Paylaş
Hepimizin bildiği gibi, Türkiye’nin ev sahipliğinde yapılan Avrupa Ampute Futbol Federasyonu (EAFF) Avrupa Şampiyonası’nın final karşılaşması Türkiye’nin şampiyonluğu ile son buldu.
Türkiye Futbol Federasyonu’nun “Türkiye Futbol Oynuyor” projesi kapsamında destek verdiği Bedensel Engelliler Spor Federasyonu bünyesinde bulunan Ampute Milli Futbol Takımı, EAFF Avrupa Ampute Futbol Şampiyonası final maçında İngiltere ile karşılaştı. Vodafone Park’ta oynanan karşılaşmada ay-yıldızlı ekibimiz rakibi karşısında 2-1’lik üstünlük elde etti.
Hızla yayılan bu haber son zamanlarda hasret kaldığımız bir mutluluk yaşattı bizlere. Ve inanıyorum ki, çoğumuzun hayatı farklı bir bakışla yeniden gözden geçirmesine neden oldu. Zira hiç de sıradan olmayan bu başarı çok şey anlatıyordu.
Bizlere bu gururu yaşatan kahramanlar kimlerdi? Sizleri bilmiyorum ama ben gerçekten merak ediyordum bunu. Bu konudaki sorularımın cevaplarını ertesi gün NTV’de yayımlanan “Ampute Milli Takımı oyuncularının hikâyeleri” başlıklı haberde buldum. Ve Türkiye’ye şampiyonluk kupası getiren ekipte yer alan 13 kahramanımızın farklı hayat hikâyelerindeki ortak noktanın ‘azim’ olduğunu gördüm.
Bu hikâyelerin kimi hayata 1- 0 yenik başlamış, kimi ise 1- 0 yenik devam etmek zorunda kalmış olan kahramanlarının hiçbirisi yenilgiyi kabullenmemiş. Oysaki hiç de kolay değilmiş yaşadıkları.
Şırnak’ta komando olarak görev yaparken mayına basması sonucunda sol bacağını dizinin altından kaybeden Ampute Milli Futbol Takımı Gazi kaptanı Osman Çakmak’ın takım arkadaşlarından:
Feyyaz Gözüaçık’ın doğuştan tek bacağı yok;
Alican Kuruyamaç, trafik kazası sonucu sağ ayağını kaybetmiş;
Muhammed Yeğen, bir bacağı kısa doğmuş;
Rahmi Özcan’ın sağ bacağı doğuştan engelli;
Serkan Dereli’nin doğuştan bir bacağı yok;
Fatih Şentürk, motosiklet kazasında sol bacağını kaybetmiş;
Fatih Karakuş, çocukken elektrik çarpması sonucunda sol kolunu yitirmiş;
Kaleci Selim Karadağ’ın bir kolu doğuştan kısa;
Kemal Güleş’in üzerine 11 yaşında bir inşaat yıkımını seyrederken kepçe düşmüş;
Bebekken havale geçiren Ömer Güleryüz’ün sol bacağı gelişmemiş;
Mehmet Yunsur çocukken tarlada ayağını saman makinesine kaptırmış.
Bu hikâyeler hayatımızın kendi seçimlerimizle belirlendiğinin en önemli kanıtı. Bugün “kahraman” ilan ettiğimiz bu 13 futbolcu kendine acımayı değil inanmayı ve engeline karşın mücadele etmeyi tercih etmiş. Ve gördüğünüz gibi onların bu tercihleri kendileri ile birlikte ülkemize de çok şey kazandırdı. Onlar bize kafalarımızdaki engelleri aşabilirsek eğer, bedenlerimizdeki engellerin de kalkacağını gösterdiler.
Bize şampiyonluk kupası getirdikleri, daha da önemlisi unutulmaz bir hayat dersi verdikleri için bir teşekkür borçluyuz Ampute Milli Takımı Oyuncularımız’a…
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş