Ayşe Özek Karasu: Öteki kadınlar

Ayşe Özek KARASU

Kadınlar iş dünyası ve siyasette giderek yükseliyor, mevzilerini sağlamlaştırıyor. Dünya parlamentolarında sandalyelerin yüzde 15'i kadınların elinde. Patron ve yönetici mevkilerine yükselen kadınlar hızla çoğalıyor. Ancak Uluslararası Af Örgütü'nün raporuna göre bugün milyonlarca kadın, kocasından, babasından, polisten, gardiyandan ve askerden dayak yiyor, işkence görüyor. Sonuç; ağır derecede fiziksel ve psikolojik hasar.

TALİBAN çok kötü bir iş yaptı. Rejimin askerleri, Buda heykelleri de dahil, Afganistan'da insan eliyle yontulmuş ne kadar taş varsa hepsini tank ateşiyle yerle bir ettiler.

Gerici yönetimin kültür yapıtlarını katletmesi dünyaya ayağa kaldırdı. Bu sersemce vandalizm, Müslüman, Hıristiyan ve Budist bütün ülkeler tarafından kınandı.

TAŞLAMA

Aslında Taliban çok daha vahim eylemlere girişti, ancak kınayan sesler bu kadar yüksek ve koro halinde çıkmadı. Yedi çocuk annesi bir kadın zina yaptığı gerekçesiyle, bir stadyum dolusu erkeğin bakışları altında taşlanarak öldürüldü. Terörist Usame bin Ladin'i sakladığı gerekçesiyle Afganistan'ı bombalayan ABD dahil, kimse bu vahşi kıyım karşısında sesini çıkarmadı. Zaten Taliban rejimine kadınlara zulmetme hakkı daha baştan teslim edilmişti. Doktordan hemşireye yüzlerce kadının meslekten çekilip evlere kapatılmasına da dünya seyirci kalmıştı.

KIRBAÇ

Kadına zulmeden tek ülke Afganistan değil. Geçen ocak ayında, Nijerya'da 17 yaşında bir genç kız, evlilik dışı çocuk doğurduğu için tam 100 kırbaç yedi. Bariya İbrahim Magazu adlı kız, kendisini cinsel ilişkiye zorlayan üç erkeği ihbar etti. Ancak erkeklere iftirada bulunduğu gerekçesiyle, daha düşük olan kırbaç cezası 100'e çıkarıldı. Geçtiğimiz yıllarda çok sıkı şeriat uygulamasına geçen Nijerya, ülkenin modern tarihinde bir kadına ilk kez kırbaç cezası uygularken dünyadan yükselen sesler çok zayıf kaldı.

KEZZAP

Bangladeş'te erkekler kitleler halinde karılarının suratına kezzap atıyor. Ya getirdiği çeyizi, ya pişirdiği yemeği beğenmediği için karısını cezalandırıyor. Bu ülkede geçtiğimiz yıl 700 kadın çeyiz davası veya tecavüz sonucu öldürüldü. 272 kadın kezzaplı saldırılar sonucu kör oldu, yüzleri ve vücutları ağır şekilde yandı, hayatları parçalandı.

CİNAYET VE DAYAK

Kadınlar sadece Üçüncü Dünya'da değil, Batılı ülkelerde de aile içi şiddete maruz kalıyor, dayak yiyor, hatta öldürülüyor. Fransa'da geçenlerde yayınlanan rapora göre Paris'te cinayete kurban giden kadınların yarısının kocaları tarafından öldürüldüğü, ülke genelinde ise aile içi kavgalarda her 5 günde bir kadının öldüğü belirlendi.

Dünya Bankası'nın verilerine göre dünyanın dört bir yanında kadınların yüzde 20'si fiziksel ya da cinsel şiddete uğruyor. ABD'de her 15 saniyede bir kadın dövülüyor. Hindistan'da evli kadınların yüzde 40'ı kıskançlık, yemek ve temizlik yüzünden düzenli olarak dayak yiyor. Bu oran Mısır'da yüzde 35.

TECAVÜZ

Kadına eziyetin doğu-batı, kuzey-güney farkına rastlanmayan global bir skandal olduğunu gösteren bu karanlık tabloda umut ışıkları da beliriyor. Kadına işkence ve tecavüzün savaşların doğal bir parçası sayılamayacağı günler geliyor. Lahey'deki Savaş Suçları Mahkemesi Bosna'da kadınlara tecavüz eden üç Sırp askerini insanlık suçu işledikleri gerekçesiyle mahkum ediyor. Böylelikle tecavüz, tarihte ilk kez insanlık suçu sayılıyor.