ancak Sevgili Serdar’ın kullandığı renkler, insanlar, ağaçlar, evler, pastoral yaşam ile biz izleyiciye yorumlamak, belki de doldurmak için bıraktığı geniş alanlarda kendi özlemlerimle örtüşen dingin duyguları bulabilmek zor olmadı. Sohbetimizde de “Mümkün olduğunca izleyiciyi anlamı çarpıtmaması için yönlendirmekten kaçınıyor ve yorumlaması için ona geniş alan bırakıyorum...” dedi. “Gerçeküstücü gerçeklik” kavramını kullanırken gerçeğin aslında gerçeküstü bakışla birlikte anlamlandığını vurgulamasına şapka çıkardım. Kararlı bir özgürlükle işlediği duygularını tuvale aktarmaktan aldığı haz; tamamen kendi iç dünyasının sanata ibadet etmek olarak değerlendirdiği üretimi tetiklemesinden kaynaklanıyor.

Haberin Devamı

 ARTSY ATAKULE VE ECE KALELİ

Sanat, bir nevi aşktır...

Serdar Acar’ın 21 Kasım 2024 (bugün) saat 19.00’da Atakule gastronom katındaki etkinlik alanında başlayacak olan sergisinin hazırlanmasında çok değerli isimler rol alıyor. Serginin yazılarını benim de hayranlıkla takip ettiğim, sanatı sevdiren kadın sanatçı-akademisyen “Dilek Karaaziz Şener” yazmış. Sergi danışmanlığını yaratıcı müzeci, Erimtan Müzesi etkinlik ve proje direktörü Sevgili “Pelin Okvuran” yapıyor. Sanatçı Serdar Acar’ın 6’ncı ve yaklaşık 250 eserden oluşan en kapsamlı sergisinin mimarı ve kurgulayıcısı “Ece Kaleli” aynı zamanda yürekli bir sanat destekçisi. Atakule’nin resmi hediyelik eşya dükkânı ile birlikte “Artsy” ismiyle sanat etkinliklerini önceleyen şahane bir kafenin de işletmecisi. Sergi süresince kafede sanatçının kullandığı pastel renklerden doğal malzemeden “Düşler” ve “Gerçekler” ismiyle iki farklı lezzette kokteyllerin tadına bakmalısınız. Mağazada sergilenen Serdar Acar’ın eserlerinin işlendiği eşarp ve battaniyelerinin yanı sıra yine sanatçının içi boş resimlerinin boyanmak üzere Prof. Dr. Tevfika İkiz’in önsözü ile “Yetişkinler için Boyama Kitabı” sanatseverin ilgisine sunulmuş.

Haberin Devamı

 ‘PILAR QUINTANA’ ANKARA’DA

Sanat, bir nevi aşktır...

Ülkemizde Can Yayınları tarafından Türkçe’si yayınlanan ödüllü “Uçurtmalar” ve “Köpek” isimli kitapların yazarı Kolombiyalı ünlü kadın yazar “Pilar Quintana” Ankara Üniversitesi Latin Amerika Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin davetlisi olarak 21 Kasım 2024 (bugün) saat 14.00’te, Beşevler’deki rektörlük binasında hayranlarıyla buluşuyor. Kaçırmamanızı tavsiye ederim.

 

Yazarın Tüm Yazıları