Paylaş
23 Nisan 1920 ilk Büyük Millet Meclisimizin toplandığı gün… 23 Nisan, ulusun yönetme yetkisini kullanmaya başladığı gün… 23 Nisan, Milli Egemenlik Bayramımız… Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, bu özel ve anlamlı günü çocuklara armağan etti. Büyük önderimiz çocukları hem çok seviyor hem de onlara çok güveniyordu. 1922 yılında Bursa’dan şöyle seslendi onlara:
Küçük hanımlar, küçük beyler!
Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız.
Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz.
Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre
Çalışınız, sizlerden çok şey bekliyoruz…
Dün, Meclisimiz 95'inci yaşını tamamladı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeni ile pek çok etkinlik düzenlendi. Bu etkinliklerden birine ben de katıldım. Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği’nin engelli çocuklar için bir şenlik havasında düzenlemiş olduğu bu etkinlikte ihtiyaç sahibi çocuklara tekerlekli sandalye dağıtıldı. Derneğin Genel Başkanı Kemal Demirel, 1960 doğumlu. 1970 yılında geçirdiği yanlış omurilik ameliyatı sonucu belden aşağı felç olmuş ve on bir sene hastanede yatmış. O dönem ailesini de kaybeden Demirel, 1981 yılında hastaneden çıktıktan sonra güçlükler ile dolu hayat mücadelesine atılmış.
Bedensel Engellilerle Dayanışma Derneği, 1993 yılında, Kemal Demirel ve eşi ile 7 arkadaşları tarafından kurulmuş. Daha Dernek kurulurken, ihtiyaç sahiplerinin tekerlekli sandalyeye kavuşturulması amaçlanmış. Demirel kendisini tanıdığım günden beri, tekerlekli sandalyenin yürüyemeyenler için taşıdığı önemi çok iyi bildiğinden olsa gerek, ihtiyacı olan herkesin, özellikle de çocukların tekerlekli sandalye sahibi olabilmesi için var gücü ile çalışıyor. Dünkü etkinlikte, 16 çocuk daha kendi rahatsızlığına özel tekerlekli sandalyesine kavuştu ve mutlu oldu.
Bu 16 çocuk verilen bu tekerlekli sandalyelerle hareket edebilme, okula gidebilme, parka çıkabilme fırsatına da kavuşmuş oldu. Bu derneğin listesinde daha 270 çocuk var sandalyeye kavuşmayı bekleyen. Oysa yol boyunca rengârenk lâleler, türü belirsiz çiçekler gördüm ben. Pek güzeller itirazım yok, ama çocuklarına tekerlekli sandalye bulamayan bir ülkede otoyol kenarlarına her sene baştan dikilen rengârenk lâleler ve türü belirsiz çiçekler olmadan da yaşayabilirim ben. Ödediğim verginin otoyol kenarı duvarlarda iki haftada bir değişen çiçek panolarına harcanması yerine; iki haftada bir, bir çocuğun daha okula gidebilmesi için harcandığını duymak dünyanın bütün çiçeklerinden daha mutlu edebilir beni. “Artık sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmeliyiz.” demiştim bir önceki yazımda. Haksız mıyım sizce?
21-26 Nisan 2015 tarihleri arasında üçüncü kez perdelerini açan Ankara Engelsiz Filmler Festivali de çocuklar için zengin bir program sunuyor. Festival, çocuklar için hazırladığı ve tümünü sesli betimleme, işaret dili ve ayrıntılı altyazı ile erişilebilir mekânlarda göstereceği film seçkisiyle; görme, işitme ve ortopedik engeli bulunan çocukların görebilen, duyabilen yaşıtlarıyla birlikte film izlemelerine olanak sağlayacak. Festival'in, çocukların sinema alanında bilgi ve becerilerini geliştirmek için düzenlediği Canlandırma Atölyesi'nde, işitme engelli çocuklar bir canlandırma filmin nasıl üretildiğini öğrenecek ve kendi kısa canlandırma filmlerini yapacaklar. Bu sene ilk kez düzenlenen Otizm Dostu Gösterim'de ise otizm spektrum bozukluğu olan çocuk ve gençler, yakınları ile birlikte film izleyebilecekler.
İstanbul 2. Bölge Bağımsız Milletvekili Adayı Batuhan Aydagül eğitimin gücüne inanıyor ve diyor ki: “Çocukların eğitim haklarının gasp edildiği bir ülkede ne eşitlik ne de sosyal adaletten bahsedilebilir. Nitelikli eğitim almak zenginiyle fakiriyle kentlisiyle köylüsüyle bu ülkede yaşayan her çocuğun hakkı!”
Batuhan Aydagül, farklı ülke ve kurumlarda 15 yıldan fazla deneyimi olan bir eğitim politikası uzmanı. Stanford Üniversitesi’nden Eğitim Yönetimi ve Politika Analizi yüksek lisans derecelerine sahip olan Aydagül son 13 yıldır Türkiye’nin en saygın sivil toplum kuruluşlarından biri olan Eğitim Reformu Girişimi’nde eğitim politikası uzmanı olarak çalışmış, son 4 yıl boyunca kurumun yöneticiliğini üstlenmiş bir isim. Darüşşafaka Cemiyeti, Öğretmen Akademisi Vakfı ÖR-AV’da ve Network of Education Policy Centers’da yönetim kurulu üyeliği de yapmış olan Batuhan Aydagül; Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) ile birlikte Lübnan’daki mülteci kamplarında Filistinli mültecilerle, Almanya’da ise Berlin’deki Türkiye kökenli anne ve çocuklarla, ayrıca Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de eğitimde toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik öncü çalışmalar yürütmüş.
23-26 Nisan tarihleri arasında hayalinizdeki okulu bize yazın, çizin ya da videosunu çekin; Facebook'ta bu videonun altında ve Twitter'da #?hayalimdekiokul etiketiyle paylaşın. Batuhan Aydagül hayallerinizi Meclis'e taşısın!
23 Nisan günü Beşiktaş’ta bir pano kurdular, sokaktan geçen çocuklara hayallerindeki okulu sordular, çocuklar hayallerindeki okulu çizdiler yazdılar. Kimi denizaltında bir okul istedi, kimi ağaçlar içinde. Kimisi öğretmenlerin çocukları birey yerine koymalarını istedi, kimisi engelli çocuklar için daha fazla okul…
Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz bir yaşam dileği ile…
Paylaş