Mesut Bey'le Erkan Bey, Yavuz Bey'e ne anlattı?

POLİTİKACILARIN artık işe yaramadığını bir türlü kavrayamadıkları bir tarzı var:

Uçakta gazetecilere uçuk proje açıklamak.

Sabah Gazetesi Yazarı Yavuz Donat, Turizm Bakanı Erkan Mumcu ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'la birlikte Ankara'dan Antalya'ya gitmiş. Dünkü köşesinde aralarında geçen konuşmaları aktarıyor.

Bir örnek vereyim. Antalya'dan helikopterle Kemer'e doğru gidiyorlar. Yazar şöyle yazıyor:

‘‘Ama o da ne?

Altımızda bir ‘‘kirli dere.''

Bu derenin üstünü örtemez miyiz?

Pisliği için önlem alamaz mıyız?

Mesut Bey:

-İnince emir vereceğim.''

* * *

Güzel konuşma!

Yalnız...

Kirli derenin üstü örtülmez.

Çünkü biriken gazlar patlar.

Kirli dereyi temizlemek zor iştir.

Her yanına kolektörler yapılır.

Bütün atıksular bu kolektörlerde toplanır.

Bunlar bir arıtma tesisine tünellerle götürülür.

Arıtılıp denizin derinliklerine deşarj edilir.

O derenin etrafında fabrikalar vardır.

O fabrikaların arıtma tesisi yapması, sonra da o arıtma tesislerini çalıştırması gerekir.

Bunlar zor, uzun işlerdir.

Mesut Bey'in helikopterden inince emir vermesiyle olmaz!

* * *

Sonra birdenbire Mesut Yılmaz Turizm Bakanı Erkan Mumcu'ya dönüyor. Ondan, İstanbul için geliştirdiği projeyi anlatmasını istiyor. Erkan Mumcu da anlatıyor. Bakın:

‘‘Pera... Sultanahmet... Kazancı yokuşu... İtalyan Yokuşu... Salı Pazarı... Perşembe Pazarı gibi bölgelerin ‘‘bazı bölümleri'' araç trafiğine kapatılacak.

Buralarda ‘‘parasız... Raylı sistem'' devreye girecek.

Araç trafiği Tarlabaşı, Gümüşsuyu, Halaskargazi bulvarlarından işleyecek.

Beyoğlu, Turizm Geliştirme Projesi ile, İstanbul'un göbeğinde ‘‘eski İstanbul'' yaşatılacak.

Erkan Mumcu'ya diyoruz ki:

- Çizer misiniz?

Ve uçakta ‘‘eski şehir''in krokisi çiziliyor.''

* * *

Artık buna ne diyeyim?

Aklıma gelenleri öylesine yazayım bari.

Kazancı Yokuşu'nu ömründe hiç görmüş mü Erkan Mumcu?

O parasız raylı sistem kimin parasıyla kurulacak?

Turizm Bakanı'na İstanbul'a kent projesi çizme hakkını kim vermiş?

Herhalde İstanbullular değil!

Diyelim çizdi krokisini, nasıl uygulayacak?

Benim bildiğim, turizm belgeli içkili eğlence yerlerine İçişleri Bakanlığı'nın karışmasını bile engelleyemedi!

Sultanahmet’teki ses gösterisinin 26 yıllık kayıtlarını yenilemeyi dahi beceremedi!

* * *

Anlayın artık, geçti bunların modası.

Proje kirliliğinde boğulduk. Yalama olduk.

Uçaktan yağan proje bombardımanının sebebini de biliyoruz:

Gerçekleşebilecek işleri bile beceremeyenler, gerçekleşemeyecek hayalleri yutturmaya çalışır.

Hayal de hayal olsa bari!