Paylaş
Biliyorsunuz ki, tüm engellerime karşın inatla yarınlara ümitle bakmaya çalışan bir kişiyim ben. Ancak son günlerde oldukça zorlanıyorum ümitlerimi taze tutmakta. Karamsarlığa kapılmaktan ve o karanlıktan hiç çıkamamaktan korkuyorum…
“Bir şehit toprağa verilmeden, yeni bir şehit daha geliyor…” Bu cümle, bir önceki günün gazetelerinden alınmış bir ara başlık. Bir ara başlık daha: “Bingöl’de askerleri taşıyan otobüse yapılan hain saldırıda 9 şehit, 70 yaralı var.” Kim bilir kaçı iyileşebilecek bu askerlerin, kaçı sakat kalacak? İyileşenlerin çoğu da, muhtemelen psikolojik rahatsızlığını kolay kolay yenemeyecek.
27 Haziran 2010 tarihli Sabah Gazetesi’nden aldığım bir habere göre; 1984-2010 yılları arasında 31 bin 409 terör eylemi gerçekleşmiş. 26 yıllık bu süre içinde; 12 bin 404 asker,
3 bin 388 polis, bin 932 köy korucusu, 4 bin 274 vatandaş olmak üzere toplam 21 bin 948 kişi terör nedeniyle yaşamını sakat olarak sürdürmeye mahkûm edilmiş.
19 Eylül Gaziler Günü nedeni ile Anıtkabir’de düzenlenen törene katılan Gaziler “Yeter artık, analar ağlamasın” diyerek teröre lanet okudular. Tek bir vatan evlâdının bile, artık, kendi yaşadıklarını yaşamasını istemediklerini dile getirdiler.
1 Mayıs 2012 tarihli bir habere göre ise; Türkiye’de günde 172 iş kazası yaşanıyor ve her gün üç işçi ölüyor, üç işçi sakat kalıyor. Hükümet’in yeni hazırladığı İş Güvenliği Yasası umarım bu sorunu çözer.
Trafik kazalarının neden olduğu sakatlıkların oranı da hayli yüksek ülkemizde. Trafik kazaları sonucunda mağdur ve ailelerinde meydana gelen psikolojik fiziki ve maddi zararlar konusunda yapılan bir araştırmada; ölenlerin ailelerinin %90'ı, sakat kalanların ailelerinin %85'i yaşam düzeylerinde kalıcı ve belirgin düşüş olduğunu ifade etmişler.
Engellilikle mücadele ederken; terör eylemleri, iş kazaları ve trafik canavarı yeni engelliler katmaya devam ediyor aramıza. Buna bir son vermemiz gerek. Trafik canavarını yenmek büyük ölçüde biz vatandaşlara düşüyor. Biraz daha dikkatli olup, trafik kurallarını kesinlikle ihlâl etmeyeceğiz. Devletimiz de, bu kurallara uyulup uyulmadığını sıkı bir biçimde denetleyecek. İş kazalarının önlenmesi için işverenlerin ve Devlet’in birlikte çalışmaları gerekiyor. Terör ise yalnızca Devletimiz tarafından engellenebilecek bir konu.
Kadere inanırım ben. Ama her gün onlarca şehit verilmesinin kaderimiz olduğuna kesinlikle inanmıyorum. Bunu değiştirebiliriz. Değiştirmeliyiz…
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş