Paylaş
Dün yazmaya başladığım, Habitat Derneği’nin Infakto RW (Infacto Research Workshop – Uluslararası Politika Akademisi) ortaklığıyla gerçekleştirdiği “Türkiye’de Gençlerin İyi Olma Hali Araştırması” nın sonuçlarını aktarmaya ‘eğitim’ konusu ile devam ediyorum.
Araştırma çalışmasına katılan ve eğitimine devam etmekte olan gençler arasında aldıkları eğitimden memnun olanların oranı %50. 2017 yılında %74 olan bu oran; önce ekonomik kriz daha sonra da pandeminin etkisiyle düşmüş; 2023 yılında da en düşük değerine ulaşmış bulunuyor. Öğrenciler arasına aldığı eğitimden en az memnu olanlar yüksek lisans/doktora ve açık öğretim öğrencileri.
Gençlerin %48’i son dönemde geçtikleri uzaktan eğitimde derslere ve sınavlara yeterince hazırlanamadıklarını, %44’ü de öğretim üyelerine ya da öğretmenlerine erişmede zorluk çektiklerini belirtiyorlar. Benzer oranda bir kesim derslere erişimde sorun yaşadıklarını,
%41’i de derslere yeterince katılamadıklarını söylüyor. Gençler için aldıkları uzaktan eğitimde yaşanan sorunların en önemli nedeni, uzaktan eğitim sistemindeki sorunlar (%43). Odaklanamamak da öğrenciler tarafından sıkça belirtilen konular arasında. Görüşülen gençlerin %90’ı bu sorunlar nedeniyle yüz yüze eğitimin çok daha iyi olduğu kanısında. Uzaktan eğitimin yararlı olduğunu belirten gence ise, neredeyse hiç rastlanmamış bulunuyor.
Araştırma çalışması gençlerin %28’inin başka bir ülkede eğitimine devam etme, %43’ünün de başka bir ülkeye yerleşme isteği taşıdığını ortaya koyuyor. 2019 yılında sırasıyla %23 ve %25 olan bu oranlar, son dönemde kayda değer bir artış göstermiş durumda. Yaşamına yurt dışında devam etmek isteyen gençlerin hedefledikleri ülkeler arasında birinci sırada Almanya gelirken; bu ülkeyi ABD, Fransa ve İngiltere izlemekte. Başka bir ülkeye yerleşme isteğinin en önemli nedeni de ‘daha iyi iş ve daha iyi eğitim olanakları’ olarak belirtiliyor. Öte yandan bu gençlerin ancak yarısı bu planlarını gerçekleştirebileceklerine inanıyor. Bu oran 2020’de ise %60 idi.
Türkiye’de Gençlerin İyi Olma Hali Araştırması, gençlerin sadece %38’inin maddi durumlarından memnun olduklarını gösteriyor. Bu oran 2017 yılında %61 iken, daha sonra
% 47’ye düşmüş ve bir süre bu düzeyde kalmıştı. Son araştırmanın ortaya koyduğu %38’lik oran, gençlerin maddi konularda biraz daha kötümserleştiğine işaret ediyor. Araştırma çalışmasına göre, gençlerin ortalama geliri 3.000 TL - 9.000 TL aralığında bulunuyor. İhtiyaç duyduklarını belirttikleri gelir aralığı ise 9.000 TL - 18.000 TL aralığında. Bu rakamlar, gençlerin %8’inin göreli yoksulluk yaşadığını gösteriyor.
Ekonomik durumdaki kötüleşme gençler arasındaki göreli yoksulluk duygusunu artırmış durumda. Gençler arasındaki yoksulluk duygusunun arttığını gösteren başka bir bulgu da
kendilerini çevrelerindeki diğer insanlarla karşılaştırmalarında göze çarpıyor. 2017 yılında gençlerin %61’i kendilerini orta halli olarak tanımlarken sonraları bu rakam iyice düşmüş, kendi durumunu “iyi” olarak tanımlayanların oranı ise %15’te kalmış durumda.
Daha önceki araştırma çalışmalarında olduğu gibi bu çalışmada da gençler arasında gönüllülüğün ve bir sivil toplum kuruluşuna üyeliğin pek yaygın olmadığı görülüyor. Gençler arasında gönüllü faaliyette bulunanların oranı %9, herhangi bir sivil toplum kuruluşuna üye olanların oranı ise %11. Gönüllülük yapan az sayıda gencin karşılaştığı en önemli sorun ise, yaptıkları harcamaları karşılamakta zorlanmaları. Gönüllülük yapmayan çoğunluk için bu durumun en önemli sebebi, gönüllülük için zaman bulamamaları.
Araştırma çalışmasında görüşülen gençlerin siyasi görüşlerine bakıldığında; %52’sinin kendisini milliyetçi olarak tanımladığı; sağcıların oranının %26, kendisini dindar olarak nitelendiren gençlerin oranının ise %25 olduğu görülüyor. Gençler arasında siyasetle ilgili olanların oranı %38.
