Paylaş
Düşünün ki, engelli bir çocuğa ya da engelli bir bireye sahip aileler için bilgi, destek ve savunma hizmetleri sunan bir kurum var ülkemizde. Engelin ne olduğu önem taşımıyor. Bu kurum her tür engelin ve engellinin yanında yer alıyor.
“Engelli” kelimesi farklı kişilerde farklı anlamlar çağrıştırabilir. Bazı kişi ya da kurumlar “engelli” kelimesini kullanmaktan kaçınarak, “özel ihtiyaçlar”, “ilave ihtiyaçlar” ya da “farklı yetenekteki çocuklar” deyimlerini kullanmayı tercih edebilirler. Ancak, “engellilik” olumsuz bir kelime olmak zorunda değildir. Herhangi bir engelin çocuğunuz ve ailenize yükleyeceği zorluklar ve kısıtlamaların farkında olmak ve bunları kabullenmek çok önemlidir. Ancak aynı zamanda çocuğunuzun güçlü yönlerine ve yeteneklerine odaklanabilmek de önemlidir.
Kendi durumlarını hangi kelimelerle tarif ederlerse etsinler, aslında hepsi de çocukları ve aileleri için en iyi ve en doğruyu arayan ebeveynlerin yönettiği bir kurumdan söz ediyorum. Bu nedenle, engelli bir çocuğa sahip olmanın ne anlama geldiği çok iyi biliniyor ve konular ailelerin bakış açısından değerlendirilebiliyor. Bu kurum ailelere, çocuklarının hastalıklarının teşhisinden tedavilerine ve eğitimlerine kadar, her konuda destek oluyor. Engelli ailelerin haklarının hükümet nezdinde savunuculuğunu yapıyor.
Bütün çocuklar öğrenebilirler ve ilerleme kaydedebilirler. Aileler çocuklarına onlar için en iyi olan eğitimi aldırmak isterler. Sözünü ettiğim kurum verimli bir ebeveyn-okul ortaklığı kurulması ve eğitimde engelli çocuklar için olumlu sonuçlar alınması yönünde çalışıyor. En iyi sonuçlara ise öğrenciler, ebeveynler ve okul birlikte çalıştığında ulaşılıyor.
Devlet engelli çocuklara çeşitli olanaklar sunuyor. Sözü edilen kurum, ebeveynlere bu olanakların değerlendirilerek çocukları için en iyi olanının seçilmesinde yardımcı oluyor. Kurum, okul seçiminden sonra da ailelerin yanında yer alıyor ve ihtiyaç duydukları her türlü desteği sağlıyor. Yalnız olmadıklarını bilmek güçlü kılıyor bu aileleri. Bu güç çocuklarına da yansıyor ve hayatları bir nebze de olsa kolaylaşıyor.
Aslında tamamen hayal değil bu söylediklerim. Avustralya’da böyle bir kurum var. Yukarıda yazdıklarımdan çok daha fazlasını yapıyor bu kurum. Eğitim çalışmaları düzenliyorlar, çeşitli aralıklarla bilgilendirici dergiler çıkarıyorlar. Engelli çocukların topluma karışabilmeleri ve engelsiz çocuklarla aynı olanaklara sahip olabilmeleri için çalışıyorlar. Ancak tabii ki yalnızca böyle bir kurumun çalışması yeterli değil. Ebeveynlerin de çocuklarına güvenmeleri, onları oldukları gibi kabul etmeleri ve onlardan utanmamaları gerekiyor. Onlara başarma şansı vermenin tek yolu bu.
Umarım çok yakın bir gelecekte bizim ülkemiz için de hayal olmaktan çıkar böylesi kurumlar. Aslında her engel grubunda özveri ile çalışan derneklere sahibiz. Belki bir gün hepsi bir araya gelerek böyle güçlü bir kurum oluşturabilirler. İşte o zaman, hayallerimizi gerçeğe dönüştürmüş oluruz…
Engellerimizi hissettirmeyecek, engelsiz bir yaşam dileği ile...
Paylaş