Paylaş
Türkiye'de eğitim sisteminin önemli bir sorunu var, o da İngilizce.
Öğrencilere hiçbir aşamada doğrudürüst yabancı dil öğretemeyen sistem, sonunda geldi, üniversiteleri de tıkadı.
İngilizce sorunu, daha doğrusu İngilizce kompleksi (aşağılık kompleksi gibi bir şey bu) üniversitelerimizi esir aldı.
Bugün arkadaşımız Ersin Kalkan'ın haberinde, Yıldız Teknik Üniversitesi'nin İngilizce eğitim vereceğim diye nasıl çırpındığını okuyabilirsiniz: Üniversite, en temel derslerden birini İngilizce olarak verecek hoca bulamayınca, dersin kendisinden vazgeçebiliyor!
İngilizce eğitim sorunu, sadece Yıldız Teknik'i değil, bütün üniversiteleri ilgilendiriyor.
Son yıllarda bütün kamu üniversiteleri, belli dallarda Türkçe eğitim veren bölümlerin yanısıra, İngilizce eğitim veren ikinci bölümler açtılar. Bunlar öğrenci adaylarından da büyük rağbet gördü.
Bu konuda bir başka örnek verelim. Arkadaşımız Zeynep Güven, üniversiteleri gördükleri ilgi açısından sıraladı. Sıralamayı, fakültelerin taban puanını, yani buralara giren öğrenciler arasında en düşük puana sahip öğrenciyi temel alarak yaptı. Buna göre tıp eğitiminde ilginç bir sıralama ortaya çıktı.
Türkiye'de adayların en çok rağbet ettiği tıp fakülteleri şöyle sıralanıyor: Hacettepe İngilizce, Cerrahpaşa İngilizce, Hacettepe, Başkent, Marmara İngilizce, Gülhane Sivil Kız, Ankara, Çapa, Gazi, Ege, Cerrahpaşa Türkçe...
Bu ilk 11 üniversiteye baktığımızda, Türkiye'nin en önemli tıp fakültelerinden Çapa ve Cerrahpaşa'nın (Türkçe) nasıl gerilere düştüğünü görüyoruz. İngilizce bölümleri olan üniversiteler ise ilk sıralarda.
Sanki insanlar üniversiteye doktor, mühendis, mimar olmak için değil de, İngilizce öğrenmek için giriyor!
Gençler bu taleplerinde haklı olabilirler. Yabancı dil öğrenme imkanı çok sınırlı.
Ama üniversitelerin, kendi temel görevlerini bir kenara bırakarak, bütün gayretlerini İngilizce öğretmeye vermeleri inanılır gibi değil.
Paylaş