Araştırma çalışması gençlerin siyasal konularda kendilerini çok fazla yeterli hissetmediklerini gösteriyor. Görüşülen gençlerin %35’i hükümetin işlerine karışma şansı olmadığı görüşüne katılırken, kamu görevlilerinin vatandaşları umursamayacağı kanısında olanların oranı %31. Gençlerin %93’ü siyasetçilerin halkın sorunlarıyla ilgilenmeleri gerektiği kanısında. Gençler arasında yaygın olarak görülen bir duygu da anomi. Bireylerin yaşadıkları toplumda neyin doğru neyin yanlış olduğunu kestirememeleri anlamına gelen anomi, gençlerin siyasete yabancılaşmalarını da doğrudan etkiliyor. Çalışmaya katılan gençlerin %16’sı yüksek anomi skoruna sahip. Bu oran ebeveynlerinin sahip olduğu anomi düzeyi ile aynı gözükmekte. İş arayan gençlerin ve çalışanların daha yüksek anomi skorları bulunurken, siyasi tercihi emek ve özgürlük ittifakı olan gençlerin arasında yüksek anomi skoruna sahip olanların oranı %36.
Araştırmaya katılan gençlerin %35’ i Türkiye’de seçimlerin adil ve şeffaf yapılmadığı görüşünde. Bu görüşe katılanların oranı Millet İttifakı seçmenleri arasında %83, Emek ve Özgürlük İttifakı seçmenleri arasında %93. Oysaki Cumhur İttifakı seçmenlerinin %79’u seçimlerin adil ve şeffaf biçimde uygulandığı kanısında.
Gençlere göre; karşılaştıkları en önemli sorun enflasyon ve hayat pahalılığı, ikinci sıradaysa işsizlik ve iş bulamamak geliyor. Üçüncü sırada kiraların yüksek olması, dördüncü sırada da sokaklardaki şiddet ön plana çıkıyor. Gençlerin oy verirken en fazla dikkate alacakları sorunun enflasyon ve hayat pahalılığı olduğu da araştırma çalışmasında ortaya çıkan sonuçlardan biri. Farklı siyasi tercihlere sahip gençlerin farklı konuları ön plana çıkardığı da görülüyor. Cumhur İttifakı’ na oy verecek gençler kiraların yüksekliği ve terör saldırılarını daha yüksek oranda belirtmişken; Millet İttifakı seçmenleri arasında enflasyon, hayat pahalılığı ve üniversite eğitiminin niteliksizliği diğer parti tabanlarına göre daha ön plana çıkıyor.
Gençlerin ancak %38’ i görüşlerinin ülkenin yönetim biçimine doğru bir şekilde yansıdığı düşüncesinde. Bu konuda da farklı parti tabanları arasında bir ayrışma olduğu görülüyor. Cumhur İttifakı seçmenlerinin %83’ ü görüşlerinin ülkenin yönetim biçimine yansıdığını Düşünürken; Millet İttifakı’nda bu oran %18, Emek ve Özgürlük İttifakı’nda ise %6.
Gençlerin %65’ i Türkiye’ye karşı bir duygusal bağ sahibi olduklarını belirtiyorlar. Cumhur İttifakı seçmenlerinde bu oran %74, Millet İttifakı seçmenlerinde %57. Gençler arasında %16’ lık bir kesim Türkiye’de demokrasinin işleyişinden memnunken; bu oran Cumhur İttifakı seçmenleri arasında %44, Millet İttifak seçmenlerinde %3, Emek ve Özgürlük İttifakı’nda da %5. Parti tabanları arasındaki bu farklar, demokratik prensipler konusundaki
algıların da partizanlaştığını gösteriyor. Çalışmaya katılan gençlere ülkedeki siyasal durum hakkında ne hissettikleri sorulduğunda; birinci sırada öfke, ikinci sıradaysa umut gelmekte. Bu duyguları bir dizi olumsuz duygu izlerken, gurur ve sevinç düşük oranlarda kalıyor. Bu konuda da parti tabanları arasında farklar gözleniyor. Cumhur İttifakı taraftarlarının ön plana çıkan duyguları ‘umut’ ve ‘gurur’ iken, Millet İttifakı taraftarı gençlerde ön plana çıkan duygular ‘öfke’, ‘korku’, ‘hayal kırıklığı’ ve ‘üzüntü’. Emek ve Özgürlük İttifakı’ nda ise egemen duygu ‘öfke’.
Dünkü yazımda da ifade etmiş olduğum gibi, “Türkiye’de Gençlerin İyi Olma Hali Araştırması” 2023 raporu, gençlerle ya da gençlikle ilgili alanlarda çalışan ilgililer ve yetkililer açısından önemli bulgular içeriyor. Bu bulguların dikkate alınması durumunda, iki yıl sonra yapılacak araştırmada sonuçların pozitif anlamda değişebileceğini düşünüyorum.
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz günler dileğiyle…
Paylaş